Tek aşkı “VELHASIL”

Gaziantep'te amatör tiyatro sahnelerinde başlayan sanat yolcuğu onu profesyonelliğe “Emret Komutanım” dizisi ile taşıdı. Beyazcamda başlayan bu yolculuğun beyazperdeye ulaşması, “Emret Komutanım-Şah Mat” isimli sinema filmiyle oldu. Canlandırdığı “Tosun Paşa” karakteriyle, Kemal Sunal'a olan benzerliğiyle ve de başarısıyla göz doldurdu. O, Mehmet Kurt… O, gencecik yaşamını sahne tozunu yutmaya başladığı günden bu yana oyunculuğa adayan genç bir sinemacı. Sonunda yalnızca oyuncu değil, 7. sanatta yapımcı olarak da imza atmak istedi. Ve senaryosunu Orhan Kaya ile birlikte yazdığı ve gerçek hayattan kesitler içeren “VELHASIL” isimli filmin yapımcılığına da soyundu. Umutlarını cebine koyup Marmaris'e geldi. Çünkü, “Velhasıl”ın senaryosu Marmaris baz alınarak senaryolaştırıldı. Sponsor bulabilirse hem filmi, hem de hayallerini gerçekleştirmiş olacak. O'nun tek aşkı şu anda “VELHASIL”…


RÖPORTAJ : Oya DİRİKCAN
Fotograflar: Temel Irmak


*Kemal Sunal'ın “Tosun Paşa” karakterini başarıyla canlandırdı

Mehmet Kurt sahne tozunu yutmaya 1997 yılında Gaziantep'te başladı… 7 yıl boyunca çeşitli tiyatro oyunlarında rol aldı… İşini o kadar seviyordu ki, ona amatörlük dar geldi, profesyonelliğe yelken açtı… Rüzgar, Mehmet'i 2004 yılında Show TV'de yayınlanan Türkiye'nin Yıldızları yarışmasına sürükledi… 20 bin kişinin içinden dokuzuncu olarak bu programda yarışma hakkını kazandı… İki ay boyunca beyazcamdaki bu yarışmada Ali Poyrazoğlu'nun eğitimi eşliğinde performans sergileyen Mehmet, yarışma sonucunda beşincilik elde etti…
Yarışmaya katılması, profesyonellik limanına çoktan yanaştırmıştı Mehmet'i… Yarışmanın hemen ardından Hamdi Alkan'la “En İyi Arkadaşım” isimli televizyon dizisinde rol alarak, oyunculuğunu milyonlarca izleyiciyle paylaştı…
Fakat milyonlar onu en iyi ve en çok “Emret Komutanım” televizyon dizisiyle tanıdı… Dizide ana karakterlerden biri olan “Tosun Paşa” yı canlandırdı… Vaktiyle Kemal Sunal'ın oynadığı “Tosun Paşa” karakterini bu dizide başarıyla canlandıran Mehmet Kurt, Kemal Sunal'a benzerliğiyle de dikkat çekti…
Bu diziyle, oyunculuktaki başarısını ispatlayan Mehmet, Altıoklar Production'un hazırladığı “Emret Komutanım-Şah Mat” isimli filmde de rol alarak, beyaz perdeye ilk adımı attı…
2010'un ilk günlerinden itibaren Marmaris'te bulunan Mehmet Kurt, Beyazperdedeki çalışmalarını, oyunculuğun dışına taşıdı… O şimdi hem senarist, hem de yapımcı… Senaryosunu Orhan Kaya birlikte hazırladıkları “Velhasıl” isimli filmin yapımcılığına soyundu. Mehmet Kurt Marmaris'te çekilmek üzere senaryolaştırılan filmde, dört ana karakterden biri olan “Merdo”yu canlandıracak. Filmin her şeyi hazır, bir sporsoru yok… Marmaris filme sahip çıkarsa çekimler hemen başlayacak…

*”Dondurmam Gaymak”, “Babam ve Oğlum” düşük bütçelerle çekilmiş kaliteli filmlerdir

- Çiçeği burnunda yeni bir oyuncuyken, yapımcılığa soyunmak cesaret işi değil mi biraz?
-Şimdiye kadar tek amacım profesyonel bir oyuncu olmaktı. Bunu işimi ciddiye alarak başardım. Ülkemizde beyazperde karmaşık bir durum yaşıyor. Yeşilçam'ın adı var… Evet, yalnızca adı… Bu yüzden bir çıkmazdayız sinemacılar olarak. Yeşilçam, Hollywood gibi kurumsallaşamadı maalesef. Belki de en çok bu yüzden, oyunculuğun da değeri yok. İşte bu nedenle oyunculuğun yanında, yapımcı da olmayı seçtim. Cesaretliyim evet, çünkü kendime güveniyorum. Yaptığım işi layıkıyla yapıp, daha daha başarılı olmak için çalışacağım.

-Son yıllarda üst üste bir çok yerli film vizyona girdi. Dikkat çekici, güzel çalışmalar yapıldı. Bu konuda siz ne söyleyeceksiniz?

-Evet son zamanlarda birçok yerli film vizyona girdi. Ne yazık ki, bu filmlerin birkaçının dışında, diğerleri 100 binin altında gişe yaptı. Bu bir kaos değil de nedir? Çok büyük paralar harcanıyor, emek veriliyor, kalitesiz çalışmalar ortaya çıkartılıp, piyasaya sürülüyor. İki bin dolara film çekiyorlar, bakıyorsunuz hiçbir mesaj içermiyor. Tüm bunlar Yeşilçam'ı aşağı çekiyor. Ama bakın, düşük bütçelerle de çok iyi filmler yapılabiliyor. Mesela “Dondurmam Gaymak”, “Babam ve Oğlum” bu filmlere en güzel örnekler. Bu filmlerin reklamını da halk kendi yaptı. Kulaktan kulağa duyuldu. Duyan gitti filmi izledi. Hakkettikleri beğeniyi ve ilgiyi kazanan bu filmler, çok düşük bütçelerle çekilen, fakat çok derin anlamlar içeren filmlerdi.

* “Ezel”in bir bölümü şu anda vizyondaki gişe yapan filmlerden daha kaliteli

-Önce dizilerde rol alıp, sinemaya adım attınız. Birçok yerli kanalda, sayısız dizi yer alıyor. Öyle ki insanlar, hangi dizi hangi kanalda karıştırıyor. Dizilerin kalitesi hakkında görüşlerinizi alabilir miyiz?
- Açık söylemek gerekirse, dizilerin bir bölümü sinema filmlerinden daha kaliteli. Bunun da en güzel örneği “Ezel” isimli dizi. Mesela Ezel'in bir bölümü, şu anda gişe yapan birçok yerli filmden daha iyi… Kurgusu, oyuncu kadrosu, karakterler oyuncuları ve çekim kalitesiyle…Bu dizide Kenan İmirzalıoğlu'nun büyük bir başarıya imza attığını söylemek istiyorum. İmirzalıoğlu kendini çok iyi yetiştirdi. İlk filmlerindeki gibi değil artık. İlk filmlerinde vurdu, kırdı vardı çokça, izleyicinin dikkati böyle çekilmeye çalışılıyordu belki de. Fakat şimdi tam bir karizma. Aynı şekilde Cansu Dere de kendini iyi yetiştiren oyunculardan biri. Yalnız aşk yolunda yanlış seçimleri var(gülüşüyoruz)…

-“Emret Komutanım”dan sonra, dizilerde rol almayı düşünmediniz mi?
-Tabii birçok dizi ve sinema filminde rol almam için teklifler geldi. Ama şu anda tek amacım “Velhasıl” ın hayata geçmesi, bu filmin çekimlerini gerçekleştirmek ve bitirmek.

* Marmaris'te “VELHASIL” ın çekimlerine başlamak için sponsora ihtiyacımız var

-“Velhasıl” nasıl bir film, çalışmalarınız hangi aşamada?
- “Velhasıl” izleyen herkesin, içinde kendini bulacağı bir film olacak. Senaryoyu Orhan Kaya ile birlikte yazdık. Orhan Kaya Marmaris'te yaşadığı için, senaryoyu Marmaris'teki yaşam şartlarına ve ortamlarına göre oluşturduk. Dördü erkek, dördü kız sekiz üniversite öğrencisinin başından geçen hem komik, hem dramatik olayları içeriyor film. Çok güzel mesajlar veren, kısmen yaşanmış bir öykü. “Velhasıl”ın senaryosu, oyuncu kadrosu hazır. Marmaris'te bu filmin çekimlerine başlayabilmemiz için Kültür Bakanlığı'na sunmamız gereken bir dosya var. Bu dosyanın hazırlanması aşamasındaki masraflar bizi aşıyor tabii. İşte bu giderler için bir sponsor arayışımız var Marmaris'te. Sponsor bulduğumuz takdirde hemen çekimlere başlayacağız. 5 aydır bu filmin Marmaris'te çekilebilmesi için büyük çaba harcıyoruz. Filmimizin sponsorunun tanıtımını gerek film içinde bir vesileyle, gerekse galamızda yapacağız, kendisine plaket sunacağız. “Velhasıl”ı burada çektiğimiz takdirde şirketimizin merkezini de Marmaris'e taşıyacağız. Yani o zaman düşünün üç büyük şehrin dışında bir tek Marmaris'te bir film şirketi olacak.

* Velhasıl, Marmaris “VELHASIL” ı bırakmayacak, bunu biliyorum

- Yani Marmaris'e, “Velhasıl”a sahip çık diyorsunuz?
- Şunu söylemeliyim, Marmaris bizi çoktan kucakladı aslında. Bir de sponsorumuzu bulursak hiçbir sorunumuz kalmayacak. Velhasıl, Marmaris “Velhasıl”ı bırakmayacak, bunu biliyorum. Umutlarımızı cebimize koyduk, hayallerimizi gerçekleştirmeye çalışıyoruz.

-Ne diyelim ki Mehmet Kurt, dileriz hayalleriniz gerçekleşir. Peki bunca çalışmanın, cepte bir yığın umudun ağırlığıyla dolaşmanın sonucunda aşka zaman ayırabiliyor musunuz? Aşk nedir sizin için?

- (Gülümsüyor) Aşk bence, enerji içeceği. Redbull yani. Yanlış kullanıldığında yan etkileri çoktur. Aşk hayata başka bir pencereden bakmaktır, mesela denize yalnız baktığımda duyumsadıklarımla, aşkın gözüyle baktığımda duyumsadıklarım farklıdır. Paylaşımdır aşk. Sürekli değildir bir de. Bir gün biteceğini bilerek, çok fazla beklentiye girmeden yaşanması gerekir. Bir Kızılderili Atasözüne uyarlarsak; arkasına bakmadan çekip gidenler için değil, yazla kışı aynı yerde geçirebilenler içindir Aşk. Bir süredir hayatımda aşk yok. Şu andaki tek aşkım “VELHASIL”…