Yoğun bir sis gibi yorumsuz bir belirsizlik var, kimsenin tadı da yok tuzu da. Rüzğarlar bir sağdan bir de soldan sert sert ve de soğuk soğuk esiyor.

İnsanlar iki arada bir derede, pinpon maçı izler gibi izliyorlar, meydanları, sözde secim koordinasyon merkezlerini.

Bu secim koordinasyon merkezlerinin ne işe yaradığını bilen var mı?

Sadece bir seçim koordinasyon mekezinde, en az 3-4 Belediye meclis adaylarının bulunduğu gelenlerin bilgilendirildiği, yazmamak eksiklik olur.

Vatandaş artık eve ekmek götürmeyi bir tarafa bıraktı, kendisinden sonraki nesil, kızı, çocuğu, torunu adına nasıl karar vereceğini düşünür oldu.

Dünya ters yüz olmuş, iklim değişikliliği etrafı kasıp kavuruyor, insanlar ya aç ya da tok, çocuklar ya ayakkabısız ya sa çizmeli.

Orta sınıfı mı? Sorma geç rafa değil tarihe karıştı. Vatandaş lüks restoranlar ve kuyrukta ucuz et bekleyenler arasında kaldı.

Suyu mu çıktı parlementer sistemin demesem eksik olur,

Parlementer rejimin suyunu da çıkaran bizdik ayağa düşüren de. Şimdi de oturup karar kara düşünen olmuşuz ya demokrasi elden giderse.

Tokatı baştan yiyecektik destiyi kırmadan önce. Ağlamanın zamanı değil daha büyük büyük hayeller var umutlar var.

Şampayalı şampayasız, secdeli secdesiz diye yorumlamak akıl ötesi, akılsızlık.

İşte sandık, uyanmak silkinmek ve de sormak zamanı, kendinden başla, bir daha düşün kendi kendine sor geleceğini, zarfı kapatmadan önce.