O da bir Kuzey Çocuğu

Marmaris'te hiçbir zaman geri planda durmadık


O da bir Kuzey Çocuğu… Erdem Karaosmanoğlu 1980 Ordu Gölköy doğumlu… Henüz 7 yaşındayken ailesiyle fındık diyarı Ordu'dan göçüp, Marmaris'e geldi. İlkokulu Atatürk, ortaokulu Kenan Evren İlköğretim okulunda, Liseyi ise Sabancı Lisesi'nde okudu. Yüksek öğrenimine iş hayatına atılması nedeniyle devam etmedi. 1985 yılında Marmaris'e gelerek inşaat işleriyle uğraşan babası Yaşar Karaosmanoğlu'nun mesleğini sürdürüyor ve kendi işyerlerinde birlikte çalışıyorlar. 2001 yılında Erdem İnşaat'ı kurdular. Bina dekorasyonu, alçıpan asma tavan, boya işleri (iç dış cephe), kartonpiyer işleri yapıyorlar. İki yıldır Ordulular Dernek başkanlığını da başarıyla yürüten Erdem Karaosmanoğlu evli, 2005 doğumlu Eda ve 2006 doğumlu Kaan'ın babası.

“BİZ ORDULULAR İYİ GÜNDE KÖTÜ GÜNDE KENETLENİRİZ”

-Marmaris'e ne zaman geldiniz?
-Henüz küçük bir çocuktum Marmaris'e geldiğimde. Marmaris çok güzeldi, çocuk yüreğimin hemen ısındığını hatırlıyorum. Buraya geldiğim hemen hemen 25 yıl oldu. Biz büyüdük, Marmaris büyüdü. Şimdi büyük şehir gibi oldu. O yıllarda çok güzel arkadaşlıklarımız vardı. Sarıana Mahallesinde oturuyorduk, camımız kapımız hep açıktı. Maalesef şimdi köylerde bile böyle yaşanmıyor.

-Çocuk yüreğiniz özlüyor muydu Ordu'yu?
-Okul tatillerinde hep memlekete gittim. Çocukluk yıllarımın tatilleri hep köyümde geçti. İnsan doyduğu yerdedir desek de, yine de her şeyden önce ata toprağı. Şimdi yılda en az iki kez gidiyorum. Biz Ordulular olarak birbirimize iyi günde, kötü günde çok sarılır, sahip çıkarız. Sırtımız yere gelmez bu konuda. Ölümde, sağlıkta aramızda yardımlaşma olur. Hani şimdi bana sorsanız ki “Bir ticaret adamısınız. İşiniz aynı işi yapan hemşerilerinizle aranızda bir rekabet yaratmıyor mu?” diye, yanıtım “Rekabet zaten hayatın içinde var” olacaktır.

-İş hayatına genç yaşta atılmışsınız?
-Askerliğimi yaptıktan sonra, 2003'ten bu yana babam beni işyerimizin başına koydu. Ticaret hayatına atıldığım için de, üniversiteye devam etmedim. Marmaris'te birçok 5 yıldızlı otelin ve büyük firmaların işlerini biz yapıyoruz. Bünyemizde yaklaşık 60 kişi istihdam ediyor. Bunların büyük bir kısmı da Ordulu'dur.

“YAPILAN İYİLİKLER SAKLI TUTULMALI”

-Hemşerilerinize destek olmanız güzel bir şey…
-Ben Marmaris'te gerek firma olarak, gerek kişisel olarak ihtiyacı olan kişilere destek oluyorum. Fakat tüm bunların saklı tutulmasının daha uygun olacağı görüşündeyim. Yapılan iyiliklerin ön plana çıkarılmasının bir anlamı olduğunu düşünmüyorum.

-Ticarete atıldınız ve Üniversiteye devam etmediniz. Bu yüzden hiç pişmanlık duydunuz mu?
-Üniversiteye gitmediğim için hiç pişman olmadım. İyi ki ticarete atılmışım, işimi seviyorum, insanları seviyorum. İşim sayesinde yeni insanlar tanıyorum. Disiplinli, dürüst ve özenli çalışmalarımızla iyi işler yaptık, yaptığımız iyi işler yeni dostlar, yeni çevreler kazandırdı bize. Bu sayede bugün, Marmaris ticari hayatında iyi bir yerdeyiz.


“MARMARİSLİLER BİZİ PEK İÇLERİNE ALMIYORLAR”

-“Marmaris'te bir Ordulu olmak” size neler hissettiriyor?
-Marmarisliler bizi içlerine pek almıyorlar. Sanırım Ordulular genellikle inşaat işleriyle uğraştıklarından hakir görüyorlar. Biz yine de “Doyduğumuz yer de memleketimizdir” gözüyle bakarız yaşadığımız yere. Herkesin aynı işi yapması mümkün mü? Mesela bir de Ordulu kaymakamımız vardı. Birileri de inşaat işini yapacak, öyle değil mi? Biz bugünlere tırnaklarımızla kazıyarak geldik.

“TÜM HEMŞERİLERİMİZİ DERNEĞİMİZE BEKLİYORUZ”

-Genç bir işadamı olduğunuz kadar, genç bir başkansınız da. İki yıldır Ordulular Derneğinin başkanlığını başarıyla yürütüyorsunuz. Bir başkan olarak derneğinizi anlatır mısınız bize?
-Nasıl ki Ordulular Derneği kuruldu, Ordulular Marmaris'te sanki bir yeni kimlik kazandı. Ben 30 yaşındayım 2 yıldır dernek başkanıyım. Sırtımda bir sorumluluk var. Üzerime düşen her şeyi yapmaya çalışıyorum. Dernek lokalimiz bizim için bir kale. Bir konumumuz, bir sıfatımız var. Gelen misafirlerimizi orada karşılıyoruz.
Derneğimizde fedakarlık yapan insanlar hep belli kişiler. Derneğimiz kurulduğundan bu yana belli insanların sırtında. Ben Ordulular Derneği başkanı olarak tüm hemşerilerimizin katılımını rica ediyor ve bekliyorum. Bu işi severek yapacak herkese kapımız açık. El ele verelim. Ordulular Derneği şu anda Gölköylüler derneği gibi. O zaman Gölköylüler derneği kurardık.

“MARMARİSLE ORDU ARASINDA KÖPRÜYÜZ”

-Genç bir başkan olarak daha ne gibi yenilikler düşünüyorsunuz?
-Biz çalışmalarımıza hız vermek ve derneğimizi geliştirmek istiyoruz. Gençlik komisyonları ve kadın komisyonları kurmak istiyoruz. Bunlar tabii zaman içinde gerçekleşecek. Dernekler her zaman fedakarlık ister. Birlik olunursa, el ele verilirse başarıya ulaşılabilir. Ordu kültürünü, Ordu'yu daha iyi tanıtmak ve Marmaris'le Ordu arasında bir köprü olmak istiyoruz. Ordulular her türlü fedakarlığa hazır, bunu tüm dernek üyelerimize ve tüm Marmaris'e söylüyorum.

“BÜYÜKLERİMİZİN GÖRÜŞLERİNE HER ZAMAN AÇIĞIZ”
Marmaris'te hiçbir zaman geri planda durmadık. Yapılan tüm organizasyonlara katıldık. Bir Cumhuriyet yürüyüşüne tüm Orduluları topladık.
Derneğimiz gençleşti. Kurucu yönetimden sonra, 30-40 yaş gurubu genç bir yönetici kadroya sahibiz. Gençler yeni görüşleri, fikirleri ve dinamik çalışmalarıyla güzel çalışmalar yapabiliyor. Tabii büyüklerimizin görüş ve tecrübelerine daima açığız ve onların desteğine ihtiyacımız var. Marmaris'te Orduluların yaptıkları ve biz gençlerin yarın için yapacakları en büyük mirastır.

-Halk arasında, dernek lokalleri genellikle amacının dışında kullanılıyor şeklinde bir görüş var. Sizin dernek lokaliniz için neler söyleyeceksiniz?
-Dernek lokalimizin temiz ve nezih bir ortamı var. İçki ve kumar kesinlikle yok. Hemşerilerimiz gelip çayını içiyor, tavlasını oynayıp, eşi dostuyla sohbet edebiliyor. Ordu ile ilgili broşür, fotoğraf ve yerel gazeteleri getiriyoruz, Ordulular gelip bunlardan faydalanabilirler. Marmaris'teki Ordulular, Google'dan “Marmaris Ordulular Derneği” diye bakarlarsa, istedikleri Ordulunun telefonuna ulaşabilirler.

-Ordulular Derneği başkanı olarak son olarak neler söylemek istiyorsunuz?
-İki yıllık başkanlık dönemimde, bana her türlü desteği sunan kişilere teşekkür ediyorum. Derneğimize daha fazla getirisi olabilecek faaliyetler içinde olunmasını diliyorum. Başarılı olduğuma inanıyorum, zaten insan başarıyı yakaladığında ardı çorap söküğü gibi geliyor.


Kuzeyin Çocukları
Röportaj: Oya Dirikcan