Ne acı değil mi?

REFERANDUMDAKİ SANDIK SAYISI İLE YEREL SEÇİMDEKİ SANDIK SAYISINI KARŞILAŞTIRIN DEHŞETE KAPILACAKSINIZ

 

 

            Taşıma oy dediğimiz olay yerel seçimlerde aday olduğu  yerin ille de belediye başkanı olacağım diyen adayların  seçim günü başka yerlerden getirdiği, genelde menfaat karşılığı oy kullanan, aslında oy kullandığı yörede yaşamayan insanların oyudur.

            Ne acı değil mi?            Yaşadığınız yerde yapılan seçimlerde yaşadığınız yerle hiç alakası olmayan insanlar gelip oy kullanacaklar. Hatta belirleyici olacaklar.Kimin parası daha çoksa, kimin  yazdırdığı adam sayısı fazlaysa ipi de o göğüsleyecek.

              Biz de buna demokrasi diyeceğiz.

              Bu siyasi ahlaksızlık , maalesef her partide yapılan ve de olağan karşılanan  bir hal aldı Artık taşıma seçmen yazdırmayan aday nerdeyse enayi sayılıyor.

              Bulunduğunuz ilin,ilçenin,beldenin,köyün sandık sayısını araştırın.Yerel seçimde kaç sandık vardı?Referandumda kaç sandık.

              Çoğu ilçede ve beldede görüp dehşete kapılacaksınız.

              Yerel seçimde gelip oy kullanan çok vatandaş referandumda gelip oy kullanmamış.

              Kim bilir ,belki de masraflarını karşılayan olmamıştır bu sefer.

              Demokrasi biraz da vicdan meselesidir.İnsana saygı meselesidir.

              

     

                                                   LİDER SULTASI

            Türkiye'de siyasetin tıkanmasının sebebi lider sultasıdır. Sadece siyasi partiler değil, en basit bir çevre örgütünden, işçi sendikasına, meslek odalarından spor kulüplerine  kadar her yerde aynı kısır döngü hakim.

             Kimse kendi rızasıyla bırakmıyor koltuğunu. Kimse kendinden sonrakilere devretmiyor bayrağı. Herkeste ölene kadar koltuğa yapışma azmi.

             A.B.D. 'de ne kadar başarılı olursa olsun, ne kadar sevilirse sevilsin devlet başkanı 2 dönemden fazla başkanlık yapamaz.

             Avrupa'da bir seçimde başarısız olan lider ''halkımız bize muhalefet görevi verdi'' demez. İstifa eder. Bir daha da geri dönmez.

             Bu sayede demokrasinin tıkanmasının önüne geçilir. Yeni liderler gelir. Zamanla onlar yerlerini  kendinden sonrakilere bırakır.O yüzden o toplumlar kolay kolay bunalım geçirmezler.

            Bakarsınız adam yıllardır falanca derneğin başkanı. Kimse de sormaz< kardeşim burası sana ait bir krallık mıdır diye?

            Adam oda başkanıdır, başkanlığı bırakmadığı gibi karşısına ciddi bir rakip çıkmamamsı için herkese sivri dişlerini gösterir.

            Adam belediye başkanıdır bırakmaz.

            Adam Fenerbahçe'nin, Galatasaray'ın, Beşiktaş'ın başkanı olur bırakmaz.

            Bu da bir tür toprak ağalıdır artık. Derebeyliktir.

            Her derebeylik gibi toplumu geriye götürür. Artık toplum demokratik toplum olmaktan çıkmış cemaat halini almıştır. Kraldan çok kralcılar ön plandadır.

            Kendilerini savunurken  en büyük dayanakları tecrübeleridir. Ama o nasıl bir tecrübeyse öyle başkasına geçmesine izin vermezler. Başkalarının da tecrübe kazanmasına  müsaade etmezler.

            Bu yüzden  biz de bir Mustafa Kemal daha çıksın da bizi kurtarsın diye bekleriz.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halil CANDA Arşivi

En büyük makam hiçlik makamıdır

01 Şubat 2019 Cuma 14:00

İYİ İNSAN OLMAK NEDEN BU KADAR ZOR

02 Eylül 2016 Cuma 12:35

TÜRKİYE HEPİMİZİN EVİ

25 Ağustos 2016 Perşembe 13:42

YAZMAK BAŞLI BAŞINA BİR SERÜVENDİR

19 Ağustos 2016 Cuma 12:48

YAMAN ÇELİŞKİLER ÜLKESİ

16 Ağustos 2016 Salı 13:17

ATATÜRK’Ü YENİDEN KEŞFETMEK

26 Temmuz 2016 Salı 13:09

YÜRÜMEKTEN DAHA FAZLASINI YAPMAK

07 Eylül 2015 Pazartesi 12:19

MASUM ÇOCUK

03 Eylül 2015 Perşembe 13:38