Manisa-Konya-Urfa-Antep’ten sevgiler (5)

ANTEP FISTIĞI, İSOT KİMİN?

Manisa-Konya-Urfa-Antep'ten sevgiler (5)
Yazı Dizisi: Rezzan Şebin (1)
Foto: 45 Gazeteci

Sabah kahvaltısında nohut tava yediğimiz, tereyağın kullanılmadığı Birecik'te, tarımcılık ve hayvancılık, balıkçılık yapılıyor. 5 barajın olduğu bölgede, zeytin, tahılın yanı sıra, en ağırlıklı olarak fıstık üretiliyor. Fıstık ağacının bir adedi bir milyar. 15 yıl sonra ürün veriyor. 20-50 kilo arası bir ağaçtan verim alınıyor. Kilosu da en az 15 binden .Yol boyunca her yer fıstık ağacı. Dolayısı ile halkın %80inin refah düzeyi de yüksek imiş. Söyledikleri odur ki, Türkiye'de üretilen Antep fıstığının %56 sı Birecik'den imiş. Ve yine Antep Fıstığı'nın en iyisi ve beşiği Birecil'miş. İsot için de aynı şeyi söylediler. Urfa'ya gittiğimizde ise, Urfalılar şaşkınlık içinde “Olur mu öyle şey. Fıstığın da, isotun da mekanı burası ve de en iyisi burada” deyince, biz de artık Antep'te aynı soruyu sormaktan vazgeçtik. Güzeli paylaşmak zordur ne de olsa!!!!.

KELAYNAK KUŞLARI

Nesli tükenmekte olduğunu bildiğimiz kelaynak kuşlarını da, tamamen bitmeden görme şansım olduğu için mutluyum. Çevremizde de “kelaynak kuşları” çok az kaldı zaten! Sadece Fat'ta ve Türkiye'de kalmışlar. Şubat ayında gelip Fırat Köprüsü'ne konarlarmış, halk ta donmamaları için onlara bakarmış. Ama artık azalmış ve koruma altına alınmış. Büyük bir kafeste muhafaza ediliyorlar.

HALFETİ'DE TEKNE TURU

Birecik Barajının suları altında kalan Halfeti'nin tepeden görünüşü, Gökova Akyaka'ya çok benzediğinden, “Halyaka” adını koyduk. Arazisinin büyük çoğunluğu sular altında kaldığından ilçenin yeni yerleşim alanı olarak, Karaotlak bölgesi tespit edilip ilçe yeniden inşa edilmiş ve konutlar sahiplerine teslim edilmiş. İlçe yeni yerleşim yerinde hızlı bir nüfus artışıyla karşılaşırken, eski yerleşim yeri ise turizme açılmış, kent, ciddi bir tarihi ve doğa turizmi payına sahip olmuş. Belde Antep, Urfa'ya 1 saat, Nemrut'a 1,5 saat mesafede.

Kışın pek turist olmasa da, kapısını çalacak ev bulup, tuvalet ihtiyacımızı giderdik. Çalınan her kapıdan, selam verilen her insandan çok sıcak cevap alabildik. 45 dakikalık tekne turu sonunda, kaptan amca, 'gitmeyin, sizi evimizde ağırlayalım' derken, son derece samimi idi. Yine bu beldede de, Türkler ve Kürtler bir arada yaşıyorlar. Ama:

KAYMAKAM “MALUM ŞAHIS'A RAĞMEN”

Beldeye 4 ay önce gelen , çok genç Kaymakam İsmail Çelik Beyefendi , Halfeti'deki konuk evine bizi ziyarete geldi.Ama ben, AA plaka ile geldiği için, kendisini emniyet görevlisi sanarak bir gaf yaptım. Sonra telafi ettik tabii. Ama, bu genç görevlinin gafı benimkinden daha önemliydi. “Merkez basını besleyen yerel basındır. O nedenle sizleri ve gözlemlerinizi çok önemsiyorum. Halfeti'miz gördüğünüz gibi çok özel bir yer. Malum şahıs bile gölge düşüremiyor” deyince, kısa bir müddet ne dediğini anlayamadık. Meğerse Abdullah Öcalan Halfeti doğumluymuş. “Gaf” dememin sebebi ise, hiç ilgi ve alakası olmayan bir ortamda, insanların hassas oldukları konulara değinmenin anlamsızlığından. Aslında, kürt-türk sorunu anlamında buralarda hassasiyet te göremedik ya.

BDP VE CHP'Lİ BELEDİYELER

Halfeti Belediye Başkan Vekili Ahmet Yıldız “Başkanımız CHP'den. Turizme elverişli bir bölge olmamıza rağmen, yeterli desteği alamıyoruz. Konaklama yerimizi bile yok. Yaz aylarında haftada 3 bin turist geliyor. Ama, biz belediye personelinin maaşını vermekte bile zorlanıyoruz. BDP'li belediyelerin durumu bizden daha iyi. Devletten daha çok ödenek alıyorlar” diyerek, bir tesbitte bulundu. Yol boyunca gördüğümüz evlerin hepsi biriket, kapı ve pencereler demir. Fıstığın dışında bir tek ağaç yok. Kilometreler boyunca dağlar, taşlık topaklık. 2000'de Birejik Barajı yapıldığında, Halfeti'nin 2/5 i sular altında kalınca, yukarı Halfeti'ye 220 konut yapılmış devlet. 500 civarında da TOKİ evleri yapılmış.

Halfeti'de dürümlerimizi de yedikten sonra, hepimizin heyecanla beklediğimiz “sıra gecesi”ni ve Urfa'yı görmek üzere yola koyulduk. Urfa Öğretmenler Evine geldiğimizde, daha medeni bir otelden konaklamadan ötürü mesut ve mutlu idik.