Hemfikiriz, yargı karar verinceye kadar herkes masumdur. Dünyanın neresine giderseniz gidin, her dava için geçerli bir prensiptir. Ama bir geçerli prensip daha vardır. Kendi hakkında veya bir yakınının hakkında soruşturma söz konusu olan bir siyasetçi, yönetici ve saire her kim olursa olsun istifa etmelidir. Aklanıp gelmelidir.Hakkında ciddi suçlamalar olan şahıslar makamlarını geçici bir süre için dahi bırakmıyorlarsa, vazgeçemiyorlarsa, istifa kelimesini bile telaffuz edemiyorlarsa aklanmayı beklemesinler. Mahkeme sizi beraat ettirse bile sizin masum olduğunuza kim inanır.
Yıllarca yazdık çizdik. Doğruya her zaman doğru dedik. Ak Partinin yaptığı iyi işleri destekledik. Ama bu demek değildir ki yanlışlarını da körü körüne destekleyeceğiz.
Biz hala şunlar suçludur ,bunlar masumdur demiyoruz. Bir yargıya varmıyoruz. Varmamaya çalışıyoruz. Ama hala onu yedirtmeyiz, bunu yedirtmeyiz zihniyetinden ödün vermiyorlar. Hatta operasyonun zamanı manidar, niye üç operasyon aynı savcıda falan diyorlar.Kim ortaya çıkarırsa çıkarsın,bu ilişkileri ortaya çıkaran gerekirse Türkiye’nin en büyük düşmanı olsun ,kimin ortaya çıkardığının bir önemi var mı?
Eğer bu olaylar bir bakan etrafında cereyan etse ,o bakanın istifasını istersiniz hükümet istifa demek haksızlık olur. Ama düşünün bu olaydan önce Suat Kılıç’ın kayınpederi ve Yalçın Akdoğan’ın eniştesi hakkında bazı iddialar gündeme geldi. Şimdi hükümetin dört bakanı hakkında ciddi belgeler var. Belki de daha da yayılacak işler var. Bu durumda birkaç bakanın istifa etmesi de yeterli değil. BU kadar iddia varken doğru olan hükümetin istifa etmesidir.
Hem zaten Başbakan sandığa güvenmiyor mu ?
Ak Partinin endişe duyacağı ne var ki ?
