Turgut Emrah ARDIÇOĞLU
HÜRRİYETİN SONSUZ ATEŞİ
Tarih, yalnızca olayların sıralandığı bir takvim değildir. Bazı günler vardır ki, bir milletin varoluşunu, inancını, onurunu ve geleceğini simgeler. İşte 30 Ağustos, böyle bir gündür. Bu tarih, yalnızca bir askeri zaferin değil, aynı zamanda bağımsızlığın, kararlılığın ve millet olma bilincinin en güçlü ifadesidir. Anadolu’nun yorgun ve bitap düşmüş halkı, işgallerin acısı altında ezilirken, bir adam çıktı: Mustafa Kemal. O, yalnızca bir komutan değil, milletine güvenen, ona yol gösteren bir önderdi. “Milletin bağımsızlığını, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır,” diyerek çıktığı yolda, aslında geleceğin de pusulasını çizmişti.
Dumlupınar’da yükselen o büyük mücadele, sadece süngülerin çarpışması değildi; esarete razı olmayan bir halkın kalp atışlarıydı. Her kurşunda, her adımda, “Ya istiklal, ya ölüm!” diyen bir inancın yankısı vardı. Türk milleti, imkânsız denileni başarmış; zincirleri paramparça etmişti. 30 Ağustos’un zaferle sonuçlanması, sadece düşmanın yurttan kovulması anlamına gelmiyordu. O gün, Anadolu’nun ufuklarında özgürlüğün güneşi doğmuştu. O gün, Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri atılmış; milletin iradesi, tarihe altın harflerle yazılmıştı. Bugün bizlere düşen, bu büyük mirasın farkında olmak ve onu yaşatmaktır. 30 Ağustos’u yalnızca bir anma günü değil, aynı zamanda bir hatırlatma günü olarak görmeliyiz. Çünkü bağımsızlık, sadece bir kez kazanılan bir değer değil; her gün korunması gereken bir emanettir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün sözleriyle; “Zafer, ‘Zafer benimdir’ diyebilenindir. Başarı, ‘Başaracağım’ diye başlayarak sonunda ‘Başardım’ diyebilenindir.” 30 Ağustos, bu inancın ete kemiğe bürünmüş halidir.
Bugün, gökyüzünde dalgalanan bayrağa baktığımızda, onun kırmızısında şehitlerimizin kanını, beyazında milletimizin temiz vicdanını, ay-yıldızında ise özgürlüğün ve bağımsızlığın ebedi ışığını görmeliyiz.30 Ağustos, bize yalnızca geçmişi değil, geleceği de anlatır. Özgürlüğün kıymetini bilmemizi, birlik olduğumuzda aşamayacağımız engel olmadığını hatırlatır. Bir milletin kaderini değiştiren bu destanı, gelecek nesillere aktarmak ise hepimizin görevidir.
Bugün, başta Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, bağımsızlık uğruna canlarını feda eden tüm şehitlerimizi minnet, rahmet ve şükranla anıyoruz. 30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun!
Sağlıklı kalın huzurlu kalın hoşça kalın….
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.