Allah parayı malı mülkü istediğine verirmiş, ilmi ise isteyene.
Barışı kime verir?
Barış tek taraflı bir şey değil ki.
Barış da aşk gibi bir kavram. Tek başına olmuyor.
Amerika’da koyu bir Hıristiyan tarikatının mensupları ‘’Sana tokat ata birine karşılık verme, öbür yanağını da uzat ‘’ der. Peki sana tokat atmayıp senin kafanı koparmaya çalışırlarsa ne olacak?
Barış on isteyenlerle yapılır.
Uludere olayına herkes isyan ediyor. Devlet masum vatandaşlarını vurdu.
Yanlış bir istihbaratla, kaçakçılık yaparak geçimini sağlayan insanlara bomba yağdı. Meclis bir araştırma yaptı ama sonuç kimseyi tatmin etmedi.
Ama ne iktidar ine muhalefet ne de devlet düşünmüyor ya da düşünüyor da dile getirmiyor.
Uludere olayı kimin işine yaradı.
Uludere olayından önce Türk Silahlı Kuvvetleri, PKK kamplarına ciddi hava operasyonları yapıyorlardı. Hatta BDP milletvekilleri operasyonun durması için canlı kalkan olmaktan söz ediyordu. Operasyonların durdurulması için çağrılar yapılıyordu. Operasyonlar durmadı. Ama yanlış bir istihbarat bilgisiyle Uludere ‘de masum vatandaşlarımız bombalanınca operasyonlar bıçak gibi kesildi. Eminim uzun yıllar geçecek ve bu sır perdesi de bir gün aralanacak. Ama bazı gerçekleri görmek için illaki bir delil gerekmiyor. Ya da istihbarat örgütleriyle ilişkide olmak şart değil. O yanlış istihbarat nerden geldi belki elli yıl sonra öğreneceğiz.
BDP milletvekillerinin söylemlerine bakınca insanın kafası karışıyor. Bu süreçte BDP de bir sınavdan geçiyor. Diyarbakır’ın belediye başkanı Osman Baydemir, DTK başkanı Mehmet Türk daha ılımlılar. Onların söylemleri barış diline yatkın. Ama bazı milletvekillerinin öyle söylemleri var ki nerdeyse bütün görüşmeleri sabote edecek kadar sivri. Emine Ayna, şehit olan askerlerimiz için ‘’boşuna öldüler’’ diyor. Aysel Tuğluk ‘’ bu sizin son şansınız ‘’ diyor. Daha birçok isim var medyada sık sık boy gösteren. Kimisi diyor ki ‘’Kürtler silahlı mücadeleye de hazır ‘’.
Türkiye medyasından hükümetine, emniyet müdüründen ,valisine, Adalet Bakanına kadar hatta Başbakana kadar kullandığı kelimeleri dahi tek tek ölçüp tartarken bazı BDP’li vekiller öyle konuşmalar yapıyorlar , öyle taleplerde bulunuyorlar ki bu insanların amacı barış mı yoksa savaş mı karar veremiyor insan.
