Laylonlarım, "F" vitaminlerim, bana en sık sorulan sorulardan biri şu;" Bu yaşa gelmişsiniz maşallah hiç durmuyorsunuz. Kitaplar yazıyorsunuz, yazılar yazıyorsunuz, düzenli spor yapıyorsunuz, müzikle uğraşıyor videolarınızı paylaşıyorsunuz. Bütün bunları nasıl beceriyorsunuz, bu enerji nereden geliyor.

Şimdi bu yazacaklarımı iyi okuyun. Çünkü yaşamınızda bir dönüm noktası olabilir.

Efendim ben içimde yaşayan meleklerin ve şeytanın farkındayım. Onlarla çok iyi anlaşıyorum. Gül gibi geçinip gidiyoruz.

Örnek veriyorum:; meleklerim bulaşıkları yıka ortalığı topla derken, şeytanım amaaan sonra yaparsın canııım otur biraz dinlen" diyor ben tabi melekleri dinliyor yapılması gerekenleri yapıyorum ama şeytanı da kırmıyorum. "Yorgun değilim. Yorgun olsam dinlenirdim, teşekkür ederim" diyorum.

Mesela bir yazı yazmam lazım. Meleklerim kulağıma yazacaklarımı fısıldıyorlar Tam çalışma masama oturup yazmaya başlayacağım şeytanım alıyor sazı eline. "Yav hiç durmuyorsun üzülüyorum bak. Doldur kendine bir bardak şarap  uzan rahat koltuğuna, aç televizyonu keyfine bak yazılar kaçmıyor ya, çalış çalış nereye kadar  canııım" Diyor. Ben gülümseyerek" Beni ne kadar düşünüyorsun. Aslında fena fikir değil ama yazımı bitirdikten sonra yaparım söylediklerini" diyor bir de öpücük gönderiyorum.

Boşver, yarın yaparsın, yorulma, dünyayı sen mi kurtaracaksın, unut gitsin, sonraya bırak, şeytanımın yöntemlerinin sadece bir kaçı. Ben onun yöntemlerini ćok iyi okuyor ve idare ediyorum. Meleklerimi dinliyor onlara sarılıp yapmam  gerekeni yapıyorum. İşte sorunuzun cevabı.

Laylon şeyhiniz olarak diyorum ki; Eğer benim yaşam tarzım hoşunuza gidiyorsa siz de meleklerinizi dinlemeyi, şeytanınızı fark etmeyi ve idare etmeyi öğrenin.

Bunu başarmanız için sadece uyanmanız gerekiyor.

İşte felsefe derslerinde ben bunları öğretiyorum laylon öğrencilerime.

Yaaa...