• BIST 10173.42
  • Altın 2445.956
  • Dolar 32.2822
  • Euro 34.9585
  • Muğla 15 °C
  • İzmir 18 °C
  • Aydın 17 °C
  • İstanbul 12 °C
  • Ankara 8 °C

SABIR

Temel IRMAK /Gönül Dostu

Mübarek Ramazan ayının ilk haftasına girdiğimiz, bugünlerde Allah (c.c) yardımcınız olsun. Etrafımızda o kadar oruç tutmayan insanı bir arada görünce insanın "ben neden tutuyorum" diyesi geliyor. Aman ha, şeytana uymayınız.

Bazı insanlardan “Allah'la kul arasına girilmez” veya “benim kalbim temiz” gibi sözleri duyunca üzülüyorum. Geçtiğimiz gün tanıdığım birisi; “kalbim temiz” deyince, doğrudur sen omo'yla yıkanmışsın bende alo'ya diye espri yapmıştım.

Hepimiz bazen öyle sıkıntılara düşeriz. İşte o zaman sabır karşımıza çıkar.  Sabretmek akil insanların başarabildiği bir iştir.  Hele bu Mübarek Ramazan ayında sabır daha güzel bir karşılık bulur.

Acıya katlanma, sıkıntı ve meşakkatlere karşı soğukkanlılıkla mukavemet etme, aklın ve dinin gösterdiği yolda sebat etme.

Sabır ruhun bir melekesidir, güzel bir huydur. Tahammülü zor ve nefse ağır gelen şeylere katlanmak ancak sabır ile olur. Bir hakkı müdafaa ve muhafaza etmek için gösterilen sebat, sabretmekle mümkündür. Allah'ın emirlerini yerine getirmek, aklın ve dinin hoş görmediği ve nefsin meşrû olmayan istek ve arzularına mukavemet edebilmek, hayatta elde olmadan başa gelen ve insana büyük elem ve keder veren bela ve musîbetlere karşı koyabilmek ve bunların üstesinden gelebilmek için sabırlı olmak ve sabretmeye alışmak lazımdır.

İnsan hayatta öyle işlerle karşılaşıyor ki, delirmemek elde olmuyor. Hem sabır diyoruz zaten. Sabrediyoruz. Allah büyüktür diyerek içimize atıyoruz. Elimizden alınan onca emek için susuyoruz. Yine Allah'a havale ediyoruz. Bazen kızdığımızda oluyor. Bir toplulukta onca dillerin sustuğu bir anda bağırarak tepkimizi ortaya koymamak için yumruklarımızı sıkıyoruz.

 

Bazen olaylar üst üste üzerimize gelebiliyor. Sabır en güzel iştir. Sabreden kazanır. Hem bu dünyada hem de ahrette.

Bütün Gönül dostlarımın Ramazan aylarında yapacakları hayırlarız, orucunuz ve, dualarınız kabul olması dilediğiyle… 

 

Sabır ile ilgili öyküler kıssalar hikayeler

FAKİR BİR GENÇ ADAM

Geceleyin kulübesinde uyurken, uyku ile uyanıklık arasında odasının ışıkla dolduğunu gördü Gaipten gelen bir ses ona şöyle dedi: “Bundan böyle Allah için çalışacak ve kulübenin önündeki büyük kayayı bütün gücünle iteceksin!”
Bunun Allah'tan gelen bir emir olduğuna inanan adam, ertesi sabah kayayı itmeye başladı Daha ertesi gün, ve izleyen haftalar… güneşin doğuşundan batışına kadar taşı itti durdu Aylar süren uğraşı sırasında kaya yerinden bile kımıldamadı Adam gece kulübesine yorgun-argın dönerken, gününün boşa geçtiğini düşünüyordu artık
Onun şevkinin kırıldığını hisseden şeytan kalbine vesveseler vermeye başladı: “Ne kadar zamandır bu kayayı itip duruyorsun, bir milim bile kımıldamadı Kendine bunun için niye yazık ediyorsun? Onu yerinden oynatman zaten mümkün değil, vs ” Böylece, gence görevi yerine getirmesinin imkansız olduğunu, dolayısıyla başarısızlığa uğradığı duygusunu aşılamaya çalıştı
Bu tür düşünceler onun şevkini daha da kırdı ve ümidini gitgide yitirdi “Doğru ya, kendimi bu iş için niye paralıyorum ki?” diye kendi kendisine söylendi “Bundan sonra azıcık bir kuvvet harcayacağım Bu da yeter de artar bile Koca kaya yerinden kımıldamayacağına göre ”
Ve kararını duasında Allah'a bildirdi *
“Allahım, uzun zamandır durmadan dinlenmeden Senin dediğin gibi hareket ettim Bütün gücümle istediğin şeyi yaptım Her gün yoruluyorum, ama kayayı bir milim bile kımıldatamıyorum Neden böyle? Neden başaramıyorum?”
Gaipten bir ses şefkatle cevap verdi: “Ey kulum, uzun zaman önce sana emrime uymamı istediğimde kabul etmiştin Sana görevinin kayayı bütün gücünle itmek olduğunu söylemiştim, ve sen de yapmıştın Ben sana hiçbir zaman onu yerinden oynatmanı beklediğimi söylemedim ki! Senin görevin onu itmekti Şimdi gücünün tükendiğini, başarısızlığa uğradığını söylüyorsun Kendine bir bak bakalım Kolların daha da güçlendi, pazuların büyüdü Sırtın ağırlığa dayanıklı hale geldi Bacakların kalınlaştı ve kuvvetlendi Taşı itmeye başladığından çok daha kuvvetlisin şimdi Evet, kayayı kımıldatamadın Ama senden istenen emre itaat etmen ve onu sadece itmendi Kayayı yerinden oynatacak olan Ben'dim ” Hatasını anlayan genç, ertesi gün kendi görevinin kayayı yerinden oynatmak değil, onu var kuvvetiyle itmek olduğunu düşünerek verilen görevi yerine getirdi İkinci gün, üçüncü gün derken, kaya birden yerinden kımıldadı O zaman kayayı yerinden kımıldatanın kendisi değil Allah olduğunu anladı Biraz daha uğraştığında, kaya biraz daha oynadı ve kenara yuvarlandı Altından da kendisine ömür boyu yetecek kadar büyük bir hazine çıktı

Sabır güzeldir, fakat yoksullarda olursa daha da güzel olur Hadis-i Şerif

“Allah'a Emanet Olunuz”

Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2003 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0252 412 2141