Yerel seçimler, son hızla yaklaşmaktadır. Bütün partiler adaylarını belirleme konusunda, son derece titiz bir çalışma içerisine girmişlerdir. Tabiî ki, siyasi partiler açısından tek hedef, “seçimi kazanmak” olarak belirlenmiştir. Seçimi kazanda, nasıl ve ne şekilde olursa olsun! Yeter ki, bir seçim zaferi yaşansın! Evet, ülkemizde siyasetin her geçen gün kişiselleştiği, topluma hizmet anlayışı yerine, belirli kesimlerin amacına hizmet eden bir anlayış, almış başını gitmiştir. Seçmen artık, sadece seçim zamanları hatırlanan, “ oy potansiyelleri” olarak yaşamaya devam edeceklerdir. Çünkü siyasi mekanizma, başka bir çare ve yaşama hakkını, seçmene vermemektedir. Marmaris'in yönetimine, Marmaris'in birçok ileri geleni talip olmaktadır. Bütün adayların kafasındaki sorun, AKP'ye ilişkin kapatma kararının sonuçlanmasıydı. Böyle bir sorunda ortadan kalktığına göre, artık kıyasıya“ aday adaylığı” mücadelesi başlamaktadır. Genel olarak baktığımızda partiler açısından, “aday adaylığı furyasının” olduğu tek partinin, AKP olduğunu görüyoruz. Özellikle Mustafa Karacan, Zafer Alkan, Şaban Yıldırım, Mehmet Tetik ve de daha birçok kişi, AKP'den Marmaris Belediye Başkan adayı olmak için, bir yarış halindedirler. Diğer partiler açısından böyle bir karmaşa söz konusu değildir. Birçok partinin adayı resmi olarak açıklanmasa da, ilçe yönetimlerince az çok şekillenmiştir. Geçen gün, Marmaris'te bir yerel gazetede, Marmaris'in turizminin kötü gidişatının önlenebilmesi ve dertlere çare olması açısından, mutlaka ama mutlaka Marmaris Belediye Başkanının, AKP'li biri olması gerektiği vurgulanmaktadır. Buradaki asıl sorun olarak, “ Marmaris'e hizmet getirilmesi” vurgusu üzerinde durulmaktadır. Asıl çelişki işte budur: “Millet olarak gelen hükümetlerden ve de özellikle yerel yönetimlerden, vatandaş olarak hizmet beklemekteyiz. Bu bizim vatandaş olmamızın sonucudur”. Peki, illaki bulunduğumuz yörede hizmet alabilmek için, iktidar partisinden mi bir belediye başkanı olması gerekiyor? Nerde kaldı o zaman, bizim demokrasimiz? Nerde kaldı, vatandaşın hür iradesine göre vermiş olduğu oylar? Vatandaş siyasilerin, çıkar çatışmaları arasında ezilmektedir. Siyaset, vatandaşa zorluklar çıkarmak yerine, vatandaşa hayatı daha da kolaylaştırıcı tedbirleri almalıdır. Birde özellikle buradan, Marmaris'in yönetimine talip olmayı düşünen, Belediye Başkan aday adaylarına sesleniyorum:” Hakikaten Marmaris için kurtuluş reçeteniz varsa, bunu vatandaşa anlatınız. Yoksa ora senin, bura benim diyerek, ya da şu ailenin oyları yüksek, bu aile seçime yön verir diye hareket ederseniz, kaybetmeye mahkûm olursunuz!” Ne olursa olsun, ne yaşanırsa yaşansın, milletimiz hiçbir şeyi unutmamaktadır. Her şeyin hesabını mutlaka ama mutlaka sandıkta soracaktır. Unutamayınız ki, vatandaşın oyu çantada keklik değildir. Seçmenin düşüncelerine, hiçbir zaman pranga vuramazsınız!