Ben her zaman kadınların dayanma gücünün erkeklerden daha fazla olduğuna inanmışımdır.

           Bazan sistemler,rejimler ,ekonomik şartlar  kadınların önüne bin türlü engel koysa da o engellere erkeklerden daha dirayetle karşı durduklarını bilirim.

           Yıllar önce tanıdığım bir  bayan arkadaşım ,nişanlısından ayrılmıştı.

            Nişanlısı olayı öyle kafaya takmıştı ki barışabilmek ve tekrar ilişkiyi yaşatabilmek için araya sokmadığı insan,yapmadığı iş kalmamıştı.Hatta olayı saplantı haline getirip bayan arkadaşı devamlı takip etmeyi ,heryerde olay çıkarmayı uzun bir müddet sürdürmüştü.Kızcağız tuvalete girse adam sanki tuvalet deliğinden çıkacakmış gibi bir saplantıyla hayatı zindan ediyordu.

             Genç kız olayın büyümemesi için erkek kardeşlerine ve babasına durumu yansıtmıyordu. Bir zaman sonra vazgeçer diyordu güvenle.

              Gerçekten de öyle olmuştu.

              Adam uzun bir müddet sonra bıkıp usanmış ve kızın peşini bırakmıştı.

              Kız soğukkanlı davranarak,sabırla bekleyerek durumu ailesine yansıtmayarak doğabilecek daha ciddi olayların da önünü kesmişti.

             Kadının sabrı erkeğinkinden daha güçlüydü.

             Kadının kendine olan güveni erkeğin kendine olan güveninden daha fazlaydı.

             Başka erkeklerin karışması halinde  yaralama hatta cinayete kadar gidebilecek bir olayı kadınsı içgüdüleriyle yatıştırmıştı.

             Biz iki erkek kardeşiz.Bir de babamız etti üç.Ama annem yıllarca üç erkeği başarıyla çevirdi.Kendimi onun ya da benzer durumdaki bir kadının yerine koyuyorum da işin inden çıkamıyorum.Galiba kadınlar erkeklerden daha becerikli.

             Osmanlı sarayında kendi evlatlarını iktidar için boğazlatan Kösem Sultan da bir kadındı. Yakın bir zaman kadar başbakanımız olan Tansu Çiller de bir kadın.Bir zamanlar Mısır'ı yöneten,Roma İmparatorlarını cazibesiyle büyüleyen Kleopatra da bir kadındı.Deniz Baykal'a siyasi bir komplo kurmaya çalışan İklim Bayraktar da bir kadın.

            Ama benim kucağında sonsuz bir şevkat bulduğum ilkokul öğretmenim de bir kadındı.

            Nihayetinde önemli olan kadın olmak ya da erkek olmak değil.

            İnsan olmak,insanca yaşabilmek.

            Mertlik,dürüstlük ,iyilik,cesaret gibi insana özgü hasletleri taşıyabilmek.

            Birkaç gün geç oldu ama tüm kadınlarımıza saygı ve sevgiler.