Marmaris’in ilk pastanesi: KAREN

Marmaris’in ilk pastanesi: KAREN
MUSTAFA UYSAL KİMDİR?1949 Rize Çamlı Hemşin Yolkıyı köyü doğumlu. Askere gitmeden önce Ankara'da çalıştı, askerliğini tamamladıktan sonra İzmir'de dayısının yanında pastacılık yaptı, 1981 yılında da kardeşi Gürcan Uysal'la birlikte Marmaris'e geldi. İlk o

Kuzeyden güneye uzanan hikayelerinde, Marmaris'te yaşamayı seçen Uysal Kardeşlerin aile kuruluşu Karen Pastaneleri, 30 yıldır Marmaris'in ağzını tatlandırıyor. Mustafa Uysal'la imalathanede işini bitirdikten sonra geldiği, ilk kuruluş yerleri olan Belediyenin yanındaki Karen pastanesinde buluştuk. Arı gibi işliyordu yine Karen. Kahvaltısını edenler, kahvesini, çayını yudumlayanlar… Yine misafirperverlikle yüklü, sıcak yürekli çalışanları da vızır vızır hizmet ediyor. Bana da ille bir şey ikram edecekler… Sıcacık, tazecik suböreği geliyor, yanında tavşankanı çayla… Gürcan Bey de orda. Selamlaşıyoruz… “Bir söyleşi de ilerleyen günlerde sizinle yapalım” diyorum… “Benim yerime abim konuşur, büyümüzdür” diyor saygıyla… Kenetlenmişliklerini her hallerinden gözlemlemek mümkün. Sohbetimiz Marmaris turizmi üzerine odaklanıyor Mustafa Uysal'la… İşte Kuzey Çocukları Uysalların 30 yıllık Marmaris öyküsü…
1980'li yıllarda Marmaris kız gibiydi
-Marmaris'e ne zaman geldiniz, o zamanki Marmaris'i bir de sizden dinleyelim?
-Memleketten çıktığımda ilk Ankara'ya gittim ve işçi olarak çalıştım. Askerlik dönüşü de İzmir Çeşme'de dayımın yanında pastacılık yaptım. 1980'den sonra Çeşme'deki yerlerimiz yıkılınca, kardeşimle birlikte Marmaris'e geldik ve 1981 yılında ilk işletmemizi, Karen Pastanesini kurduk. O yıllarda Marmaris kız gibiydi, pırıl pırıldı. İlk Karen Pastanesi şimdi Belediye'nin yanındaki Karen pastanesiydi. Eski bir deprem eviydi burası. O zamanlar Marmaris'te küçük bir pasta fırını vardı ama ilçemizin ilk pastanesi Karen pastanesidir.
Biz geldiğimizde Marmaris'te ne hırsızlık, ne de başka polisiye olay yaşanırdı. Bir elin parmakları sayısında polis, bir de bekçimiz vardı. Zaten Marmaris de o yıllarda avuç içi kadar bir yerdi, Sini Otelde biterdi Marmaris dediğin.
Marmaris yaşanılır bir turistik beldeydi. Gelir düzeyi daha iyiydi, hem gelen müşteri, hem işletmeci memnundu, herkes birbirini tanırdı.
Marmaris büyürken, rant da büyüdü
-Aradan geçen 30 yıldan sonra nasıl bir Marmaris'te yaşıyoruz şimdi?
-Marmaris büyüdükçe sorunlar da buna paralel olarak büyüdü ve altından kalkılamaz hale geldi. Ben bunu Marmaris'in birden, çok çabuk büyümesine bağlıyorum. Bu büyüme sırasında rant adeta önlemez bir yükselişe geçti.
Bana göre bugünkü koşullar, özellikle 12 ay çalışan esnaflara büyüyen sorunlar yaşatıyor. Sezonun 8 aydan 2-3 aya düşmesi, işyeri kiralarının önlenemez yükselişi, işçi maliyetleri, elektrik, su giderleri derken, kalifiye eleman çalıştırılmaması ve tüm bunların yanında gelen turistin kalitesinin düşmesi sorunları büyüterek karşımıza çıkarıyor.
Sezon Mart ayından Kasım ayına kadar sürerdi
-Marmaris'te yıllardır işletmeleriniz var, esnaflık yapıyorsunuz. Esnaf arkadaşlarınıza neler öneriyorsunuz?
Biz esnaflar olarak turiste daha önceki yıllarda yapılan hataları yapmayalım. Lütfen ayırım yapmadan, yerli veya yabancı müşterilerimize iyi davranalım, kendimize yapılmasından hoşlanmadığımız davranışlarda bulunmayalım. İyi davranalım ki, bu insanlar memleketlerine döndüklerinde Marmaris'i ve bizim esnaflığımızı dile getirsinler, bizlerden iyi söz etsinler.
Ben burada bir hatırlatma yapmak istiyorum. Eskiden Finli turistler Marmaris'e Mart ayından itibaren gelmeye başlarlardı. Mayıs ayına kadar sezonu onlar hareketlendirdiği gibi, Eylül ayından Kasım ayına kadar da yine onlar canlılığı sağlardı. Yani yalnızca 3 aylık kış döneminde dinlenme fırsatı bulurdu Marmaris. Fakat maalesef Finli turistlere yapılan hatalardan dolayı ayakları kesildi buradan. Bunu herkes iyi hesaplasın. Esnaf arkadaşlarımızın aynı hatalara düşmemelerini diliyorum.
Burada hepimiz turizmden ekmek yiyoruz. Herkesin deniz, kum, güneş diyerek koştuğu bu güzel beldeye, biz insanlığımızı koyalım. Denizi, sokakları tertemiz, esnafı pırıl pırıl, yerel yönetimleriyle, basınıyla düzgün bir Marmaris herkesin yüzünü güldürür.
Herşey dahil sistemini kaldırsınlar
-Yaşanan sorunların çözümünde esnafların ve yerel yönetimlerin çabası yeterli mi sizce?
Turizm sezonunu yeniden 8 aya çekmek için herkesin elbirliği ile çalışması gerekiyor. Milletvekillerinin desteği alınarak, yerel yönetimler, valilik, kaymakamlık işbirliğiyle bazı iyileştirici ortak kararlar alınabilir. Vali Lütfi Yeğenoğlu turizm için çok çaba sarf etmiştir mesela. Bu çalışmaların devamını diliyoruz.
Marmaris'le ilgili sorunların çözümünde Milletvekillerimize de büyük iş düşüyor. Sesimizi onlar duyuracak Mecliste. Parti ayırt etmeden, Muğla'dan seçilmiş tüm Milletvekillerimize sesleniyorum. Milletvekillerimiz yalnız seçim döneminde değil, her zaman Muğla ve yöresine katkıda bulunmalıdırlar. Ama benim gözlemlediğim, bugüne kadar gözle görülür bir şeyler yapılmadı. Sayın Milletvekillerimiz, özellikle turizm bölgelerinde esnafın içine girip sorunlarını dinleyip, fikir alışverişinde bulunmalıdırlar.
Marmaris'in bugünkü durumu ortada. Sayın Turizm Bakanımıza, Sayın Valimize, Belediye Başkanlarımıza, Kaymakamımıza sesleniyorum:
“Hiç değilse 5 yıldızlı oteller haricindeki otellerden her şey dahili kaldırsınlar. Bu sistemle hizmet veren hiçbir otelin para kazandığına inanmıyorum”.
Bizim de otelimiz var, her şey dahil sistemi yüzünden zarar edip duruyoruz.
Acenteler otelcilerin parasını geç ödüyor
-Her sektörün kendine özel sıkıntıları tabii ki var. Turizmin can damarı da oteller.
-Evet… Sıkıntıları, sorunları bitmiyor ne yazık ki. Mesela turizm acenteleri ile de ilgili sıkıntılarımız var. Turizm acenteleri otellerde yatırdıkları müşterinin paralarını otel sahibine zamanında ödemiyorlar. Önceki yıllarda bizim ve pek çok kişinin Tursem firmasında büyük alacağımız kaldı. Bugüne bakacak olursak birçok acente battı, yine paramız kaldı. Otelciler müşteriyi yatırıyor, yedirip içiriyor, gönderiyor parasını alamıyor, alamayınca da iki yıl geri gidiyorsunuz. Çabalarınız, paranız, pulunuz boşa gidiyor. Bu sorunlara çare bulmak için, bunları denetleyecek bir kurum varsa çözüm bulunsun istiyorum.
İki aylık sezonda esnaf kirasını nasıl ödeyecek
Marmaris'in değişmesi ve iyileşmesi için çok çaba sarf etmek gerekli. Bu nasıl olacak bilemiyorum. Çok betonlaştı, esnaf sayısı ve yatak oranına göre sandalye sayısı fazlasıyla arttı. 2 aylık sezonda bunca esnaf, ekmek parasını nasıl kazanacak. Müşteri bulabilen bir masa, iki masa ile bu kiralar nasıl karşılanacak. Sonra işçi maliyetleri var. Bir çalışana asgari ücret bile versen, firmaya maliyeti bin lira. Ayrıca bir çok işyeri sezonda işçisini barındırmak için de yer tutup kira veriyor.
-Biraz da Karen işletmelerinden söz edelim. Yıllardır Marmaris'e hizmet eden bir kuruluşsunuz. Neler söylemek istersiniz?
Şu anda üç yerde Karen Pastanesi var. Belediyenin yanı, çarşı içi ve Marmaris çıkışında. Marmaris çıkışındaki imalathane olarak hizmet veriyor. Bu işyerlerimizde 65 kişi istihdam ediyor. Bu sayıyı üçe katladığınızda, ortalama 200 kişiye 12 ay ekmek veriyoruz.
24 saatin 18 saatinde çalıştık
Yalnızca sezonda çalıştıkları için otelde, restaurantlarda ve barda çalışan elemanlarımızı saymadım… Biz Karen Turizm Ticaret Anonim Şirketi olarak aile şirketiyiz. 1981'den bu yana, çok zorluklar çektik, ailece çok çaba harcadık. Gün 24 saatse, 18 saat çalıştık, halen de aynı tempoyla, yine bir takım zorluklarla mücadele ederek çalışıyoruz.
Bizim sektörümüzde işin başında durmadan olmaz. İşyerlerimizde her şeyin yolunda gitmesini sağlamak uzaktan kumanda ile yapmamız mümkün değil. O nedenle hepimiz Allah sağlık verdiği sürece işyerlerimizin başındayız.
Kardeşim Gürcan iyi pastacıdır
-İmalathane ile siz mi ilgileniyorsunuz?
-Ben sabah saat 05.00'ten, 10.00-10.30'a kadar imalathanede bulunuyorum. Kardeşim Gürcan yaz döneminde otelle, kış döneminde ise imalathane ile ilgilenir. Gürcan iyi pastacıdır. Gerek işyerlerimizde, gerek ürünlerimizde yenilik yapmak için sürekli araştırmalar yapar.
-Yıllardır yoğun bir tempoyla çalışıyorsunuz. Gelecekle ilgili düşünceleriniz neler?
-O yoğun çalışmalarda bulunmasaydık, Karen bugünkü Karen olmazdı.
Benim oğlum İlker Uysal ve yeğenim Özlem Uysal ikisi de üniversite mezunudur. Oğlum Hollanda'da ekonomi okudu. Özlem de İzmir Ekonomi Üniversitesini bitirdi. Şu anda İspanya'da yüksek lisans yapıyor. Amacımız, Karen Turizm AŞ.yi gelecekte onlara teslim etmek, yani yerimizi onlara bırakacağız.
1981'den bu güne yerel yönetimler, emniyet mensupları, vergi dairesi, okul müdürleri, basın mensupları ve Marmaris'in yerel halkıyla çok yakın ilişkilerimiz olmuştur. Herkese sizin aracılığınızla teşekkür ediyorum. Kuruluşumuzdan bu yana, en iyi hizmeti sunmaya gayret ettik. Marmaris halkından çok destek gördük.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.