• BIST 9524.59
  • Altın 2492.323
  • Dolar 32.5526
  • Euro 34.6859
  • Muğla 10 °C
  • İzmir 16 °C
  • Aydın 16 °C
  • İstanbul 13 °C
  • Ankara 14 °C

KÜÇÜK BİR BARAKADAN ÇOK KATLI BİNALARA

KÜÇÜK BİR BARAKADAN ÇOK KATLI BİNALARA
Marmaris Esnaf ve Sanatkarlar Odası Şükrü Ayyıldız ile geçmişten geleceğe...

Bize kendinizi tanıtır mısınız?

1950 Marmaris doğumluyum. 2 kızım bir oğlum var. 30 yıldır oda başkanlığı, 16 yıldır da Muğla Esnaf ve Sanatkârlar Odalar Birliği başkanlığı yapıyorum. 14 yıldır Ankara Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonundaki danışma birimi toplantılarında koordinasyon üyesiyim.  Esnaf ve sanatkârlarımızın sıkıntılarının konuşulduğu paylaşıldığı, bu sıkıntıların cumhurbaşkanına, başbakana ve milletvekillerimize iletildiği bölümün başındayım. Bundan çok mutluyum çünkü buradaki esnaf ve sanatkârlarımızın sıkıntılarını çok iyi bildiğim için onların sesini duyurabilme imkânı buluyorum.

Bunun yanı sıra Türkiye genelinde, yeni çıkan yasalarla ilgili komisyonlarda görev yapan 27 kişiden biriyim.  Bu komisyonlarda önce 81 ilin 82 birlik başkanı ile daha sonra da 13 federasyon başkanı ile toplantılar yapılır, Türkiye genelindeki sorunlar birleştirilir ve sekretarya tarafından cumhurbaşkanına, başbakana ve ilgili bakanlıklara gönderilir. Gerektiği zamanlarda ise komisyon üyeleri olarak doğrudan kendimiz bildiririz. Yani sıkıntılarımızı hem şifahen hem de yazılı olarak anlatabiliyoruz. Örneğin son çıkan vergi, bağkur, sigorta afları ile ilgili olarak cumhurbaşkanı bizi iki defa Ankara’ya davet etti ve çıkartılan yasaların %90 ının bizim komisyonlarımızda alınan kararlar doğrultusunda belirlendiğini söyledi. Bu da bizleri çok mutlu etti.

Marmaris genelinde birçok binada hizmet veriyorsunuz. Küçücük bir ofisten buralara nasıl geldiniz?

Ben 1988 yılında dernek başkanı olduğum zaman etermit çatılı küçücük bir odada görev yapıyorduk. Nurlar içinde yatsın bir gün İbrahim Bacakoğlu oda belgesi almak için geldi. Bir tane teneke masa ve 3-4 tane tahta sandalye dışında hiçbir şeyimiz yoktu ama 2000 civarında üyemiz vardı. Hava o kadar sıcaktı ki ben su gibi terliyordum, benim genel sekreterim ise ayağını buzlu su dolu bir kovanın içine sokmuş serinlemeye çalışıyordu. İbrahim Bey halimize baktı : “ Şükrü şuraya bir tane vantilatör alamadın mı?” diye sordu. “Abi vantilatör almak zor değil ama vantilatör alacak paramız yok” dedim. Gerçekten de yoktu, ben maaş bile almıyordum ve dernekçiliği yeni yeni öğreniyordum. Bunun üzerine İbrahim Bey bana rahmetli Korkut Karaca’nın beyaz eşya mağazasına gitmemi, hangi vantilatörü istiyorsam almamı söyledi. Teşekkür ettim ve ayaklı bir vantilatör aldım geldim. 1 yıl sonra Yeniyol Caddesindeki 4 katlı binayı aldık. Şu anda orada Korkut Karaca Kültür Merkezi adıyla üyelerimize ve ailelerine meslek içi eğitim kursları veriyoruz.

Bize hizmetlerinizi anlatır mısınız?

Genellikle esnaf odalarının aidat almaktan başka hiç bir işe yaramadıkları gibi bir algı var. Biz burada biraz daha şanslıyız, ekip arkadaşlarımdan aldığım şevkle buradaki esnaf ve sanatkârlarımıza elimizdeki tüm olanakları kullanmak içi uğraş veriyoruz.

Zaman içerisinde Yeniyol Caddesindeki bina bize küçük gelmeye başladı çünkü 5362 sayılı anayasa gereği ana görevlerimizden biri üyelere eğitim vermektir.

Şimdi kullanmakta olduğumuz binanın arsası satılıktı. Yönetim kurulundaki arkadaşlarla konuştuk ve bu arsayı satın almaya karar verdik. Binamızın eğitim merkezi, oda hizmet bölümü ve poliklinik olmak üzere 5 katlı olmasını düşündük ve projemizi gerçekleştirdik.

 18 yıldır kendi bünyemizde bir polikliniğimiz var. Üyelerimizin ve ailelerinin enjeksiyon, tansiyon ölçme, pansuman gibi hizmetlerini isterlerse burada isterlerse evlerinde isterlerse iş yerlerinde ücretsiz yapıyoruz. Polikliniğimizde bekleme salonumuz, muayene odamız, enjeksiyon odamız, kan tahlil laboratuarı ve 4 kişilik de gözlem odamız var.

 Tabi Bu arada büyümeye de devam ediyorduk. Ben üyelerimizin iş yerlerini sık sık ziyaret ederim.  Yaklaşık 25 yıl önce eşiyle birlikte köftecilik yapan bir üyemizin bebekleri olduğunu duydum ve onları ziyarete gittim. 20 günlük bebeklerine dükkânda, duman içinde ve köfte kokuları arasında bakmaya çalıştıklarını gördüm. Bırakacak kimseleri olmadığını söylediler. Bebeğin durumu gerçekten üzücüydü. Bunun üzerine bir kreş açmak fikri aklıma geldi. Bu esnaf bizim esnafımız bu paralar da esnafımızın parası, esnafımız için neden bir kreş açmayalım diye düşündüm. Konuyu yönetime açtım. Bana kreş açmanın zorluklarını anlattılar ama benim için önemli olan zoru başarmaktır. Biz burada nöbetçiyiz, bu para bizim paramız değil üyelerimizin parası, bu parayı yasa gereği almak ve hizmet olarak geri vermek zorundayız.

Yine bir arsa almaya karar verdik. Atıl bir arazi buldum ve bu arazinin yönetim kurulundaki kuyumcu bir arkadaşlarımıza ait olduğunu öğrendim. Hisseli bir araziydi.13 hissedarı bir araya getirdik ama bu 5-6 ay sürdü. Arsa bedeli  1.5 milyon TL istediler. Paramız vardı ama paramızın tamamını arsaya yatırmaya kıyamadım. Kuyumcu arkadaşımıza “ Biz bu arsayı yarı parasına alalım, geri kalan paramızla binayı yapalım ve bu binaya sizin atalarınızın adını verelim.” teklifini götürdüm. Birkaç ay sonra yapacağımız binaya Düriye Vasfiye Göncü adını vermek kaydıyla arsayı 760 bin TL ye satın aldık. Kalan parayla da binayı tamamladık. Şu anda orada 3-6 yaş arasındaki 120 çocuğumuza eğitim veriyoruz.

Bu arada bir kütüphane açmaya karar verdik. Yakınımızda Ahmet Altıntaş adını verdiğimiz bir kütüphane açtık.

Hemen yanımızdaki bina boştu ve sahibinin satmaya niyeti yoktu. Binanın sahibi ile konuştum, kendisine bir kültür merkezi, toplantı salonu ve üyelerimizin işlemlerini yapmak için büro yapmayı düşündüğümü söyledim. Biraz düşündü ve teklifimizi kabul etti. Şimdi orada eski Marmarislilerin kullandıkları mutfak ve el aletlerini sergiliyoruz.  Fethiye üzümlü dokumacılığı, halıcılık, çinicilik, telkari eğitimlerini yine orada veriyoruz.

Yeni yasalarla birlikte risk analizleri çıktı. Üyelerimiz için risk analizlerini 1 yıl odamızda bedava yaptık. Ardından iş güvenliği, iş yasası çıktı. Bu konulardaki eğitimleri üyelerimizin kendilerinin almaları gerekiyordu ama biz konunun uzmanlarını bulduk ve üyelerimize ücretsiz eğitimler verdirdik. Yine yasalar gereği ilk yardım kursları, hijyen eğitimleri gerekiyordu. Ankara’dan ve Karadeniz’den 3 profesör getirdik. Ücretsiz eğitimler sağladık. 2015-2016 yıllarında yaklaşık ondörtbin üçyüz kişiye meslek içi eğitim kursları verdik.  Eğitimlerin her birinin değeri yaklaşık 500 ile 3.000 TL civarındadır. Üyelerimiz bu eğitimleri ücretsiz alıyorlar sadece 10 TL mezuniyet belgesi için ücreti ödüyorlar.

Daha sonra mobil esnaf odasını kurduk. Marmaris köylerinin arasında yaklaşık 50-70 km mesafe var. Kapalı bir minibüsümüz vardı. Bu aracımızı esnaf ve sanatkârların işlemlerini yapabilecek gerekli malzemeyle donattık. Köy köy geziyoruz ve bu hizmetimiz için yine ücret almıyoruz.

Üyelerimizin çocuklarına ücretsiz eğitim vermeye karar verdik. 4 yıldır, yaz kış haftada 2 gün İngilizce, matematik, fen derslerinden eğitimleri veriyoruz.

Üyelerimiz bize aidat ödüyorlar ve bizim üyelerimizi hoşnut etmemiz gerekir. Odamıza üyemiz olsun olmasın her konuğumuza ikramda bulunuyoruz. Çay kahve, limonata, dondurma, kek, poğaça gibi ikramlarımız oluyor. Bu ürünleri dönüşümlü olarak üyelerimize ait işletmelerden alıyoruz. Limonatamızı kendimiz yapıyoruz.

Ambulans ve cenaze ambulansı hizmetimiz var. Önceki yıllarda ambulansımız boş ise üyemiz olmayan vatandaşlarımızı da yararlandırıyorduk. Şimdi bu uygulamayı sonlandırdık. Çünkü üyemiz olmayan bir vatandaşımıza ambulansımızı gönderdiğimiz anda üyelerimizden birinin ihtiyacı oluyor ve kendi üyemize hizmet veremiyoruz. Bu hizmetimizden de ücret almıyoruz, sadece yakıt masrafını, şoförümüzün yeme içme masraflarını karşılıyorlar ve şoförümüze bahşiş veriyorlar. Burada bir konuya açıklık getirmek istiyorum. Bazen üyelerimiz ambulansın mazot bedelini kendi araçlarıyla kıyaslıyorlar ve arada bir hayli fark olduğunu söylüyorlar. Ambulanslar işlevleri gereği hızlı gitmek zorundalar, bu nedenle motorları turbodur. Özellikle cenazelerin taşınması sırasında belli bir ısının korunması gerekiyor. Bu da doğal olarak mazot kullanımını arttırıyor. Normal bir araç İzmir’e gidiş gelişte 300 TL yakıyorsa ambulans 500 TL yakıyor. Üyelerimizin bu konuyu bilmelerini isterim.

Marmaris Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı olarak Muğla Esnaf ve Sanatkarlar Odalar Birliği Başkanlığına seçildim. Muğla’da olmamın avantajlarını üyelerimize kullandırıyorum.

Bir esnaf hastanesi yaptırmak istedik. Ama Sağlık bakanlığı izin vermedi. Daha sonra Sadi Tombul beyin fikir vermesiyle bir yaşlılar evi yapmaya karar verdik. Muğla’da Özel İdarenin bir arazisi vardı ihaleye girdik ve aldık. Yaşlı bakım evi ve fizik rehabilitasyon merkezi inşaatımız 2 yıldır devam ediyor. Yine bir yanlış anlaşılmaya açıklık getirmek isterim. Marmaris’ in parasını Muğla’ya götürerek Muğla için yaşlılar ev yapıldığımız söylentisi kulağıma geliyor. Böyle bir şey asla olamaz. Marmaris’ in parası Muğla’ya Muğla’nın parası ise Marmaris’ e gelemez. O nedenle inşası devam eden yaşlı bakım evi ve fizik rehabilitasyon merkezi Muğla Esnaf Odalar Birliği’nin parası ile Muğla’ya yapılmaktadır.120 üyemizin yaşlı anne, babaları ve kendileri yararlanacaklardır. Henüz yaş kriterimizi belirlemedik.

Kültür merkezlerinize Marmaris’ e hizmet eden kişilerin isimlerini verdiğinizi görüyorum. Bu kişiler hakkında bilgi verir misiniz?

Muhittin Onay ANAP dönemi ilçe başkanıydı. Başkanlık döneminde elektrik olmayan bütün köylere elektrik götürülmesini sağladı.

Korkut Karaca Marmaris spora maddi manevi manevi yardım eden gençleri motive eden değerli bir Marmarisliydi.

Toplantı salonumuza Kemal Elgin adını verdik. Kemal Elgin 23 yıl belediye başkanlığı yapmıştır ve Marmaris’ i köyden kente taşıyan kişidir.

Ahmet Altıntaş ise ANAP döneminde Muğla milletvekiliydi. Önceki siyasiler hep deliklitaş dediğimiz Selimiye yolunu açmayı vaat ederlerdi ama maalesef yapılamadı. Bizim için önemli bir yoldu çünkü o yıllarda Selimiye’ye Çubucak’tan deniz yoluyla gidilebiliyordu, karayolu yoktu. Türkiye’de ilk defa elmas uçlu kompresörler getirilerek kayalar delindi ve yol açıldı. Bunu yapan Ahmet Altıntaş’ tır. Ayrıca Marmaris Devlet Hastanesini yapan da Ahmet Altıntaş tır.

Biz de minnet borcumuzu ödemek için Marmaris’e hizmet vermiş bu kişilerin isimlerini kültür merkezlerimize verdik.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2003 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0252 412 2141