İdam cezası dünyanın kendisini gelişmiş sayan pek çok ülkesinde uygulanan bir ceza türü. Cezaların içinde şüphesiz ki en caydırıcı olanı.
A.B.D.'de idam günümüzde zehirli iğne yoluyla uygulanıyor. Mesela 2003 yılında bir sapığın bir kız çocuğuna tecavüz edip sonra da öldürmesi sonucu idama mahkum oluyor.
Çin Halk Cumhuriyetinde de idam sıkça uygulanan bir ceza. Takdir edersiniz ki 1 milyar insanın yaşadığı bir ülkede cezalar caydırıcı olmazsa o ülkede huzuru sağlayamazsınız.

Bunun yanısıra Pakistan'ın bazı eyaletlerinde de ilginç şekilde idam cezaları var.Mesela geçtiğimiz sene alkollü bir taksi şoförünün çarparak ölümüne sebep olduğu bir kişinin idamına karar veriliyor.İdamın cezasının ölenin yakınlarını tatmin edebilmesi için kurşuna dizme işini bizzat ölenin yakınları da yapabiliyor.Tabi bu kadarı da gerçekten fazla.

Zaten Suudi Arabistan gibi Ortadoğu ülkelerini biliyorsunuz. İran'da ve benzeri ülkelerde idam cezası sıkça uygulanıyor ve de ibret olsun diye kamuya açık yerlerde uygulanıyor.
Bizim ülkemizde A.B.nin dayatmasıyla idam cezası kaldırıldı. Gelişmiş Avrupa ülkelerinde kişilerin hak ve özgürlükleri nerdeyse canları kadar değerli. Bu ülkelerde insanların özgürlüğünün kısıtlanması son derece caydırı olabiliyor. Ancak biz halen bir Ortadoğu ülkesiyiz. Eğitim seviyemiz,hayattan beklentilerimiz, kültürel değerlerimiz onlardan çok farklı.Bizim bazı bölgelerimizde halen adam öldürmek övülebiliyor.İnsanlar trafikte birbirlerine yol vermedikleri için ruhsatsız silahlarını çıkarıp birbirlerini öldürebiliyorlar.
Hepsinden daha kötüsü içeri giren insanlar ya bir Rahşan affıyla, ya da gerçek niyetinin bazı insanların cezalarını uzatıp zaman aşımına uğratmak olan bazı yeni düzenlemelerle vicdanları rahatsız eden ufak cezalarla normal hayatlarına geri dönebiliyorlar.
Yani insanlar, adam öldürsem bile nasıl olsa fazla ceza almam diye düşünebiliyorlar.

Sözü Mardin'deki olaya getireceğim. Çocukları bile öldüren insanları ömür boyu hapse mahkum etseniz bile toplum vicdanı rahatlamayacaktır. Bu vahşetin başrolündekiler işledikleri cezaların sonucunda idam edilebileceklerini bilselerdi acaba bu olay yaşanır mıydı?

Kanunlar yapılırken Avrupa Birliğinin memurları değil. Hukuk Fakültesi hocaları, hakimler, savcılar, avukatlar, sosyologlar ve de vatandaşlar bir araya gelmelidir. Bu kanunları birlikte çıkarmaları gerekir.Yoksa çıkardığınız kanunlar bu halkın ihtiyaçlarına cevap veremez.
Bizim inancımızda masum bir insanı öldüren bütün insanlığı öldürmüş sayılır.