Bir dünya düşünün insanlığını kaybetmiş, merhamet ve vicdan nedir unutmuş! Çocukların vahşice öldürüldüğü, kadınların, yaşlıların hatta zararsız, silahsız insanların öldürülmesine ses çıkarılmayan, dur denilmeyen bir dünya düşünün. İşte o dünya bu dünya ve o yer Filistin!

Dünyada kaç insan Filistin’de doğmak, çocuk olmak isterdi? Kahvaltıda bal, kaymak yemek yerine mermi yemeyi, ay ışığını görmek yerine atılan o bombaların gökyüzünde oluşturduğu korkunç manzarayı kaç insan yaşamak isterdi? Dünya çıkarı uğruna susuyor, orta doğuda çocuk öldüren bir demokrasi var ve dünya susuyor çünkü para söz konusu.

Birleşmiş Milletler dünyada barışı ve güvenliği sağlamak için kurulmadı mı yoksa ben mi yanlış biliyorum? Öldürülen kadınların, yaşlıların ve erkeklerin güvenliğini sağlayamadılar peki neden çocukların güvenliğini sağlayamadı yoksa sağlamadı mı? Tabii ki onlar da bu adi kumpasa dâhil! Orta doğuda büyük İsrail kurulması için her şeye razı oluyorlar işin içinde tabii ki para var! Çünkü insanoğlu menfaat uğruna her şeyi yapabilir, şerefinden dahi vazgeçebilir ne de olsa parası olanın şerefe ihtiyacı yok! Neyse…

Gazze’de, Kudüs’te kısaca Filistin’de çocuk olmak yaşayamadan ölümü beklemektir. Çocuklar, insani şartlarda yaşamak nedir bilmiyor, uçurtma uçurmayı, top oynamayı, sokaklarda koşup gülmeyi bilmiyor, özgürlüğün ne olduğunu bilmiyor. Ne acı değil mi? Çocukluk nedir bilmiyorlar! Elbet bir gün bu zulüm biter ve Filistin özgürlüğüne kavuşur. Fakat kınamayla, beddua etmekle, yürüyüş yapmakla bu zulüm bitmez, soykırımcı İsrail’i durdurmak için çözüm gerek çözüm!Gün gelir görür müyüz bilemem fakat elbet Kudüs’e sırtını dönen Hanzala özgürce Kudüs’ü izler. Gazze’nin sokaklarında uçurtmalar uçuran çocuklar olur, Kudüs’ün sokaklarında özgürce koşan çocuklar olur elbet bir gün!

“Ey insanoğlu zulme sustukça ve bebeklerin öldürüldüğü bir dünyada yaşamaya korkmuyor musunuz? Çünkü bir gün İsrail içinizdeki çocuğu da öldürebilir!”

Vesselam…