ÇOK BİLİNMEYENLİ DENKLEM

                Türkiye bugün hiçbir zaman olmadığı kadar siyasetle kuşatılmış durumda. Siyaset kurumu iflas etmiştir. Hem ülke genelinde hem de yerelde .

              Bunun nedeni siyasi parti liderlerinin partilerini bir diktatör gibi yönetme arzusudur.

             Yaşadığımız yerde kim içine sinerek bir partiye ya da adayına oy veriyor. Adayı beğensek partiyi beğenmiyoruz, partiyi beğensek adayını beğenmiyoruz.

                Eskiden ANAP, DYP, SHP varken bu kadar acımasız değildik birbirimize karşı. İnsanlar rakip partidekine şimdiki gibi diş bilemiyorlardı. Ama şimdilerde siyaset çok keskinleşti. Bazı yörelerde Ak Partinin adayı olmak seçimi kesin kazanmak gibi ,bazı bölgelerde de kesin kaybetmek. Muğla gibi bir ilde  CHP’nin adayı olmak her zaman bir adım önde olmak demektir.

                İnsanlarımız birbirilerinden bu kadar uzaklaştıkça, seçimlerimiz de mantıktan uzaklaşıyor. Çoğu zaman sevmediğimiz bir adaya sırf filanca parti iktidara gelmesin diye oy veriyoruz. Oy verirken içimize sinmiyor, normal bir zaman olsa hayatta oy vermem dediğiniz birine oy veriyorsunuz. Bu ortam ülkemize zarar veriyor.

                Oysaki partiler arasında bu kadar derin çizgiler olmasa, en azından yerel seçimde bile  aday partiden her zaman daha önemli olsa ,ortam da yumuşayacak,insanlar da rahatlayacak .Son iki yerel seçimde ülkemiz  o kadar hizipleşti ki 30 marttaki seçimde bu hizipleşme daha da büyüyecek. Tabiki bunda en büyük pay hükümetin ve Başbakanımızın. Benim askerim, benim polisim,benim seçmenin,benim belediyem benim yüzde ellim diye diye insanlar birbirinin gırtlağını sıkacak hale geldi.

          Geçenlerde Marmaris’te bir arkadaşımla konuşuyoruz,diyor ki,

            Ben aslında  şuna oy vermeyi düşünmüyordum, ama öteki parti bunu aday çıkardı, bu durumda bilmem kimin oyu bölünecek  diğeri seçimi kazanacak o yüzden ben de  falancaya oy vereceğim.

         Çok bilinmeyenli hatta hiç bilinmeyenli bir denklem gibi.  Ama çoğumuz da aynı durumdayız

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halil CANDA Arşivi

En büyük makam hiçlik makamıdır

01 Şubat 2019 Cuma 14:00

İYİ İNSAN OLMAK NEDEN BU KADAR ZOR

02 Eylül 2016 Cuma 12:35

TÜRKİYE HEPİMİZİN EVİ

25 Ağustos 2016 Perşembe 13:42

YAZMAK BAŞLI BAŞINA BİR SERÜVENDİR

19 Ağustos 2016 Cuma 12:48

YAMAN ÇELİŞKİLER ÜLKESİ

16 Ağustos 2016 Salı 13:17

ATATÜRK’Ü YENİDEN KEŞFETMEK

26 Temmuz 2016 Salı 13:09

YÜRÜMEKTEN DAHA FAZLASINI YAPMAK

07 Eylül 2015 Pazartesi 12:19

MASUM ÇOCUK

03 Eylül 2015 Perşembe 13:38