Bir yeri güzel yapan coğrafik
 özellikleri midir sadece?

 Denizi, güneşi, ormanı mıdır ?
            Kuşu böceği midir?
            Kimisi denizi görmeden yaşayamaz.
            Kimisi İstanbul'dan kaçar, kimisi kopamaz.
            Bazı insan uçsuz bucaksız sahrayı memleket edinir kendine. Milyonlarca yıldızın altında, sakin bir hayattır vazgeçilmez olan.
            Bir yeri yaşamaya değer kılan o yerin insanlarıdır.
            O yerin insanlarının birbirleriyle kurdukları ya da kuramadıkları ilişkiler belirler sosyal hayatı.
            Yaşadığınız yerde huzur yoksa masmavi denizin, balta girmemiş ormanların,billur pınarların anlamı yoktur.
             Geliriniz ne kadar yüksek olursa olsun.
             Kendinizi başkalarından ne kadar soyutlarsanız soyutlayın kaçamazsınız.
             Şehrin güzel yerlerinde dükkanları olan hayli varlıklı bir tanıdıkla sohbet  ediyorduk. Bundan üç yıl kadar önceydi. Varlıklı arkadaşım Marmaris'in dünyanın en yaşanılacak şehri olduğunu söylüyordu. Başka bir yerde yaşamayı kesinlikle düşünmüyordu.
             Bu tanıdıkla birkaç hafta önce yine karşılaştık. Birkaç sene evvel ülkede hatta dünyada Marmaris'ten daha iyi yaşanacak bir yer olmadığını söyleyen arkadaşım bu sefer yaka silkiyordu. Bütün kiracılarıyla sorun yaşadığını, çoğunun kirayı ödemediğini, ödeyenlerin de tamamını ödemediğini anlatıyordu. Samimi olmadığı insanların kendiden borç istediğini,evinden işine işinden evine gidip geldiğinden bahsediyordu.Konuşmanın sonunda da ''Bu Marmaris'te yaşanmaz ''diye vurguluyordu.
               Kontrolsüz nüfus artışı,rant,açgözlülük yaşadığımız şehri düşman askeri gibi elimizden alıyor yavaş yavaş.
                Şehir elimizden gidince hayatlarımızda elimizden alınıyor aslında. Herkes kendi kabuğuna çekiliyor.İnsanoğlu gitgide yalnızlaşıyor.Daha renksiz bir hayat alıyor yerini.İnsanlar hergün daha çok kapatıyor kendini dört duvar arasına.
                İstanbul'da yaşayanlar eski İstanbul'u özlüyorlar.
                İzmir'de yaşayanlar eski İzmir'i.
                Biz de Marmaris'i özlüyoruz.
                Kaba saba binaların değil portakal bahçelerinin sarıp sarmaladığı,
                Şehre gelenlerin turist değil misafir sayıldığı,
                kolundan yakasından çekiştirilmediği
                Sokaklarında huzurla dolaştığımız güzeller güzeli Marmaris'i.