Değerli okurlar Ülkemizde büyük, hatta şimdiye kadar olmamış bir enflasyon var.
Herşeyin fiyatı uçmuş, halk büyük bir ekonomik zorluk içinde. Vergi uzmanları
toplanıp çareler arıyorlar. Çeşitli zamlar, vergiler konuşuluyor.
Dikkat ederseniz hiç kimsenin aklına trafik gelmiyor.
Şöyle bir düşünün yılda ölü ve yaralı sayısı? Günlük, saatlik hatta dakikalık kural ihlallerini?
Uzağa gitmeyin küçücük nüfuslu Marmaris trafiğine bir bakın. Günlük kaç bin kural ihlali
yapılıyor ?
Avrupa hükümetleri bu ihlallerden milyarlar kazanıyor. Sistemi kurmuş ve kural ihlalleri
hiç aksamadan cezalandırılıyor. Park ihlalleri kameralarla izleniyor. Devlete ödenmeyen
cezalar hapis cezasına da çevrilebiliyor. Gecikmelere müthiş cezalar bindiriliyor.
Trafik ise akıyor, herkes ne yapacağını, neyi yapamayacağını biliyor.
Hürriyet , Demokrasi ve Hukuk heryerde en önde.
Biz ise yollara tümsekler yapıp acizliğimizi dünyaya gösteriyoruz…!
Devletler hemde eyalet sistemi olan ülkelerde, trafiği tamamen kontrol altına almış. Sürat tahditi
olmayan otoyollarda bile Türkiye yollarından çok daha az kaza oluyor.
67 milyon kamera var yollarda ve sokaklarda. Hele bir kırmızıda durma veya yeşil yanmadan geç…
Veya yaya geçitinde durup yol verme…!
Hemen aklınıza “o kameraları silahla vururlar” gelmiş olabilir ancak yanlış çünkü kurşun geçirmez…
Sürat belirtilmiş olan yerlerde hele hızlı git bak pamuk eller nasıl cebin dibine iniyor.
Bir yere yanlış park et veya dörtlüleri yak “hemen ekmek alacaktım geliyorum” de bak bir
hafta içinde evine nasıl bir ödeme emri gelecek görürsün.
Bir daha yalvarsam dörtlüleri yakıp durmazsın.
Dükkanın önüne park etmesinler diye bir damacana veya iskemle koy cezasını görünce küçük
dilini yutarsın.
Bu yazdıklarım uygulansa Türkiyede insan ömrüde uzar, çünkü gideceği yere biraz yürümek
zorunda kalınır.
Sokak ortasında trafiği durdurup ceza kesmek yok. Evinde posta kutusunda fotoğraflı acıtacak fatura var…
İstersen almadım de. Bir tek gün hapis cezası alsan bu sefer, işyerin “biz sabıkalı işçi/memur/müdür
çalıştıramayız” dedi mi “hanya’yı, konya’yı” görürsün, tazminat alamadan yolcusun.
Bak bakalım herkes her istediğini Türkiyedeki gibi yapabiliyormu?
İşte esas “Hukuk Devleti” budur. Böyle yerde herkes aklını başına alır.
Elbette Alman hükumeti emekliye ikramiye verip, maaş artışı yapar, elbette emekli istediği
yerde tatil yapar çünkü sistemi kurmuş ve sistemi kontrol altında tutuyor, dolayısı ile refah içinde.
Biz ne yapıyoruz? Kapıkuleden girince sokaklara tükürüp, çöp atmaya başlıyoruz.
Veya yolları açmak yerine akan trafiği durdurup yüz kontrolu yapıp kaçak arıyoruz.
Bu işlerde tecrübeli yabancı ülke sorumlularına;
“yılda sadece trafik ihlallerinden kaç para topluyorsunuz” diye sorsak
ve borcumuzun büyük kısmını karşıladığını duysak çok mu ayıp olur?
Enflasyonu düşürmek için para aramaktan hatta hergün ölü ve yaralı vermekten
daha iyi olur diye düşünmüştüm de…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.