• BIST 10081
  • Altın 2945.964
  • Dolar 34.757
  • Euro 36.7352
  • Muğla 11 °C
  • İzmir 16 °C
  • Aydın 17 °C
  • İstanbul 13 °C
  • Ankara 8 °C

TÜRK DEMOKRASİSİ DİRENİYOR

Zeki SARIHAN

Erken Seçim kararı alındığından beri, Türkiye’nin meydanları şenlendi. Bu kez psikolojik üstünlük demokrasi isteyen muhalefette. Gerçi bunun öncü depremleri, 2007’deki Cumhuriyet mitinglerinde,  5 yıl önceki bir ay süren Gezi Eylemlerinde ve bir yıl önceki uzun Adalet Yürüyüşünde bayağı hissedilmişti. Fakat iktidarı ele almak mümkün olmamıştı.

Bazılarının sandıkları gibi hiçbir direniş, zaferle de taçlansa, yenilgiye de uğrasa toplumun belleğinden silinmez. Gelecekteki direnişler için bir birikim sağlar.

Geçmişteki gençlik, işçi, memur direnişlerini de hesaba katarsak diktatörlük ve gericilik için Türkiye’nin hiç de tekin bir yer sayılmaması gerekirdi.  Fakat politikada yalnızca oylarıyla ağırlık oluşturan bir kesimi de var ki, onlar kendileri için kesenin bir parça açılmasının hatırına diğer gelişmeleri görmezlikten geldiler ve adeta taptıkları adamın iktidarı için oy kullandılar. başımızdaki hükümet 16 yıl boyunca ensemizde boza pişirdi. Demokrasi adına kazanılmış hakları tek tek elimizden alarak tek adamın diktatörlüğünü öngören ucube bir rejime doğru yelken açtı.

MİLLETİN KAFASININ TASI ATTI!

24 Haziran cumhurbaşkanlığı ve Meclis seçimleri için yapılan mitingler Türk demokrasisinin diktatörlüğe teslim olmayı reddettiğini gösterdi. Hükümetin kurduğu gerici-faşist ittifakının karşına, Millet İttifakı adındaki demokrasi ittifakı dikildi. Muhalefetin yeni sözcüleri sahne aldılar ve konuşmalarıyla iktidarı adamakıllı dövdüler. Hem de OHAL rejimi altında, hükümetin seçim için devlet kaynaklarını ölçüsüzce kullandığı, askeriyeyi, adliyeyi elinde tuttuğu, basının büyük bölümünü kendine bağladığı şartlarda. Muhalefetin bu şartlarda bile milletin en az yarısında iktidarı kazanma coşkusu yarattığı, Türk demokrasisinin diktatörlüğe kolay kolay teslim olmadığını ve olmayacağını kanıtlıyor.

Her insan gibi her toplumun da mevcut rejime tahammül sınırı vardır. Bu sınır aşılınca bugünkü gibi kafasının tası atar. Çekirge de bir sıçrar, iki sıçrar, Türkiye gibi bir ülkede ancak 16 yıl sıçrar.

Sandıkların açılmasına ancak bir gün kala paylaştığım bu yazıda kendi moralimi artırmak için bile olsa bir tahminde bulunmayacağım. Çünkü demokrasinin kazanması için aleyhte ve lehte bazı bilinmeyen durumlar olabilir.  Meydanlar ve ekranlar at başı bir gidişi gösterse de ancak sandığa atacakları oyla konuşanların veya korkularından şimdiye kadar ses çıkaramamış olanların kararları kıl payı da olsa durumu etkileyebilir.

Ancak birçok yorumcunun görüşüne katılıyorum: Erdoğan ve partisinin sonu görünmeye başlamıştır ve bundan sonra yamaya atacağı dikişler tutmayacaktır.

Hangi kuvvetlerini harekete geçirirse geçirsin, cehaleti ne kadar pompalarsa pompalasın,  hangi yalanlara başvurursa başvursun, bu seçim süreci Türk demokrasisinin elinin de armut toplamadığını gösterdi.

 

 

Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2003 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0252 412 2141