• BIST 4.785,02
  • Altın 1210.12
  • Dolar 19.1328
  • Euro 20.7806
  • Muğla 4 °C
  • İzmir 10 °C
  • Aydın 11 °C
  • İstanbul 6 °C
  • Ankara 1 °C

GİRDAPTAN ÇIKMAK

Dr. Abidin Sönmez

Bir önceki yazımızda ayrıntılı olarak açıkladığımız sızlanma girdabından çıkmak her zaman kolay değil.  Bir kere sızlanmaya başlayınca istesek de istemesek de girdabın içine hapsoluyor, giderek daha derine gömülüyoruz.  Sanki uzayda bir kara delik karşı koyamadığımız bir kuvvetle bizi içine çekiyormuş gibi çaresiz kalıyoruz.  Silkinip kendimizi toparlamamız  zaman alabiliyor.  Çoğu kez bize anlayış gösteren eşimiz, yakınımız ya da bir arkadaşımızın yardımına ihtiyaç duyuyoruz.  Hatta bazen üçüncü bir görüş, bir uzman desteği almamız gerekebiliyor.

 

Girdabın çekim kuvvetini yenmek için özel bir reçete yok.  Şunları yap bunları yapma, şunlardan her gün şu kadar uygula, ötekilerden kaçın, berikilerden kopma…  İnsanın duygu dünyasıyla ilgili konularda listeler, öğüt çizelgeleri, programlar işe yarasaydı ne iyi olurdu.  Genellikle yaramıyor.

 

Tek çıkar yol “ne yapmalıyım?” sorusunu yanıtlamaya çalışmak -sormak değil, yanıtlamaya çalışmak-.  Bizi sızlanma girdabına sokan sorunu gidermek için çözüm yolları bulmaya uğraşmak.  Kolay bir iş olmayabilir.  Ancak başka bir yol yok.  İki sözcükten oluşan bu soruyu yanıtlamak dışında çare bulunmuyor.  Aman dikkat: “kim ne yapmalı?” değil, “ben ne yapmalıyım?”

 

Burada itiraz edebilir, “her sorunu benim çözmem mi gerekiyor, başkasının yapması gereken işler olamaz mı” diye sorabilirsiniz.  Elbette haklısınız.  Yaşadığımız birçok sorunun çözümü başkalarının adım atmasını gerektiriyor.  Birçok sorun bizim dışımızdaki süreçlerce ortadan kaldırılabiliyor.  Ancak yine de “ben ne yapmalıyım” sorusuna yanıt aramamız gerek.  O başkasının gerekli adımı atmasını sağlayabilmek için ben ne yapmalıyım”?

 

Sızlanma girdabına girmemize sebep olma bakımından her sorun aynı ölçüde etkili değil.  Öyle sorunlar var ki çok sıklıkla bizi girdaba sürükleyebiliyor.  Bazı sorunlar karşısında ise sızlanmıyor, kolayca çareye yöneliyoruz.

 

Nokta atışı çözüme sahip sorunlar

Bir eşya kaybetmek; ayağımızın burkulması; çok kısa bir süre içinde bir ödeme yapmak; acilen yetiştirmemiz gereken bir işin ortaya çıkması… 

 

Bu grup sorunlara yukarıdaki örnekler verilebilir.  Her birinin çözümü belli.  Nokta atışı kadar açık.  Belli olan çözüme yönelmek dışında yapılabilecek başka bir iş söz konusu değil.  Birdenbire ortaya çıkan, çok belirgin nitelikte ve çözümü belli olan bu tür sorunlar karşısında iyiyiz.  Böyle durumlarda genellikle çare arıyor, çözüme yöneliyoruz.  Sızlanma girdabına girmemiz genellikle söz konusu olmuyor.  Sızlansak bile bu kısa süreli oluyor.  Ufukta bir çare gördüğümüz için ister istemez ona doğru ilerlemeye çalışıyoruz.

 

Sorunu çözmek kolay olmayabilir.  Örneğin borç ödemek için para bulmak çok zor bir iş.  Yaşadığımız dünyada deveye hendek atlatmaya çalışmak para bulmaktan daha kolay.  Çekilen sıkıntı, hissedilen baskı elbette yıpratıcı ve can yakan türden.  Fakat yine de işin “çözümü bulma” kısmı yorucu değil ve karmaşık olmaktan uzak.  Çünkü ne yapılacağı belli: para bulunacak.  Kısa ve açık.  Çözümün ne olduğunu aramak gerekmiyor.  Bu nedenle böyle sıkıntılar sızlanma girdabına girmemize yol açmayabiliyor. 

 

Dr. Abidin Sönmez

Aile Danışmanı, Özel Marmaris Aile Danışma Merkezi

0252-419 22 96; 0532 557 90 19; marmarisadm@gmail.com

Facebook:  facebook.com/Marmaris.ADM,

Instagram : marmarisadm

 

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2003 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0252 412 2141