• BIST 8026.27
  • Altın 1923.087
  • Dolar 28.8712
  • Euro 31.4364
  • Muğla 16 °C
  • İzmir 20 °C
  • Aydın 22 °C
  • İstanbul 20 °C
  • Ankara 14 °C

ERGEN VE ÖVGÜ

Dr. Abidin Sönmez

İlgi ve övgü herkesin ihtiyacı.  En gencinden en yaşlısına kadar.  Bir bakıma hayat suyu.  Ergenlik döneminde bu ihtiyaç doruk düzeye çıkar.  Ergen kendisini eskisine göre yani çocukluk dönemine göre daha yetkin görmekte.  Daha akıllı, daha güçlü, daha becerikli…  Bunlar doğru elbette.  Çocukluktan çıkmak demek bunların gerçekleşmesi demek zaten.

Ergen bunların farkında ama kendisinin farkında olması yeterli değil.  Başka kaynaklar tarafından da doğrulanmasına gerek var.  Kişiliğin oluşması, sağlıklı ve sağlam niteliklere sahip bir yetişkin olması için çevresindeki kimselerden ilgi görmesi şart.  Takdir edilmeye, övülmeye ihtiyacı var.  Özellikle de anne / baba tarafından.  Çünkü dünyaya gözünü açar açmaz onları görmüş.  Çocukluğundan bu yana yaptıklarını onların terazisinde tartmış.

Anne / baba ergeni takdir etmeli, övmeli.  Ancak bunu sadece hak ettiği zaman yapmalı.  İş olsun, takdir etmiş olayım, görevimi yapayım...  Bu tür yaklaşımlar her hangi bir işe yaramaz.  Üstelik de ilişkileri törpüler.  Çünkü ergen söylenen övgünün yapay, zorlama, içtenlikten uzak, vb. olduğunu kolayca sezecektir.  Bu da annesine / babasına olan güvenini sarsacaktır. Onlara ilişkin algısı değişecektir.

Övgü konusunda bir diğer önemli nokta içerik.  Dile getirilen övgü ergenin sadece kaşına gözüne ilişkin olmamalı.  Bu gibi övgüleri daha çok kendi yaşıtlarından, özellikle de ilgi duyduğu yaşıtlarından bekler.  Övgü ve takdir sözleri onun yaptıklarıyla ilişkili olmalı.  Başardığı işlerle, sorunların üstesinden gelme becerisiyle, okuldaki durumuyla...  Çünkü kaşının gözünün güzel olması kendi eseri değil.  Bunu çoktandır biliyor.  O yüzden bunlara yönelik övgüler hoşuna gitse de onun için doyurucu olmaz.  Onun ihtiyaç duyduğu övgüler kotardığı işlere yönelik olanlar.

Yukarıda yazılanlar annenin / babanın çocuğuna güzelsin ya da yakışıklısın demesi sakıncalıdır anlamına gelmiyor.  Tam tersine.  Anne / baba bunları da söylemeli.  Ancak ergenin asıl ihtiyacının kotardığı, başardığı işlerle ilgili övgüler olduğu akıldan çıkmamalı.

Söyleyiş şekli her konuşmada olduğu gibi överken de çok önemli.  Anne / baba övgüsünü dilinin ucuyla söylememeli.  Hakkını vererek övmeli.  Ergenin karşısına geçmeli, yüzüne bakarak tüm dikkatini ona çevirmeli.  Onun dikkatini de söyleneceklere çekmeli.  Daha sonra övgüye değer olan iş her ne ise onun tanımını yapmalı. 

“Bu yaptığın şuna yol açmış.  Aynı zamanda şu yararları da sağlamış.  O yüzden çok iyi yapmışsın.  Bravo.  Tebrik ederim seni...” demeli.  Yani yapılan işin hangi sebeple iyi olduğu da genişçe açıklamalı.  Ergen bunu bilmediği için değil.  Elbette bilir.  Bilir ama annesinin / babasının da bildiğini görmek başka. 

“Aferin, bu yaptığın çok iyi olmuş” demek yeterli değil.  Üstünkörü söyleneceğine hiç söylenmemesi daha iyi.  Övgü, takdir önemli.  Biz insanlar -sadece ülkemizde değil, dünyada da- övmek, takdir etmek konusunda iyi değiliz.  Konuşmalarımızın içinde sorunlar, dertler, hayal kırıklıkları, vb. daha çok yer tutar. 

Ergen çocuklarımızın övgü ve takdir ihtiyaçlarını unutmamak gerek.  Hak ettikleri her seferinde onları övmekten geri durmamalı.

 

 

Dr. Abidin Sönmez

Aile Danışmanı, Özel Marmaris Aile Danışma Merkezi

0252-419 22 96; 0532 557 90 19; marmarisadm@gmail.com

facebook.com/Marmaris.ADM, Instagram : marmarisadm

 

 

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2003 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0252 412 2141