BURNUNDAN KIL ALDIRMAYAN YÖNETİCİLER

BURNUNDAN KIL ALDIRMAYAN YÖNETİCİLER

            Burnundan kıl aldırmayan yöneticileri, siyasetçileri anlamıyorum

            Anlamak istemiyorum.

            Şu küçücük Marmaris'te bile kedilerini halktan soyutlayacak fildişi kuleler inşa etmeyi nasıl da beceriyorlar.

             Sözüm bir kişiye değil. Sözüm herkese.

             Yönetici olan kişi ister belediye başkanı olsun, ister partinin başkanı, ister dernek başkanı.İster bürokrat olsun ister oda başkanı,sendika başkanı.

             Kim olursanız olun bir topluma önderlik yapmaya yeltendiyseniz gurur duvarlarını yıkmalısınız. Sizi eleştiren insanlara hoşgörüyle bakmalısınız. Enerjinizi insanları kazanmak için harcamalısınız.

           Nihayetinde her şey insan için.

           Devletin varlık sebebi insandır.

           Belediyenin varlık sebebi vatandaştır.

           Meslek odasının varlık sebebi meslek mensuplarıdır.

           Sendikanın varlık sebebi üyeleridir.

           Derneğin varlık sebebi üyeleridir.

           Yönetici koltuğuna oturan insanların her bir vatandaşın Güzin ablası olmalıdır. Vatandaş derdini çekinmeden anlatmalı, içini dökmelidir.

           Bir insan belediyeye gittiği zaman gönül rahatlığıyla gitmelidir. İşi olmayacaksa bile ordan ferah ayrılmalıdır.

           Bir makama korkarak gidiyorsanız ,demokrasiden bahsedemezsiniz.

           Vatandaş size çekinerek geliyorsa Kaddafi'den , Saddam'dan ne farkınız kalır.

            Bürokrasi geleneğinin devletle yurttaş arasına ördüğü soğuk duvarı yıkmalısınız.

            Heyhat gel gör ki her koltuğa oturan  istisnaları hariç (zaten onlar kendilerini biliyorlar siz de biliyorsunuz) bir hesaplaşmaya giriyor .

            Bir siyasi partinin ilçe başkanıysanız kimseyle kırgın olmaya hakkınız yok. Bırak selam vermeyi herkesi tek tek gezip hal hatır sormanız gerekir. Bunu kaç siyasetçi yapıyor.

            Kaç siyasetçi için bu halk adamıdır diyebilirsiniz?

            Ufacık bir eleştiriyi bile hazmedemeyenler  ,insanlara kibir tepelerinden göz süzenler bunu anlayamaz.

           Her yöneticinin Şeyh Edebalı'nın Osman Gazi'ye verdiği öğütleri satır satır ezberlemesi gerekir.

            Diyor ki Edebalı ''Ey oğul bundan sonra öfke bize sükunet sanadır''

            Bizler vatandaş olarak öfkelenebiliriz. Anlayamayabiliriz. Ama bizi yönetenler bizi anlamak için çaba harcamalıdır.

           Bu konuda benim Marmaris'te en takdir ettiğim yöneticilerden biri  Şoförler Odası Başkanı sayın İbrahim Tarım'dır. Vatandaş gitsin bir sorununu anlatsın, o sorunu çözene kadar uğraşır.

           Bu ülkenin sahibi, bu devletin patronu bizleriz. Türkiye Cumhuriyetinin vatandaşları.İster Hakkarili olsun ister Marmaris'li. seçtiğimiz yöneticiler oturdukları koltuğa bize hizmet etmek için oturduklarını unutmasınlar.

          Emekli olduktan sonra ya da sahip olduğunuz makamı yitirdikten sonra da halk sizi saygıyla kabul ediyor mu işte o zaman siz halk adamısınız.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
8 Yorum
Halil CANDA Arşivi

En büyük makam hiçlik makamıdır

01 Şubat 2019 Cuma 14:00

İYİ İNSAN OLMAK NEDEN BU KADAR ZOR

02 Eylül 2016 Cuma 12:35

TÜRKİYE HEPİMİZİN EVİ

25 Ağustos 2016 Perşembe 13:42

YAZMAK BAŞLI BAŞINA BİR SERÜVENDİR

19 Ağustos 2016 Cuma 12:48

YAMAN ÇELİŞKİLER ÜLKESİ

16 Ağustos 2016 Salı 13:17

ATATÜRK’Ü YENİDEN KEŞFETMEK

26 Temmuz 2016 Salı 13:09

YÜRÜMEKTEN DAHA FAZLASINI YAPMAK

07 Eylül 2015 Pazartesi 12:19

MASUM ÇOCUK

03 Eylül 2015 Perşembe 13:38