Sevgili okurlar bu yazıyı yurtdışından yazıyorum, Türkçe klavye olmadığı için elimden geldiği kadar dikkat etmeye çalışıyorum ancak yine de Gazetemizi dizen kızımız Derya hanım gördüğü imla yanlışlarını inşallah düzeltir.
Gerçekten yazmadan dayanamadım Beşiktaşlı değilim ama Ertuğrul Sağlam'ın adam gibi adam olduğuna emin oldum. Türkiye gibi bir yerde en sevilen ve en fazla para harcanan bir spor dalının başa güreşen tarihi takımından alacağı maaşları ve tazminatı reddederek istifa edeni ayakta alkışlarım.  İşte gençliğe karakter ve ahlak dersi diye buna denir. İstese idi diğer birçokları gibi kovulana kadar bekler ve maaşlarını alırdı, sonrada mutlaka yüklü bir tazminatı vardı. Ama kovulmadı kendisi kovdu, onuru ve şerefi bu paralara eğilmedi, yalakalık yapmadı ve istifa etti.
Son 50 yıldır Türkiye'de ben daha gazeteciler tarafından istifası alkışlanan tek bir antrenör görmedim.
Bakınız Almanya'da, İngiltere'de, Kanada'da ve daha birçok yerde en üst düzey siyasetçiler zaman zaman istifa ederler, bizde ise istifa etmek sanki ayıp. İstifa etmenin yalakalık yapmayacağımızın, her şeye boyun eğmeyeceğimizin, sağlam karaktere sahip olduğumuzun en önemli işareti olduğunu ayrıca çok şerefli ve onurlu olduğunu öğrenememişiz. 
Bravo Ertuğrul Sağlama, adam gibi adammış. Türk sporu ve Türk Milletinin bu şerefli kararından öğreneceği çok şey var.
Torunum yaşında olmasına rağmen önünde saygıyla eğiliyorum.