Ülkü Ocakları Muğla İl Başkanı Eren Akdeniz:

Ülkü Ocakları Muğla İl Başkanı Eren Akdeniz:
Ülkü Ocakları Muğla İl Başkanı Eren Akdeniz: “ Hakkari ve Van'da güvenlik güçlerimizi hedef alan hain terör saldırıları sonucunda 7 askerimiz şehit düşmüş, 16 askerimiz de yaralanmıştır.

Ülkü Ocakları Muğla İl Başkanı Eren Akdeniz: “ Hakkari ve Van'da güvenlik güçlerimizi hedef alan hain terör saldırıları sonucunda 7 askerimiz şehit düşmüş, 16 askerimiz de yaralanmıştır. Bu menfur saldırılar sonucunda hayatını kaybeden şehitlerimize Allah'tan rahmet, acılı ailelerine ve Türk Milleti'ne sabır ve başsağlığı, yaralı askerlerimize acil şifalar diliyoruz.
Ülkemizde giderek artan terör olaylarına rağmen, siyasi iktidarın gündemini açılım ve referandum süreçlerinin oluşturduğu görülmektedir. AKP, milletimizin beklentilerini karşılamaktan uzak bir halde, toplumsal gerilimleri arttırıcı ve beraberinde ülkeyi 'evet/hayır' ikileminde kutuplaştırmış bir siyaset anlayışı içerisinde politika gütmektedir.
Başbakan Erdoğan, gerginlik siyasetinden nemalandığı iktidar süreci boyunca, ağır ithamlarda bulunduğu kişi ve kurumları, çıkarları doğrultusunda propaganda malzemesi yapmaktan kaçınmamıştır.
Bu bağlamda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Meclis grubunda 20 Temmuz 2010 tarihinde yaptığı konuşmasında, referandum sürecine ilişkin açıklamaları ve tavırları hepimizi şaşkınlık içerisinde bırakmıştır.
Ülkücüler için geçmiş dönemlerde 'faşist, eli kanlı, mafya bozuntusu' gibi ağır ithamları ve iftiraları düşünmeden sarf eden Erdoğan, bugün 'Ülkücü Şehitleri' politika malzemesi yapmak suretiyle siyasi çıkar amacı gütmektedir. İnce düşünceden uzak, timsah gözyaşlarıyla, şehitlerimizin ailelerine yazdıkları duygu dolu metinleri kullanarak, Ülkücülerin referandumda 'evet' demesini istemek riyakar, istismarcı siyasetin zirve noktasıdır.
Rahmetli Başbuğumuz Alparslan Türkeş, şehitlerimiz Mustafa Pehlivanoğlu ve Hüseyin Kurumahmutoğlu'nun isimleri, Recep Tayyip Erdoğan gibi birinin söylemlerinde kullanabileceği sıradan isimler değildir.
Bu isimler, milletimizin karanlık dönemlerinde 'umut ışığı' gibi parlayan, varlıkları ve mücadeleleriyle tarihimize altın harflerle geçen kahramanlarımızın isimleridir. Erdoğan'ın bu kahramanları, ödüllü aktörleri aratmayacak bir oyunculuk başarısıyla politik malzeme haline getirmesi gayri ahlaki bir tutumdur.
30 yıldır Ülkücü şehitlerimizin isimlerini ağızlarına almayan, onların şehitliklerini dahi tartışmaya açan, şehit ailelerini arayıp sormayan bu zihniyetin geliştirmiş olduğu söylemler, en hafif manasıyla “ahlaksızlıktır”!
Açılım adı altında, milletimizin aleyhinde bölücülük faaliyetleri yürütenlerle el sıkışan, onlarla yakın dostluklar ve ticari ortaklıklar kuranların ağızlarına Ülkücü şehitlerimizin isimleri yakışmamaktadır! Başbakan'ın ülkücülerin arasına fitne sokma çabaları beyhudedir.

Yıllardır her fırsatta, ülkücülere zehir kusan, hakaretler yağdıran,
Milliyetçi-Ülkücü Hareket'in fedakâr ve vefakâr kadrolarını her konuşmada aşağılayan,
Her biri aziz ceddimizin hatıralarının sembolü üç hilale “tabela” diyerek tahkir eden,
“Faşist, kafatasçı, ırkçı, istismarcı” gibi alçakça iftiralarla gıybette bulunan,
“Geçmişinizle hesaplaşın” diyerek, tertemiz ve şanlı tarihimize leke sürmeye çalışan,
Gönlü millet sevgisi ile dolu, yüreği al bayrağımız için çarpan milyonlarca Türk-İslam Sevdalısına her gün hakaret eden çürümüş bir zihniyetin, bugün sırf “Anayasa Değişiklikleri” için ülkücüleri kullanmaya çalışması çaresizliğin, aczin ve zavallılığının bir yansımasıdır.

Başbakan'ın Milliyetçileri karalamak için sık sık dile getirdiği “şehitler, kan ve gözyaşı üzerinden nemalanıyorlar” söylemleri adeta AKP zihniyetini tarif etmektedir. Yapılan grup toplantısında sarf edilen sözler de bunu ayan beyan ortaya çıkarmıştır.
Öte yandan başta Kenan Evren olmak üzere, 12 Eylül 1980 darbesini yapanları birçok davette kapılarda karşılayan AKP, TBMM çatısı altında 'darbecileri yargılayalım ve zaman aşımını ortadan kaldıralım” diyen MHP'nin önerisini kabul etmemiştir.
Yeni Anayasa paketi hakkında AKP ve Başbakan yalan söylemektedir!
Bu noktadan hareketle bir kez daha yinelemek istiyoruz; Erdoğan'ın Ülkücülere kabul ettirmek için uğraş verdiği Anayasa paketinde darbeciler yargılanamayacaklardır. Kaldı ki maksat darbecilerden hesap sormak ise, 28 Şubat'ın mimarları ortadadır. Hodri meydan, haydi hesap sorun! Ama 28 Şubat'ın sembolleşmiş isimlerinin bugün hangi partiye hizmet ettiğini milletimiz çok iyi bilmekte ve bu ikiyüzlülüğü de görmektedir. Bunun yanı sıra Anayasa'da değiştirilmek istenen maddelerin AKP'nin gayri milli politikalarına hizmet ettiği de gayet açıktır!
Milletimizin gözünün içine baka baka yalan söylemekten çekinmeyenler, Ülkücü camianın oylarına muhtaç durumda tüm pişkinlikleriyle siyaset yapmaktadırlar. Başbakan Erdoğan'ın son grup toplantısındaki söylemleri, insanoğlu için, alçalmanın bir sınırının olmadığını apaçık göstermiştir!
Ülkücü şehitlerimizin ve camiamızın istismar edilmesine göz yummamız mümkün değildir.
Başbakan girmiş olduğu bunalımdan bir an önce çıkmalı, ülkemizin gerçek meselelerini görmeli, Ülkücü Camia ile uğraşmaktan sakınmalıdır! Ama kim ne yaparsa yapsın, kim nasıl düşünürse düşünsün; Başbakan Erdoğan ve AKP'nin yaptıklarını bu dünyada ülkücü irade unutmayacak, öbür dünyada da Allah affetmeyecektir!
Tanrı Türk'ü Korusun ve Yüceltsin!
Ne Mutlu Türk'üm Diyene!

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.