MHP:'Açılım Provokasyondur'
MHP lideri Devlet Bahçeli, bir kez daha Seçim çağrısı yaptı. İktidarın yorgun düştüğünü ve ülkeyi yönetemez hale geldiğini iddia eden Bahçeli, "Siyasal iktidarları seçerek hükümet olma gücünü veren millettir. Bu yetkiyi başarısız olanlardan geri alacak olan da yine millet olacaktır. Demokrasilerde bundan kurtuluş yoktur. Milletin iradesine karşı direnme veya millet iradesinden korkarak kaçma, yalnızca başına buyruk ve başarısız despot yönetimlerin başvuracağı sığınma halidir." dedi.
Meclis'te partisinin grup toplantısında hitap eden Bahçeli, konuşmasının büyük bölümünü erken Seçim tartışmasına ayırdı. Bahçeli, 7 yıl öce iktidara gelen AK Parti'nin başarısız bir iktidarın bütün emarelerini göstermeye başladığını öne sürdü. İktidarın vaatlerinin inandırıcılığını kaybettiğini, söylemlerin tekrar edilmeye başladığını ileri süren Bahçeli, "Ne bitmeyen istismarların tekrarı, ne tahrik edilen kimliklerden umulan oylar, ne yandaşlara yağmalatılan kaynaklar, ne yabancı başkentlerde aranılan destekler ve ne de yoksulluğa, yolsuzluğa ve işsizliğe bulunan bahaneler AKP hükümetinin sonunun yaklaştığı gerçeğini ötmeye yetmemektedir. Unutmayalım ki demokrasilerde yönetimler anayasaların işaret ettiği esas ve usuller ile belirlenen sürelerde seçimle değişirler." diye konuştu.
Bahçeli, seçimlerin erken yapılması yönünde toplumsal baskının olduğunu savundu. Bahçeli, bunun için Başbakanın, seçimin zamanında yapılacağını dair beyanatlarına seçimin normal zamanından önce yapılacağını iddia etti.
"MİLLETİN İRADESİNE DİRENMEYİN"
Demokrasilerde milletin iradesine karşı direnmenin ya da millet iradesinden korkarak kaçmanın, başına buyruk ve başarısız despot yönetimlerin başvuracağı sığınma hali olduğunu ileri süren Bahçeli, şunları söyledi:
"Başbakan Erdoğan'ın bizim koalisyon ortağı olduğumuz döneme atfen "bırakıp kaçtınız" anlamına gelen sözlerinin demokratik karşılığı olmadığı gibi, milletin hakemliğinden korkmanın, verdiği yetkileri tazelemekten kaçmanın da siyaset anlayışımızda yeri olmadığı açıktır. Bu itibarla, bugün Başbakan Erdoğan'ın önünde iki seçenek kalmıştır. Ya giderek eriyen partisinin düşüşünü bir noktada durdurmak için kendince yeterli zannettiği bir seviyeyi yakaladığı anda seçime gidecektir. Ya da destek seviyesini yeniden yükselteceği umuduyla karşılayamadığı toplumsal taleplere dayanabileceği kadar dayanıp zamanında seçime gitmeyi hedefleyecektir. Ne var ki Başbakan Erdoğan ve partisi açısından her iki tercih de çözülmesini ve gerileyişini durdurmaya yetmeyecek, beklenen akıbet er ya da geç karşılarına çıkacaktır." Bahçeli, parti olarak Seçim hazırlıklarının başlatılması kararını aldıklarını söyledi.
DEMOKRATİK AÇILIM
Bahçeli, konuşmasında, demokratik açılıma da değindi. Milli birlik ve beraberlik olarak ifade edilen açılımın aksine ülkede toplumsal kutuplaşmalara ve kavgalara zemin hazırladığı yorumunda bulunan Bahçeli, şöyle devam etti:
"Açılımın hız kazandığı yaz başından buyana ülkemizin çeşitli yerlerinde meydana gelen toplumsallaşan mahalle çatışmalarının ve kavgalarının bu uyarılarımız ışığında yeniden değerlendirilmesinin zorunlu hale geldiği düşüncesindeyim. Ne üzücüdür ki, gelişmeler bizi haklı çıkarmıştır. Hükümet tarafından yıllardır kaşınan kimlikler, millet bütünlüğünden ayrılma eğilimi göstermeye başlamıştır. 26 Kasım 2009'da Çanakkale'nin Bayramiç, 15 Aralık 2009'da Muş'un Bulanık ilçelerinde, 3 Ocak 2010'da Edirne TEM Otoyolu girişinde, 5 Ocak 2010'de Mersin Akdeniz ilçesinde, ve 6 Ocak 2010 tarihinde Manisa Selendi ilçesinde yaşanan talihsiz olaylar bir kez de bu yönüyle değerlendirilmelidir."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.