KEÇİBOYNUZU
Yöremizde çok bulunan Keçiboynuzu (Harup) meyvesi ya da bilemem ne demek doğru olur, bitkisinin faydalarını bilmeyen yoktur sanırım?
Keçiboynuzunun Yunanca adı Keration. İngilizcede Carob, Arapçada ise Kırat.
Keçiboynuzu tohumu yüzyıllar boyunca elmas ölçmek için kullanılmış. Elmaslar keçiboynuzu tohumu ile tartılarak satılmış. Bu yüzden de keçiboynuzu, Kırat ya da Karat denilen ölçüye adını vermiştir.
Bitki olarak da faydalı var.
Pekmezi kansızlığa iyi geliyormuş. Mide ve bağırsakların çalışmasını düzenliyormuş. Yakında kansere de iyi geliyormuş derlerse hiç şaşırmam.
Ancak ben, keçiboynuzu üzerine söylenen birkaç deyimi irdelemek istiyorum.
Örneğin: Bir kaşık bal için bir çuval keçiboynuzu yemek deyimi. Sonunda çok az bir menfaat için uzun süreli uğraş vermek anlamında kullanılıyor. Bunu eşinden memnun olmayan erkekler de fazlaca kullanırlar. Ne anlamda kullandıklarını da daha çözemedim, inanın.
İki dirhem bir çekirdek tekerlemesi de çok kullanılan bir deyimdir. Keçiboynuzu çekirdeği doğada ağırlığı değişmeyen bir tohumdur. Bütün tohumlu bitkilerden yalnız keçiboynuzu uzun süre suda bekletildikten sonra filiz verir.
Bu hem çok kuruduğu ve meyvesinden çıktıktan sonra son ve sabit ağırlığını aldığı için hem de içine su alması olasılığının çok az ve çok uzun zamana bağlı olduğu içindir.
Bu nedenle Araplar, Selçuklular ve Osmanlılar döneminde ağırlık ölçüsü olarak kullanılmıştır. Dört tanesi bir Dirhem eder. Dirhem değişmekle birlikte 3 gr. ağırlığı temsil etmektedir. Satıcı 2 dirhemlik bir şey satarken (8 çekirdek) lütfedip 1 çekirdek daha fazla tartarsa bu malı alanın itibarını gösterirmiş.
Olağandan fazla giyinen, süslenen vb. kişilere de İki dirhem bir çekirdek denmesi bundan kaynaklanmaktadır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.