İspirli; Halkın sesine kulak verin

İspirli; Halkın sesine kulak verin
Beldibi Belediye Başkanı İdris İspirli belediyelerin kapanması ile ilgili bir basın açıklaması yaptı

 

.08.10.2012  tarihinde bakanlar kurulunca, TBMM’ne sevk edilen “Büyük Şehir Belediyesi Kanunu ile bazı kanun ve kanun hükmünde kararnamelerde değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı” hakkında görüş ve düşüncelerimizi basınımız ve kamuoyu ile paylaşmak hem bir görev hem de vicdani bir borç olmuştur.

13 adeti yeni olmak üzere toplamda 29 İlimizde Bütün Şehir oluşturulması ve 1582 Belde Belediyesi ile 16.082 köy muhtarlığının kapatılmasıyla ilgili olarak düzenlenmiş ve adeta içi çeşit türlü nevalelerle doldurulmuş bir torbayı andıran kanun tasarısı ne getirecek ne götürecek, Türk kamuoyunda, gelinen süreç gibi ne yazık ki bu günde  yeterince tartışma zemini bulmamıştır.                                                                                                                                                                     

Şahsi düşüncelerimi ve Belediye Başkanı olarak görüşlerimi, son bir yıldır kamuoyu ile paylaşma gayretinde oldum. Yasal zeminde Belediyemin ve Belde Belediyelerinin önemi ve geleceği konusunda yeterli bir çalışma yaptığım düşüncesiyle vicdanım rahat olsa da ; Beldelerin ve köylerin kapatılacak olması konusunda gönül rahatsızlığım hat safhadadır.

Bahse konu Kanun tasarısı şuan Türkiye Büyük Millet Meclisinde yasama süreci halindedir. Anayasa’ya aykırı hususlarda içeren, dar bir çevrede gizli saklı  hazırlandığını düşündüğüm kanun tasarısı kendi içerisinde de çelişkiler ve belirsizlikler  doludur.

                    Siyasi iktidar tarafından çetrefilli bir konuda, adım atılmadan önce konu kamuoyunda gündeme getirilip; kamuoyunun tepkisine göre hareket edildiğine çeşitli defalar şahit olunmuştur. Kamuoyundan yükselen sese kulak verme konusunda çok hassas ve becerikli olan siyasi iktidarın, Büyükşehir ve Beldeler ile Köylerin kapatılması konusunda, Türk insanının sesine kulak tıkaması anlaşılır gibi değildir. Önceden bir yerlerde, birilerine verilen söz mü icra edilmektedir diye düşünmemek mümkün değildir.

                    İleri demokrasinin en önemli göstergesi; halkın iradesine saygıdır.Köyler ve Beldelerin kapanması ile İllerin Büyükşehir yapılması konusu, konuya taraf vatandaşa halk oylaması ile sorulması ve çıkan sonuca göre hareket edilmesi, bütün tartışmaları bitirecekken, bu yola gidilmemesi halka güvenmemenin ya da halka itibar etmemenin en bariz göstergesi değil midir?                                                 Bazı vatandaşlarımızda,  Büyükşehir konusunda pembe hayaller ve pembe beklentiler oluşmuştur. Herhangi bir il Büyükşehir yapıldığında; İşsize iş, aşsıza aş getirmeyecektir. Bilakis vatandaşın kamu hizmeti alım bedeli ve hizmetlere katılım bedeli kat ve kat artacaktır. Belediyeye ve Belediye Başkanına ulaşmak neredeyse imkansız hale gelecektir.                                                                         Büyükşehire  gerekçe olarak gösterilen, imar bütünlüğü ve kaynakların verimli kullanımı konusu ise sadece ve sadece üretilmiş suni bir bahanedir. Yerinden yönetimin veya yerel yönetimin en küçük birimlerinin güçlendirilmesi veya var olması demokrasinin güçlü ve köklü olduğunun göstergesidir. Tabana yayılan demokrasi olması gerekirken tavana toplanan demokrasi ne kadar demokrasi olacaktır, bunu sağduyulu insanlarımızın ciddi ciddi sorgulaması gerekmektedir.

                    Borçsuz ve kendine yeten(Beldibi Belediyesi vb.), kimseye el açmayan Belediyelerin kapısına kilit vurulması ne hukukla ne adaletle ne de mantıkla bağdaşmamaktadır. Hele hele Türk idari sisteminin en köklü ve en temel yapısı olan köylerin birer mahalleye dönüştürülmesi, köylerimiz için onarılmaz psikososyal sorunlar ortaya çıkaracaktır. Merkezle yerleşim olarak bir bağı yada bütünlüğü olmayan köylere, kanunla mahalle demek, fiilen o köyleri o ilçenin bir mahallesi haline asla getirmeyecektir.

                    İl Emniyet Müdürlerini ve diğer devlet kurumlarını Büyükşehir  Belediye Başkanına bağlama hedef ve amaçları olan, bunun için heyecanla bekleyen birilerinin ülkemizde var olduğu gerçeği ışığında, Meclis gündeminde olan  Büyükşehir Kanun Tasarısının, her şeye rağmen, TBMM’ndeki sağduyulu Milletvekillerimiz tarafından en iyi şekilde değerlendirileceği konusunda ümitvarım.

                    Herşeye rağmen; Kanun Tasarısının akibeti veya sonucu ne olursa olsun, bize düşen, dün olduğu gibi bundan sonrada yöremiz için çaba ve gayretlerin içerisinde olarak yolumuza devam etmektir. Kamuoyu ile paylaşır, saygı ve sevgiler sunarım.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.