Sanat Özgürlüktür
Sanat Özgürlüktür
F Tipi Cezaevinde yatan yedi hükümlünün, çalışmalarının yer aldığı sergi İzmir’de açıldı başlığı ile dikkatimi çeken haber Bianet’te Gönül İlhan imzası ile yayınlanmıştı.
İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi ile Karabağlar Belediyesi’nin işbirliğiyle açılan “Bak yeryüzü ne kadar geniş, ne kadar dar” adlı sergi İzmir’de, Çalıkuşu Kongre ve Sergi Salonu’nda ziyarete açılan sergi 22 Mart Tarihine kadar ziyaret edilebilecek.
F Tipi Cezaevleri, yüksek güvenlikli cezaevlerine Türk infaz sisteminde verilen isimdir. Sosyal Tecrit modeline dayanmaktadır. Yüksek güvenlikli cezaevleri, Türkiye 'de düzenlendiği biçimiyle, genellikle devlete karşı işlenen suçlar ve/veya organize suçlardan olayı tutuklu ya da hükümlü bulunan mahpusların üç kişilik ya da tek kişilik yaşam birimlerinde kaldıkları ve mümkün olduğunca diğer mahpuslarla ve infaz memurlarıyla iletişimlerinin sınırlandırıldığı ceza infaz kurumlarıdır.
Tek kişilik hücreler 11 m2 Üç kişilik hücreler ise 25 m2 dir.
İşte bu şartlarda 4 yıl ile 20 yıl arasında hükümlü olarak f Tipi Cezaevinde kalan bu mahkumlar, resim sanatı ile kocaman bir özgürlük penceresi açmışlar hayatlarında.
Işığı, havayı, güneşi, ayı, denizi, ormanı, sevgiyi, özlemi taşıyan bu tablolarla hayata tutunan bu insanlar için sanat ne kadar özgürlükse, sanattan uzak serbest dolaşan diğer insanlar için de Dünya o kadar büyük bir hapishanedir.
Yıllarca denizin yanı başındaki Uzunyalı’da bulunan ,dünyanın en güzel deniz manzaralı hapishanesinde tutuklu, ya da hükümlü olarak kalan Marmaris’in hapishanesinde bu süre içinde ne kadar sanat eseri üretilmiş, araştırdım bulamadım.
Bu gün için turistik tesislerin kapladığı bu kıyı şeridinde, turizme hizmet veren tesislerde çalışanların yaşam koşullarına baktığımda ise, inanın F Tipi cezaevi şartlarını aratacak, koşulların hakim olduğunu gördüm. Sektörün normal çalışma süresi 12 saat, yüksek sezonda ise haftalık izin hayal. Nasıl olsa 6 Ay çalışılıyor, 6 Ay yatılıyor. Fazla mesai ile çalışma süresinin 18 saate çıktığı işletmeler de var. Çoğu gurbetçi olan, bekar çalışanların ise barınma, yeme, içme standardı çok düşük, sosyal aktiviteleri ise yok denecek kadar az.
Ülkemize gelen Dünya İnsanlarını hoşnut edecek şartların başında gelen tebessüm ise çalışanlarımızın yüzünde donuk, gözlerinin ardında çeşitli psikolojik rahatsızlıklarının tedirginliği yansımakta, vücutları negatif enerji yaymakta. Bu durum ters etki ile bazen aşırı dışa vurumculukla karşındakini taciz eden sevgi gösterilerine hatta, sevgi tecavüzüne de dönüşebilmekte. İşte bu şartları düzeltmeden o ülke senin, bu ülke benim, fuardan , fuara koşan yatırımcılar ise, daha çok turist getirerek daha çok kazanmanın peşinde.
Turizm öncelikle insan kaynakları ile yapılan bir hizmet sektörüdür. Tesis ikinci plandadır. Siz yatırımı, birinci planda gelecek, yani insan değil mülkiyete yapar, tesis üzerine kurarsanız asla başarılı olamazsınız. Elemanlarınızın, el-aman olmaması için onları eğitmeniz, insanca, sağlıklı yaşam ve çalışma koşulları sunmanız, sosyal aktivitelerle geliştirmeniz, sanatla rehabilite olmalarını sağlamanız gerekmektedir.
Dünya insanlarına , mutlu bir tatil hizmet sunmasını beklediğiniz personeliniz, tatil yapmamışsa , inanın bu beklentiniz asla gerçekleşmeyecektir.
Turizm çalışanı, “turizm kölesi” olmaktan kurtulamadıkça, bu sektörde bir arpa boyu yol alamayız.
Bu gerçeklerin ışığında 25 yıldır sektöre sanatın farklılığını taşımaya çalışan bizler, 8. Uluslar arası Marmaris Kadın ve Sanat Festivali’nin, 08 Mart Cuma Günü Saat 18.00 de Üntaş Point Center ve Marmaris Kültür Merkezi – Kalimerhaba Derneği’nde eş zamanlı gerçekleşecek açılışının heyecanı içindeyiz. Her yıl olduğu gibi bu yıl da 20 gün sürecek bu Festival programında, Karma Güzel Sanatlar Sergisi, Tiyatro, Konser, Şiir Dinletisi, Seminer, Panel, Konferans ve Güzel Sanatlar Atölye çalışmaları var.
Sanatçılarla, sanatseverleri Marmaris'te buluşturan bu serginin bir amacı da,
Turizm sektörüne hizmet veren tesislerin, çağdaş sanatçılarımızın eserlerinin yer aldığı sanat galerileri olarak dekore edilmesini sağlamak ve geleneksel sanatlarımızın da uygulamalı örnekleri ile,konuk ettiğimiz dünya insanları arasında kültür alışverişini gerçekleştirmektir
Umarız turizmci dostlarımız da bu ayrıntının farkına varırlar ve bu sergiyi ziyaret ederek,
kendi işletmelerinde farklılık yaratma çabasını gösterirler.
Hoşça kalın dostça kalın, gerçek özgürlüğün sanatın kanatlarında olduğunu, asla unutmayın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.