TBMM Başkanı Cemil Çiçek, TBMM Mustafa Necati Kültür Evi'ndeki yağlıboya, seramik ve ebru sergisinin açılışı öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, kız ve erkek öğrencilerin birlikte kaldığı öğrenci evlerine ilişkin yasal düzenleme tartışmaları konusunu nasıl değerlendirdiğini sorması üzerine Çiçek, kendisinin bu tartışmaların içinde olmadığını söyledi.
Kimin bu konuda ne konuştuğunu, gündemindeki yabancı misafirler ve başka işler sebebiyle bilmediğini belirten Çiçek, şöyle konuştu:
"Kim ne söyledi, buna karşı başkaları ne söyledi... Ancak bildiğim bir şey var. Siyaset toz duman, herkes birinin lafından bir başka cevap üretmek suretiyle siyaset gündemi oluşturuyor. Konumum gereği böyle bir gündemin içerisinde olmak istemiyorum. Ama bildiğim bir şey var. Bir hukuk devletinde herhangi bir fiil yasak değilse serbesttir, kuralı budur. Hukuk düzenindeki temel kural, bir şey yasak değilse serbesttir. Serbest alan içerisinde hukuka aykırı fiiller işleniyorsa bunun da bu hukuk çerçevesinde yapılacak iş ve işlemleri bellidir. Sorumluları bellidir, gereğini de onlar yapar.
Eğer yürürlükteki kurallar, mevzuat, sorunlu olarak kabul edilen hususları yeteri kadar karşılamıyorsa o zaman da yine bununla ilgili olarak hukuki düzenlemeler yapılır. Bunda mutabıksak, geri kalanı siyasi değerlendirmedir. Kim nasıl değerlendirirse değerlendirsin ama evvela buna bakalım. Yani şu ülkede artık bir kısım çabalara, gayretlere, söylemlere hukuk çerçevesinde bakma alışkanlığını da kazanalım. Benim söyleyeceğim bu. Değilse sabahlara kadar kanun çıkarmanın bir anlamı yok, hukuk üretmenin bir anlamı yok. Eğer hukuka göre bir değerlendirme yapmayacaksak. Hukuka göre değerlendirme yapsak o kadar tartışmaya da gerek kalmaz bana kalırsa."
Bir gazetecinin bu tartışmalarda, Anayasa'nın 20. Maddesi'nin de hatırlatıldığını belirtmesi üzerine Çiçek, "Bu bu kadar. 20. maddesi, 30. maddesi farketmez. Ben söyledim söyleyeceğimi. Bu kadarı yeter" dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.