Türker Karadeniz'de

DSP GENEL BAŞKANI MASUM TÜRKER, SEÇİM ÇALIŞMALARINI ORDU'DA SÜRDÜRDÜ



“FINDIK ÜRETİCİSİNİ SAHİPSİZ BIRAKMAYACAĞIZ”



**DSP Genel Başkanı Masum Türker, Türkiye'nin katma değer yaratan ürünlerinin başında fındığın geldiğini belirterek DSP'nin 'ulusal duruşuna' ihtiyaç olduğunu söyledi ve “Biz iktidara geldiğimizde geçmişte, iktidardayken olduğu gibi gelecekte de fındık üreticisini sahipsiz bırakmayacağız. Tarım sanayisini kuracağız. Bunun için DSP gibi ulusal değerlere sahip çıkan bir iktidara ihtiyaç var. DSP iktidarı için her evden bir oy istiyorum” dedi.



ORDU- DSP Genel Başkanı Masum Türker, Türkiye'de katma değer yaratan ürünlerin başında fındığın geldiğini belirterek DSP iktidarında ulusal değerlere sahip çıkılacağını söyledi ve “Fındık üreticisini sahipsiz bırakmayacağız” dedi.

Türker, Karadeniz'de başlattığı seçim gezisini, Ordu'da sürdürdü.

Ziraat Odası'nı ziyaret eden Türker, burada büyük bir coşkuyla karşılandı. DSP'nin ulusal değerler için, iktidardayken verdiği savaşı yeniden sürdüreceğini söyleyen Türker, “Her evden bir oy istiyorum. Çünkü DSP'nin ulusal duruşuna ihtiyaç var. Biz iktidardayken olduğu gibi, gelecekte de fındık üreticisini sahipsiz bırakmayacağız” dedi.

Türker, Hazine'den Sorumlu Devlet Bakanı olduğu dönemde, IMF'nin tüm tepkisine rağmen, fındık üreticisine, ayrılan paranın üzerinde bir para ayırdığını, ulusal değerleri korumak için mücadele ettiğini anlattı ve ulusal değerlerin korunmasını istemeyenlerin DSP'yi iktidardan uzaklaştırmaya çalıştığını ifade etti.

Günümüzde fındık ihracatının, 2,5 milyar doların üzerinde bir kapasiteye sahip olduğunu belirten Türker, “2,5 milyar dolarlık fındık ihracatı, Türkiye için 10 milyar dolarlık otomobil ihracatından daha karlıdır. Çünkü otomobilin yüzde doksanı yurtdışından ithal mal olarak geliyor. 2,5 milyar dolarlık fındığı ihraç edebilmek için harcadığımız toplam para sadece 300 bin dolar. Fındık üreticisini sahipsiz bırakmayacağız. Katma değeri en fazla olan ürünümüzdür. Tarım sanayisini kuracağız. Sanayileşmeyi kuracak tedbirler alacağız. Parti olarak Fiskobirlik'in yalnızlığa itilmesini doğru bulmuyoruz. Fiskobirlik ayrı bir bütçe ile desteklenmelidir” diye konuştu.

ÜLKE ÇIKARLARI İÇİN İKTİDAR OLACAĞIZ

Siyasi partilerin, seçime girmek için kurulduğunu ve faaliyette bulunduğunu kaydeden Türker, şunları söyledi:

“DSP ülkenin çıkarlarını korumak, halkın taleplerine cevap verebilmek için iktidar olmayı hedeflemektedir. Biz genel seçimlere girerek, Türkiye'yi her yönüyle ele geçirmek, 'tek adam' rejimi kurmak, ülkemizi sömürmek isteyenleri engelleyeceğiz. Parlamento'da ikili bir yapı oluşturmaya ve her istediklerini yaptırmaya çalışıyorlar. Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında, Kürt vatandaşlarımızın bile çoğunun karşı olduğu, PKK'nın bile reddettiği bir konfederasyonun kurulmasına yönelik proje devam ediyor. Bunun için Parlamento'da da sesi çıkmayan bir muhalefet isteniyor. Bu çok tehlikeli bir durum.Bu nedenle, Parlamento'da en azından dört partili bir yapı gerekiyor. CHP'nin de AKP'nin de rekabet edebileceği iki ayrı partinin daha Parlamento'ya girmesi gerekiyor. AKP'nin aldığı oyların azalabilmesi için seçeneklerin artması gerekir. Biz Parlamento'ya girmek istiyoruz. O yüzden de her evden bir oy istiyoruz.”

Türker, 12 Eylül'den bu yana Türkiye'de siyaseti dizayn etmek isteyen güçleri yalnızca halkın devre dışı bırakabileceğini belirtti ve “Barajları da halk yıkacak. Bugün Türkiye'de 5 milyonun üzerinde hane var. Biz de her haneden en az bir oy istiyoruz. Barajı yasalarla değil, halkın desteği ile yıkmayı hedefliyoruz” dedi.

ULUSALCI BİR PARTİYİZ

Türkiye'de Cumhuriyet'in temel değerlerinin tartışmaya açıldığına da dikkat çeken DSP lideri, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz DSP olarak Atatürk Milliyetçiliği'ne, Cumhuriyet'in temel değerlerine yürekten bağlıyız. Demokratik Sol'un olmazsa olmaz halkçı anlayışı, sosyal devlet ilkelerine olan inancı, halkın lehine olacak çalışmaları da beraberinde getirecektir. Bugün herkesin 'ulusalcıyız' demekten men edildiği, korkutulduğu bir dönemde, tekrar söylüyorum, DSP ulusal birlikten yana ulusalcı bir partidir. Bunu her yerde çekinmeden söylemeye devam edeceğiz. Biz Atatürk'ün ilkelerine sahip çıkacağız.”

EN ÖNEMLİ SORUNLAR: TERÖR, İŞSİZLİK, EĞİTİM, SAĞLIK

Türker, DSP'nin 2011-2015 arasında uygulanacak eylem planını, 'seçim bildirgesi' kapsamında hazırlamaya başladığını bildirdi. Fındık üreticisinin yanı sıra, bildirgede balıkçılığa da yer verildiğini kaydeden Türker, “Partimizin bir çok konuda deneyimi var. Ama en önemli deneyimi gerçek sorunu tespit etmektir. Şu anda Türkiye genelinde yaptığımız araştırmalarda ve çözüm önerileri geliştirdiğimiz konuların başında işsizlik, eğitim, terörün sona erdirilmesi, sağlık hizmetleri gelmektedir” dedi.

AKP iktidarıyla birlikte Türkiye'nin Anayasa'da öngörülen 'sosyal devlet' niteliğinden uzaklaştırıldığına işaret eden Türker, sigortalıların bile cebinden para ödeyerek tedavi olabildiğini, özel hastaneler yoluyla da tarikat ve cemaatlere sermaye transferi yapıldığını anlattı.

KREDİ FAİZLERİNİ DONDURACAĞIZ

Türker, AKP iktidarında ekonomide büyümenin 'hormonlu' olduğunu vurguladı ve “AKP vatandaşlarımızın borçlanarak yaşayabileceği bir düzen kurmuştur. Bu düzeni değiştireceğiz. İktidara geldiğimizde, belli bir süre vatandaşlarımızın kullandığı kredilerin faizini donduracağız. Yani hiçbir nedenle faiz yükselemeyecek. Ama piyasa koşulları faizlerin düşmesini sağlıyorsa o düşüşe karışmayacağız” dedi.

ŞEHİTLERİMİZE ÇOK ŞEY BORÇLUYUZ

Türker, Şehit Polisler Derneği'ni de ziyaret etti. Burada yaptığı konuşmada da DSP lideri, “Türkiye şehitlerine, gazilerine çok şey borçludur. Türk bayrağı rengini şehadetten almıştır” dedi.

Şehit ailelerinin sorunlarını da dinleyen Türker, bunları not aldı ve DSP milletvekillerinin bu konuları Meclis'e taşıyarak çözmek için çaba göstereceğini bildirdi. Türker, şehit ailelerinin çocuklarının yüksek öğrenim masraflarının devlet tarafından karşılanması için de DSP'nin Meclis'e yasa teklifi verdiğini anımsattı.

MUHTAR 'SEÇKİN KİŞİ' DEMEKTİR

Türker'in Ordu'daki temaslarının bir diğerini de Muhtarlar Derneği'ni ziyareti oluşturdu. Muhtarların özlük haklarıyla ilgili sorunlarını dinleyen DSP lideri, “Muhtar, seçkin kişi demektir. Sizler seçkin kişilersiniz. Buralara seçilerek gelmiş kişilersiniz. Sizin sorunlarınızı biliyor ve çözülmesi için çaba harcıyoruz. Özlük haklarınızla ilgili bir yasa teklifi verdik. Takipçisiyiz. Bunun için elimizden geleni yapacağız. Seçime de ülkemizin sorunlarını çözecek makama, yani iktidara gelebilmek için giriyoruz. O nedenle her evden bir oy istiyoruz” diye konuştu.

DSP'Yİ BÜYÜTECEĞİZ

Türker, DSP Ordu İl Başkanlığı'nda da partililerle bir araya geldi. Bunaya gelişinde büyük bir coşkuyla karşılanan Türker, DSP'nin belirlediği hedefin 'iktidar' olduğunu vurguladı. Türker, aday belirleme çalışmalarının başladığını anımsattı ve “Adaylarımızın çok olduğu yerlerde, önseçim yapacağız. Diğer yerlerde ise örgütümüze danışarak, anket yaparak merkez yoklama ile aday belirleyeceğiz. Ulusal duruşu olan, partimizin görüşlerini benimsemiş, felsefesini özümsemiş kişiler aday olabilirler” dedi.

Dış güçlerin, Türkiye'deki rejimi, iki partili bir düzene oturtmak istediğini anlatan DSP lideri, DSP'nin 2007'deki gibi başka bir parti ile işbirliği yapmayacağını, seçime tek başına gireceğini vurguladı. Türker, sözlerini şöyle tamamladı:

“Biz DSP olarak bu dönem Parlamento'ya adayız. Bir parti seçimlere katılmak, iktidar olmak için kurulur. Adaylarımızı şimdiden belirlemeye çalışacağız. DSP olarak ciddi bir şekilde yürümeye kararlıyız. Atatürk Milliyetçiliği'ni, Cumhuriyet'in değerlerini, tek dili, tek bayrağı savunuyoruz. Hakça düzeni tesis edecek bir ekonomik düzen getireceğiz. Biz yürüyeceğiz. DSP'yi büyüteceğiz, bizi kimse yolumuzdan çeviremez”

Türker'e temasları sırasında, DSP Örgüt Kurulu Başkanı ve Genel Başkan Yardımcısı Tufan Bural, DSP Genel Başkan Yardımcısı ve Adana Milletvekili Mustafa Vural, Genel Sekreter Yardımcısı İrfan Özdemir, Parti Meclisi Üyeleri Sibel Suiçmez, Arif Özbey, Ali Kama ve Yalçın Avcı da eşlik etti.