Yüksel Aksu: Mizah ve Toplumsal Hafızayla Türkiye’ye Dokunan Yönetmen

Haber: Temel Irmak

Muğla’nın Ula ilçesine bağlı Akçapınar köyünde 1966 yılında doğan Yüksel Aksu, Türk sinemasının son 20 yılındaki en özgün, yerel ve evrensel hikâye anlatıcılarından biri olarak kabul ediliyor. Onu farklı kılan yalnızca yaptığı filmler değil; kökleriyle kurduğu ilişki ve taşranın hayat damarlarını mizahla harmanlayarak sinemaya taşıma biçimi.

Kökleri Akçapınar’da, Anlatısı Anadolu’nun Tam Ortasında

Aksu’nun sinemasının temel referansı doğduğu topraklar: Ula’nın Akçapınar köyü… Filmlerinde duyduğumuz dil, gördüğümüz karakterler ve mizahın altındaki derin toplumsal gözlem hep bu coğrafyanın izlerini taşır. Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema-TV Bölümü mezunu olsa da, sinemasını akademik teoriler yerine köy meydanlarında, kasaba kahvelerinde ve Muğla’nın doğasında inşa etti. Eleştirmenler ona sık sık “Ege’nin Neşeli Realisti” adını yakıştırıyor.

Sinemasının Dönüm Noktası: Dondurmam Gaymak

2005 yapımı Dondurmam Gaymak, Aksu’nun sinemasındaki özgünlüğü ortaya koyan bir dönüm noktası oldu. Tamamı yerel halktan oluşan oyuncu kadrosu ve Ege kültürünün güçlü bir temsil biçimi ile film, taşranın kendi diliyle var olabileceğini kanıtladı. Ulusal ve uluslararası festivallerde ödüller aldı, hatta “En iyi yabancı film” dalında Oscar aday adayı olarak uluslararası arenada da fark edildi.

Toplumsal Eleştiri ile Mizah Arasında İnce Bir Çizgi

Aksu’nun sineması, izleyiciyi güldürürken düşündürmesiyle biliniyor.

Entelköy Efeköy’e Karşı (2011): Çevre mücadelesi ve kırsal yaşamın dönüşümüne mizahi bir bakış.

İftarlık Gazoz (2015): 12 Eylül öncesi Türkiye’sini bir çocuğun gözünden anlatıyor.

Cem Karaca’nın Gözyaşları (2024): Kültürel belleğe saygı duruşu ve biyografik anlatı örneği.

Aksu, sistem eleştirisini mizahla yumuşatıyor, politik mesajı halkın gündelik yaşamından çıkarıyor ve “küçük insanların büyük hikâyeleri”ni merkeze alıyor.

Dizilerdeki Etkisi

Aksu, sinemanın yanı sıra televizyon ve dijital platformlarda da izleyiciye ulaştı:

Yasemince (1999)

Yılan Hikâyesi (2000)

Leyla ile Mecnun (2011)

Avlu (2018–2019)

Holding (2024)

Bak Postacı Geliyor (2025)

Bu dizilerde, dramda da komedide de temel üslubunu koruyor: Hayatın absürtlüğünü yakalayıp izleyiciye aynayı tutmak.

Akademisyen Kimliği ile Yeni Kuşağa Katkılar

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde ders veren Aksu, genç yönetmen adaylarına hem teorik hem de pratik bilgi aktarıyor. Akademik çalışmaları, sektördeki deneyimiyle birleşerek onu sektörde aranan bir isim haline getiriyor.

Yeni Projeler ve Sinemadaki Geleceği

Son dönemde Aksu’nun sinemasında daha iddialı projeler ön plana çıkıyor:

Cem Karaca’nın Gözyaşları (2024)

Holding (2024)

Bak Postacı Geliyor (2025)

Yılmaz: Çirkin Kral (2025)

Camları Kırın Kuşlar Kurtulsun (proje aşamasında)

Bu yapımlar, Aksu’nun artık sadece yerel hikâyelere değil, Türkiye’nin kültürel ikonlarına ve büyük şehir dinamiklerine de yöneldiğini gösteriyor.

Yüksel Aksu Neden Önemli?

1. Yerelliği merkeze alarak evrensel temalar yakalıyor.

2. Toplumsal hafızayı sinemaya taşıyor.

3. Karakter odaklı mizahıyla hayatın içinden bir anlatı sunuyor.

4. Çok yönlü üretici: yönetmen, senarist, oyuncu ve akademisyen.

5. Sürekli yenileniyor ve dijital platformlara uyum sağlıyor.

Ula’nın Akçapınar köyünden çıkan Yüksel Aksu, taşranın hikâye anlatıcısı, yerelin evrenselleşen sesi ve gülümsetirken düşündüren bir sinema ustası olarak Türkiye’nin kültürel belleğinde özel bir yer edindi. Yeni projeleriyle önümüzdeki yıllarda da Türkiye sinemasının en dikkat çeken isimlerinden biri olmaya devam edecek.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sinema-dizi Haberleri