Yerel Seçimler

AKP'ye geçen günlerde, Marmaris Ticaret Odası Başkanı Sayın Mustafa Karacan, beraberindeki 725 kişiyle! Geçiş yaptı. Geçecek mi? Geçiyor mu? Geçer mi diye? Konuşulurken, Sayın Karacan nihayet AKP'de! Marmaris Belediye Başkanlığı için, adaylığı kesinleşmişe benziyor ki, bu geçiş gerçekleşti. Sayın Karacan'ın, Marmaris'in birçok ileri geleninin desteğini alarak AKP'ye geçtiği söylenmektedir! Sayın Karacan AKP'ye, 725 kişiyle değil de, 7.250 kişiyle geçseydi, belediye başkanı seçilmesi kesin mi olacaktı? Hiç öyle olacağını zannetmiyorum! Sayın Karacan, geçti geçmesine ama ortam o eski bıraktıkları ortam değil! Daha önceki yazımda da ısrarla, üzerinde bıkıp usanmadan vurgulamıştım. Şu ailenin oyu, bu ailenin oyu diye vb… seçim siyasetinin artık bittiğini söylemiştim. Marmaris merkezde, Sayın Karacanla AKP'nin başarıyı yakalamasına inananların sayısı çok azdır. Sayın Karacan'ın, DYP kökeninden geldiği ve de AKP'ye geçişiyle başka mücadelelere de sahne olacağı söylenmektedir. Point Center ve de daha birkaç olayda, Sayın Karacanla, Sayın Acar'ın karşı karşıya geldiği herkes tarafından bilinmektedir. Burada asıl üzerinde durulması gereken nokta şudur: Marmaris'te siyaset öyle bir hal almıştır ki, artık siyaset içerisinde bulunan insanlar hep aynı kişilerdir. Marmaris'in siyasetinin, sadece bu insanlar etrafında kurulu olduğu gibi, bir hava estirilmektedir! AKP tarafından, belediye başkan adayları ülke genelinde önümüzdeki aydan itibaren, seçmenin önüne çıkacaklardır. Marmaris'te de AKP, adaylarını, Kasım ayında yapılacak, olağan genel kuruldan sonra açıklayacağını belirtmişlerdir. 2009 Yerel seçimlerin, çok zor bir seçim dönemi olacağını düşünüyorum. Ulusal basında birçok gazetedeki köşe yazarının, AKP'nin yardım odaklı olan oy politikasının, başarıyı getireceğini söylemesine karşın, bu seçimde AKP'nin ülke genelinde, bir önceki seçime göre oylarının düşeceğini düşünmekteyim. Evet! Şimdiden duyuyorum seslerinizi, “olur mu öyle şey!” “Ne yapar, ne eder kazanırlar” diyorsunuz. Haklısınız, ama bu seçimde özellikle, başta Şaban Dişli ve Deniz Feneri olayının ve de son olarak ekonomik krizin bu seçimde şekillendirici etkisinin, olacağını herhalde kimse göz ardı edemez. AKP'nin milli görüş kesimde de, Deniz Feneri olayı dolayısıyla, içlerine kurt bir kere düştü. Artık, milli görüş kesiminde de, hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Hangi aday, nerden aday olursa olsun, adaylık konusunu tek başına değerlendirmemelidirler! Bir takım olduğunu düşünmelidirler ve de kendisi konusunda gösterdiği hassasiyeti nasıl irdeliyorsa, çalışma arkadaşlarını da çok iyi irdelemelidirler. Hiçbir şüpheye yer bırakmayan, aldıkları görevlerin sorumluluğunu taşıyabilecek, herhangi bir şaibeye bulaşmamış, topluma hizmet etme anlayışına sahip olacak kişilere yer vermelidirler.