Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış:
-"Bırakın seyahate vize koymayı, Avrupa'da AB'nin kuruluş felsefesi olan düşünce özgürlüğüne vize koymaya kalkan zihniyetlerle mücadele ediyoruz"
-"Argümanlarınız ne kadar güçlü olursa olsun, haklı olmak yetmiyor, güçlü olmak lazım"
-"Türkiye'nin anahtar ülke olduğunu savunanların ikide bir kilidi değiştirmeye kalkması zaten içine düştükleri akıl tutulmasının bir göstergesidir"
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Avrupa'da sadece seyahate vize koyanlarla değil, AB'nin kuruluş felsefesi olan düşünce özgürlüğüne vize koymaya kalkan zihniyetle mücadele ettiklerini söyledi.
Avrupa Birliği Bakanlığı'nda, kamu kurum ve kuruluşları, STK'lar, düşünce kuruluşları, akademisyenler ve hukukçuların katılımıyla Schengen vizesi sorununun ele alındığı "Vize Yuvarlak Masa Toplantısı" düzenlendi.
Toplantının açılışında konuşan Bağış, AB ülkelerin Türk vatandaşlarına "mantıksız, hukuksuz saçma bir vize rejimi" uyguladığını belirterek, bunun giderilmesi için her türlü çalışmayı yürüttüklerini söyledi.
Bu çalışmalarda güzel haberlerin de olduğunu kaydeden Bağış, "Bremen Eyalet Meclisi'nden aldığımız güzel haberle büyük bir sevinç ve memnuniyet yaşadık. Bu vesile ile 'Göçmenlerin yakınlarını getirebilmesinin kolaylaştırılması' yönündeki yasa tasarısını mecliste kabul ettiren Türk kökenli milletvekillerimiz Şükrü Şenkal ve Mustafa Güngör'e şükranlarımızı sunuyoruz. Bu başarıların Avrupa'daki diğer Türk kökenli milletvekillerimize de ilham vereceğini umuyor, kendilerinden yeni müjdeler bekliyoruz. Biz her fırsatta AB'deki muhataplarımıza Türk vatandaşlarına uygulanan vizenin ne kadar mantıksız ve hukuksuz olduğunu anlatıyoruz. Bu uygulama hem insanlık hukukuna hem de AB hukukuna aykırı bir uygulamadır" dedi.
"Aşkın önünü vizeyle tıkayabileceklerini zannedenler yanılırlar" diye konuşan Bağış, "Bizim de milletimize olan aşkımız inşallah bu vize engelini, vize dağını yerle bir edecektir" dedi.
Bağış, 10 yıldır siyaset yaptığını ve bu süreçte çok önemli tecrübeler edindiğini kaydederek, "Kendi şahsi tecrübem şunu ortaya koyuyor; argümanlarınız ne kadar güçlü olursa olsun, haklı olmak yetmiyor, güçlü olmak lazım. 2002'de biz vize konusunu gündeme getirdiğimizde Türkiye'nin ortalama kişi başına düşen geliri 3 bin dolarken konuşmak dahi istemeyen bazı şahsiyetler, bugün biz konuyu açmadan kendileri 'vize kolaylığında neler yapabiliriz' konusunu açmaya başladılar. Arada değişen ne dediğinizde kişi başına düşen gelirin 9-0 yıl içinde üç katından fazla artmış olması, 11 bin dolar sınırını zorluyor olması" dedi.
Bağış, kişi başına gelirin 25 bin dolara çıkması ve Türkiye'nin dünyanın en güçlü 10 ülkesinden birisi olması halinde bu vize uygulamalarının otomatik olarak kalkacağını belirtti.
Bağış, şöyle konuştu:
"Bırakın seyahate vize koymayı, Avrupa'da AB'nin kuruluş felsefesi olan düşünce özgürlüğüne vize koymaya kalkan zihniyetlerle mücadele ediyoruz. Şu anda AB'nin kurucu ve büyük ülkelerinden birinde tarihi tartışmayı yasaklamaya kalkışan zihniyetin ne Fransız ihtilaliyle ne Fransız Cumhuriyeti'nin kuruluş felsefesiyle ne AB müktesebatıyla hiçbir uyumu olmadığını sizler de biliyorsunuz, izan sahibi, mantık sahibi herkes de biliyor. İçinden geçtiğimiz bu dönem maalesef Avrupa'nın çıkarlarının değil, bir takım siyasilerin yaklaşan seçimlere yönelik bireysel çıkarları ön planda tuttukları bir dönemin göstergesidir."
Türk vatandaşlarından daha fazla seyahat etmelerini isteyen Bağış, 74 milyon Türk vatandaşından sadece 4 buçuk milyonunun pasaportu olduğunu belirterek, vatandaşların pasaport sahibi olmalarında da büyük önem gördüğünü ifade etti.
Eskiden "Türklere vizeleri kaldırırsak, yastığı döşeği kapan gelir, Avrupa'ya serer, bir daha da dönmez' diye bir yaklaşım vardı" diyen Bağış, ancak son iki yılda Almanya'dan Türkiye'ye göçenlerin sayısının, Türkiye'den Almanya'ya göçenlerin sayısından fazla olduğunu dile getirerek, artık geriye dönüşün başladığını vurguladı.
AB'nin Türkiye'nin nüfusundan çok daha fazla nüfusa sahip ülkeler ile daha müzakerelere bile başlamamış ülkelerin vatandaşlarına vizeleri kaldırdığını hatırlatan Bağış, "Hala Türkiye'ye adil davranıldığını söylemek gerçekten haksızlıktır, mantıksızlıktır. Schengen uygulaması şu anda evlere şenlik durumdadır. Türkiye'nin anahtar ülke olduğunu savunanların ikide bir kilidi değiştirmeye kalkması zaten içine düştükleri akıl tutulmasının bir göstergesidir" dedi.
-Vize için hukuk mücadelesi-
Toplantıya Avrupa'da vize sorunu dolayısıyla hukuk mücadelesi veren Osman Çat ve Mehmet Soysal da katıldı.
Osman Çat, AA'ya yaptığı açıklamada, vize meselesinin her aileyi ilgilendirdiğini belirterek, "Çünkü Avrupa'da çok sayıda Türk vatandaşı ve onların akrabaları, eşi dostu, ticari ilişkileri, hepsinin önemli meselesi vize meselesi. Böyle duyarlı bir konuda bizim Avrupa'da vermiş olduğumuz 14 yıllık hukuk mücadelesinde geldiğimiz noktadan yola çıkarak Türkiye cumhuriyeti devletinin ve yetkili bakanlığının böyle bir konuya duyarlı davranması ve bizim kararımıza sahip çıkması bizim gönlümüze bir rahatlık verdi. Sayın bakanımızın yapmış olduğu konuşmadan, cevaplarından, bu konunun üzerine ciddiyetle gittikleri ve haklarımızı aradıkları için çok mutlu oldum" dedi.
Hukuk mücadelesi sürecinde şirketini kaybettiğini anlatan Çat, "Bir çok arkadaşımız işlerini kaybetti. Biz çok mağdur edildik. Geriye dönük verilen hakların iptalinden dolayı karşılaştığımız bu sorunla uzun soluklu haklarımızı demokratik ülkelerde var olan yasalarla aramaya yılmadan devam ettik ve sonunda şunu da gördük ki Avrupa'da da Türkiye'ye karşı siyasi bazı negatif sesler yükselse de demokratik bir ülkede hukukun işlediğini, yüksek mahkemelere ulaştığınız zaman haklı olduğunuzu gösterdiğiniz zaman hakimlerin siyasi baskıya boyun eğmeden adaletli davranıp yasalar gereği karar verdiklerini de gördük" diye konuştu.
Mehmet Soysal da şoför veya nakliyeciler olarak yıllardır bu işin mücadelesini ferdi olarak yürüttüklerini ifade ederek, "Şimdi bakanımızın, devlet olarak, hükümet olarak gösterdiği ilgiden gerçekten memnun kaldık. İnşallah azimleriyle bu işin üstesinden gelecekler" dedi.