Türkçede istifa diye bir kelime vardır ama Türkiye’de istifa diye bir yol, yöntem, kurum yoktur.
Onurlu insanlar istifa ederler. Onursuz insanlarsa işi karambole getirmeye çalışırlar. Hep de başarılı olurlar.
Bir avukat olarak bir sürü davaya girdim çıktım. Ama ilk defa polislerin sıraya dizilip teşhis için bekletildiklerini gördüm. Bu ülkenin bir vatandaşı olarak utandım.
Beyzademiz basının karşısına çıkıp bu bizim isteğimiz değil savcılığın uygulaması diyor. Ben bugüne kadar böyle bir uygulamayı ne gördüm ne duydum.
AK Parti bu milletvekilinden kurtulmadığı sürece bu olay sadece bir milletvekilinin değil Ak Partinin de lekesi olarak kalacaktır. Bir milletvekilinin oğlu bu derece önemli ise bundan sonra ne polisten ne de başka bir memurdan kimse eşitlik beklemesin.
Biliyoruz ki bu ülkede iktidarlar değişse de zihniyet değişmez.
Güçlü zayıfı her zaman ezecektir.
Hz. Ömer’in adaletini diline dolayanlar onu ancak ramazandan ramazana televizyon dizilerinde görüp izleyebilecekler.
Musa, Firavun’u alt etse de firavunlar tarih boyunca başka başka simalarla hayat buluyorlar.Bu bazan adaletsiz bir yönetici oluyor.Bazan zorba bir çete lideri.
xxx
İftar vakti yaklaşırken geçenlerde Nihat Hatipoğlu’nun programını izledim biraz. Hatipoğlu oraya gelenlerin sorularını cevaplandırıyor. Sorulan soruların birkaçını yazayım da görün.
‘’Hocam ibadeti Allah’ın Rızası için mi yapmalıyız yoksa cehenneme gitmek için mi?’’
‘’Hocam uyursam orucum bozulur mu?’’
‘’Kocası çok sinirli olan bayanlar yemek yaparken yemeğin tuzuna bakmak için bir lokma yeseler oruçları bozulur mu, yoksa kocası yemek tuzlu olmuş deyip karısını dövsün mü?’’
Güzel ülkemin güzel insanları şaka mı yapıyorlar, soru mu soruyorlar acaba diye düşünüyor insan.