HAYIRLARA VESİLE OLMASI DİLEĞİYLE;
REFERANDUMA DOĞRU - 8
HANİFİ AVCI'NIN KİTABI
Bundan önce yazılarımı Çağdaş Marmaris gazetesinde yazıyordum. O yazılarda olsun şu anda Gündem gazetesinde yazdığım yazılarda olsun vurgulamaya çalıştığım durum; ülkemin geleceği ile ilgili duyduğum endişelerdir. Yazığım tüm yazılarda ülkemin fotoğrafının değişmekte olduğu ve bu değişimin endişe verici boyutlara ulaştığı yönündedir.
Çağdaş Marmaris gazetesinden beni aradılar. Çarşı karakolundan geldiklerini ve gelen memurun verdiği bilgiye göre Marmaris savcılığına ifade vermem söylediler. Durumun ne olduğunu bilmiyordum. Ama içime bir kurt düşmüştü. Acaba, olur mu? dedim kendi kendime. Yazdığım yazıları tek tek gözden geçirdim. Yazdığım yazılarda çok dikkatliyimdir. Eleştiririm ama hakaret etmem. Yasalara saygı ilk ve tek temel prensibimdir. Mutlaka bir yanlışlık vardır. O Mehmet ben değilimdir. diye düşünmeme rağmen savcılığı gidip durumu öğrenene kadar içimdeki sıkıntıyı atamamıştım. Savcılıkta O Mehmet'in ben Mehmet olduğumu ama çağrılış nedenimin çok farklı bir konu olduğunu söylediler. Elbette ki bu durumda rahatlamıştım.
Ama o gece boyunca duyduğum endişe; özellikle bir sabah vakti evlerinin kapısı çalınarak apar topar götürülen, sonrada kamuoyuna Ergenekon Terör Örgütü sanıkları olarak lanse edilen ve hala tutuklukları devam eden ve mahkemelerinin ne zaman biteceği belli olmayan gazeteciler ve bu durumdaki tüm sanıklar içindi.
Ergenekon'la başlayan ve isimlerini şu ana hatırlayamayacağım onlarca davayla devam eden, sırılsıklam siyaset kokan bu davalar Türkiye'nin geleceği için endişe vermektedir. Ben bu endişelerimi aylardan beri yazdığım yazılarla anlatmaya çalışıyorum.
Ben yazılarımda; meşru olmasına rağmen adı AKP olarak anılan bu partiye, partinin genel başkanı ve şu an başbakan olarak ülkeyi idare eden zata, o partinin seçtirdiği şu anki cumhurbaşkanına, meclis başkanına, onların kurdukları hükümetlere ve şu an ülkemde kokladığım genel havaya bir türlü alışamadığımı anlatmaya çalıştım hep. Ülkemin normal bir partiyle değil de bir imamın Amerika'dan gönderdiği emirleri uygulayan bir cemaat tarafından idare edilmekte olduğunu yazdım. Bunlar ülkemin fotoğrafını değiştiriyorlar diye yırttım kendimi.
Bütün bunları yazarken hissettiklerimi ve gördüklerimi abartıyor muyum? diye düşündüm zamanlar oldu. Ta ki sayın Hanefi Avcı'nın Haliç Kıyısında Yaşayan Simonlar kitabını görene kadar.
Hanefi Avcı yıllarını ülkesinin geleceğine adamış dürüst bir bürokrat. Uzun yıllar emniyet ve MİT'te çalışmış. Özellikle Susurluk davası ve faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması için gösterdiği çabalarla dikkat çekmiş. Burada gösterdiği gayretkeşlik bir anlamda mevcut iktidarın da dikkatini çekmiş olmalı ki; sayın Hanefi Avcı mevcut iktidarın vazgeçemediği önemli bürokratlardan biri olmuş hep. Son görevi Eskişehir emniyet müdürlüğü.
Bu hükümet tarafından sürekli taltif edilmesine rağmen Hanefi Avcı gördüklerini yazmaktan çekinmemiş; ikbalini düşünmeden Haliç Kıyısında Yaşayan Simonlar isimli kitabını yazma cesaretini gösterebilmiştir.
Hanefi Avcı yedi yüz sayfalık kitabında bu partinin, bu partinin kurduğu hükümetin ve yönetim biçiminin normal olmadığını; partinin ve bürokrasinin Amerika'daki imam Fetullah Gülen ve cemaati tarafından idare edildiğini yazıyor. Özellikle Ergenekon ve benzeri davaların bu hükümet ve onu idare eden cemaat tarafından uydurulduğunu, asker üzerinde oynanan oyunların da onların eseri olduğunu yazıyor. Emniyet içindeki bazı birimlerin tamamen Fetullahçılar tarafından ele geçirildiğini, bu birimlerin müdürlerinin emirlerini dinlemezken; Fetullahçı imamların emirleriyle hareket ettiklerini de yazıyor.
Hanefi Avcı'nın kitabı ibretlik bir kitap. Bu kitaptan rahatsızlık duyan yandaş medya hemen Hanefi Avcı karalama kampanyası başlattı. Bir zamanlar yere göğe sığdıramadıkları Hanefi Avcı birden tu kaka oluverdi.
26 Ağustos Perşembe günü NTV de bir programa çıkan Hanifi Avcı tam bir buçuk saat boyunca kitabı ve neden yazdığını anlatı.
Özetle Yazmam gerekiyordu, belki ailemin geleceğini bile riske attım. Ama kayıtsız kalamazdım. dedi Hanefi Avcı.
Allah bu milleti Hanefi Avcı gibi bürokratlardan mahrum etmesin.