Devletinin kuruluşuna üzülen devlet başkanı

.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Talat'ın sözleri: "KKTC'NİN İLAN EDİLDİĞİ GÜN AĞLADIM."
     Sevincinden mi ağlamış... Hayır, üzüntüsünden. Peki, o gün öyle düşünmüş olabilirsiniz. Bugün, KKTC Cumhurbaşkanı olarak görüşleriniz nedir, bay Başkan?
     "Bugün de aynı görüşte..." Ve bunu saklamıyormuş...
     Bay Başkan bu arada tutarlılıktan söz ediyor.
     Ve şimdi soruyorum bay Başkan'a:
     "Kurulmasına üzüntüsünden ağladığı ve var olması gerektiğine inanmadığı bir devletin başkanlığını işgal etmenin tutarlılık neresinde?"
     Bay başkan elbette onurlu bir insandır, hiç kuşkum yok... Ama onurluluğun ve tutarlılığın gereği hemen o makamdan ayrılmak değil midir?
     Yapar mı böyle bu işi? Yaparsa kendisini kutlarım. Elbette benim KKTC ile ilgili görüşlerim farklı... Kuruluşu çok iyi olmuştur. KKTC'nin varlığı ve yaşaması Türkiye ve Türk Cumhuriyetleri için çok anlamlıdır.
     Türkiye'nin güvenliği ve çıkarları açısından KKTC'nin değeri ayrı bir konudur...
     Tarih bilinci ve jeopolitik kavramlar açısından bakanlar için konu gün gibi açıktır.
     Az bilinen bir anlamını bana aynı cümlelerle Kırgız Cumhuriyeti'nin eski bir büyükelçisi ile bir Kazak Türk\'ü Profesör şöyle anlatmıştı: "Siz eğer KKTC'yi yaşatamazsanız, Orta Asya'da ve dünyada abroyunuz kalmaz." Abroy aslında Farsça bir söz. Yüzsuyu demek. Anlamı onur, şeref, itibar, güvenirlik...
     Türkiye'nin gerçek jeopolitiği Türk tarihinin katmanlarının ve Osmanlı coğrafyasının gösterdiği doğrultudadır.
     Bunun ötesindeki arayışların zaman kaybetmekten başka değeri yoktur.
     Türk Devletleri Birliği ve ECO en gerçekçi ve bütün gücüyle yüklenilmesi gereken gerçek birliktir.
     AB'ye giriş süreci bir masaldır... AB yöneticileri defalarca Türkiye'nin AB'ye giremeyeceğini, açık ve kapalı olarak söylediler. "Gücenmesin ve başka sistemlere yönelmesin" diye Türkiye'ye sunulan "giriş süreci"dir.
     Ucu açık, serbest dolaşım hakkı olmayan ve sonunda da "girme" olmayan bir garip süreç... Aklı başında olan herkes bunu bilir.
     Ama kimisi iyi niyetle, kimisi art niyetle bu "süreç"ten memnundur.
     Sonunda asla gerçekleştirilmeyecek bir hayal uğruna, Türkiye elindekileri ve kazanabileceklerini niye kaybetsin!..
     Türkiye'nin yapması gereken bir an önce AB giriş sürecini durdurmak, AB ve Avrupa ülkeleriyle karşılıklı çıkara dayalı, akılcı ilişkiler sistemi kurmaktır. Gerçekte AB'nin de istediği bu.
     KKTC için yapılması gereken de kararlı bir şekilde bu devleti dünyaya tanıtmak olmalıdır.
     Türk Cumhuriyetleri ve daha birçok ülke KKTC'yi tanıyacak. Ama öncelikle TC'nin bu konuda kararlı olması gerekiyor.
     Yoksa yarın şu veya bu pazarlıkla varlığı ortadan kalkacak olan bir devleti kim niye tanısın ki?
     Hiç kimse tanımasa bile var olan KKTC yerine, Rumların insafına terk edilmiş bir Kuzey Kıbrıs Türklüğü ve Türkiye çıkarları sizin yüzünüzü güldürür mü Bay Talat?
     Bana statükocu mu diyorsunuz? Evet KKTC konusunda öyleyim. Statüko her zaman kötü değildir...

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Köşe Yazıları Haberleri