7 yaşındaydık daha, Anne-Babamızdan başka bize bir şeyler öğreten kimseler yoktu. Ebeveynlerimiz sizleri bizimle tanıştırırken "Eti senin, kemiği benim" derken anlamamıştık çoğumuz size ne kadar güvendiklerini. Daha Öğretmenim bile diyemiy...orduk. Sizlerden öğrendik Örtmenim değil Öğretmenim demek gerektiğini. Hatta çoğumuz Annemizin babamızın ismini soy ismini beraber söylemeyi bile sizden öğrendi. Kendi ismi soy ismini bile bilmeyenler vardı belki de size gelenler içinde. Birçoğumuz ilk günde öğrendik nicenizin ismini soy ismini. ABC den önce öğrendiklerimizdi isminiz henüz yazmayı bilmesek de. Her geçen gün sizlerden bir şeyler öğreniyor, öğrendikçe büyüdüğümüzün farkına varıyorduk. Okula gitmeyen kardeşimize ağabey-abla olmayı bile sizden öğrendik.
Sonra büyüdük, İlkokulu bitirdik. Ortaokula giderken ilk aşklarımız olmaya başladınız. Daha atamadan ilk ayrılıkların acısını, liseye başladık ve ilk aşkımızı da unuttuk çoğumuz ve ilk kavgalarımız başladı sizinle. Çoğumuz matematikçiyle, bir o kadarımız İngilizceciden nefret etmeye başladık. En çok dayağı ilkokulda yedik ama lisede yediğimiz her tiske, sizlere büyük öfke olarak dönmeye başladı. Daha da büyüdük ve üniversitede arkadaşımız oluverdiniz. Kendimizden biriydiniz artık. O da bitince, eski deyimlerle Muallim bey-hanım olmaya başladınız.
Ama birçoğumuz unutmadık sizleri Öğretmenlerim. Unuttuk gibi görünse de biz büyüdükçe kirlendi dünya. Artık kendimizden başkasını görmek istemediğimiz bu dünyada ahde vefayı sizlere borç bilerek sizleri aslında unutmadığımızı, kalbimizde en kötünüzün bile bir yeri olduğunu, sizi sadece bu gün değil her gün hatırladığımızı, ancak bunu her gün duyuramadığımızı üzülerek söylerken, sizlere armağan ettiğimiz bu günde her şeyin gönlünüzce olması temennilerimizle iyi günler dilerim.
İyi ki varsınız!
Sonra büyüdük, İlkokulu bitirdik. Ortaokula giderken ilk aşklarımız olmaya başladınız. Daha atamadan ilk ayrılıkların acısını, liseye başladık ve ilk aşkımızı da unuttuk çoğumuz ve ilk kavgalarımız başladı sizinle. Çoğumuz matematikçiyle, bir o kadarımız İngilizceciden nefret etmeye başladık. En çok dayağı ilkokulda yedik ama lisede yediğimiz her tiske, sizlere büyük öfke olarak dönmeye başladı. Daha da büyüdük ve üniversitede arkadaşımız oluverdiniz. Kendimizden biriydiniz artık. O da bitince, eski deyimlerle Muallim bey-hanım olmaya başladınız.
Ama birçoğumuz unutmadık sizleri Öğretmenlerim. Unuttuk gibi görünse de biz büyüdükçe kirlendi dünya. Artık kendimizden başkasını görmek istemediğimiz bu dünyada ahde vefayı sizlere borç bilerek sizleri aslında unutmadığımızı, kalbimizde en kötünüzün bile bir yeri olduğunu, sizi sadece bu gün değil her gün hatırladığımızı, ancak bunu her gün duyuramadığımızı üzülerek söylerken, sizlere armağan ettiğimiz bu günde her şeyin gönlünüzce olması temennilerimizle iyi günler dilerim.
İyi ki varsınız!
Saygılarımla,