SEBAHATDİN ZEYREK - Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erkan Alataş, anne karnında bebek ölümleriyle ilgili, "Ölen bebeği geri döndüremeyiz fakat otopsi sonuçlarında bir sonraki bebekte hangi problemlerle karşılaşacağımıza, nasıl önleyeceğimize dair çözüm bulmuş oluruz" dedi.
Alataş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hamile kadınların genellikle bebek hareketlerinin azalması gibi şikayetlerde hastaneye başvurduklarını belirtti.
Anne karnındaki bebek ölümlerinin gebeliğin her safhasında olabileceğine dikkati çeken Alataş, şöyle konuştu:
"İstatistik olarak değerlendirildiğinde 20 haftadan önce yani 5 aydan önceki kayıplara düşük, 350 gramdan büyük ve 20 haftayı geçmiş durumlara ise anne karnında bebek ölümleri diye adlandırıyoruz. Genel olarak dünya ortalamasına baktığımız zaman 1995 yılında yüzde 22'lerde olan anne karnında bebek ölümleri ne yazık ki 2009 yılında yüzde 18'e çekilmiştir. Dolayısıyla bu ciddi bir problemdir. Ama gelişmiş ülkelerde bu oran yüzde 6'dır."
Alataş, genel olarak anne adaylarını normal doğuma yönlendirdiklerine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Aileler 37-40 hafta olan normal gebeliğin süresi geçmesine rağmen zaman geçirerek normal doğum yapmak istiyorlar. Bu düşünceyle beklerken bebekler içeride kaybedilebiliyor. Bebeklerin özellikle 32. haftadan sonra bu tip öykü yaşamış annelerde daha sık şekilde kontrol edilmesi gerekiyor. Eğer bebeğin suyu azalmış, dolaşımı bozulmuş bir anne adayı varsa doğum zamanını beklemek zorunda değildir. Çünkü bu sırada bebek ölebilir. Bu tip anne adayları erken doğuma yönlendirilebilir. İstatistik olarak 41-42 hafta geçen gebeliklerde ölüm oranları çok ciddi şekilde artmaktadır. Bebeğin normal doğum zamanı geçmişse, 41. haftaya gelmiş ve hala doğum eylemi başlamamışsa hemen doğum eylemini en güvenli şekilde başlatmak gereklidir."
Bebek ölümlerindeki önemli noktanın özellikle aileyi otopsiye ikna etmek olduğunun altını çizen Alataş, "Ölen bebeği geri döndüremeyiz fakat bir sonraki bebekte ne olduğunu otopsi sonuçlarında hangi problemlerle karşılaşacağımıza, nasıl önleyeceğimize dair çözüm bulmuş oluruz. Ne yazık ki yüzde 20-60 arasındaki hasta gruplarındaki bebek ölümlerine açıklayıcı sebep bulamayabiliyoruz. Ama ortalama olarak yüzde 70'inin sonucunu söyleyebiliyoruz" dedi.
Alataş, otopsiyi kabul etmeyen ailelerin en azından bebeğin MR, X-ray filmlerini çektirmesi ve vücudun gerekli yerlerinden kültür alınması gerektiğini sözlerine ekledi.
Muhabir: SEBAHATDİN ZEYREK
Yayınlayan: Nevbahar Kabaklı