AKP + BDP + YANDAŞ MEDYA = EVET

.

“HAYIR”LARA VESİLE OLMASI DİLEĞİYLE;

REFERANDUMA DOĞRU… - 7

 

AKP + BDP + YANDAŞ MEDYA = EVET

 

            Meydanlarda atış serbest. Başbakan miting meydanlarında propagandaya başladığı ilk günden beri “MHP, CHP, YARSAV ve BDP( BDP ile kast ettiği, söylemek istediği PKK) yan yana hepsi hayırcı.” diyor ve devam ediyor. “Bunların dördü bir cephe. Bize karşı dördü bir araya geldi.”

            Marmaris'te AKP ilçe başkanı son günlerde olup bitenlerle ilgili siyasi analiz yapacağı bir basın toplantısı yapıyor. O da genel başkanı meydanlarda neler söylüyorsa papağan gibi onları tekrarlıyor. “CHP, MHP ve BDP hayır cephesi” diyor.

Bu ülkede herkesin sandığa gidip özgürce oy verme imkânı var. Kimse kimseye neden “evet” veya “hayır” oyu kullandın diye baskı yapamaz. Bu ülke özgür bir ülke. Ama bazı siyasiler gizli niyetlerini gerçekleştirmek için başkalarına çamur atıp istismar yolunu seçerlerse işte orada problemler başlar. Başbakan meydanlarda “MHP, CHP, YARSAV ve PKK” diyor. AKP'nin tüm kadroları Türkiye'nin il, ilçe ve köylerinde papağan gibi koro halinde başbakanın söylediklerini tekrarlıyorlar. Ne uğruna koro halinde söylenen bu yalan ve iftiralar? 12 Eylülde yapılacak referandumda 'evet' oylarının 'hayır'lardan daha fazla çıkması uğruna.

Elbette ki kimsenin eli armut taşlamıyor. Başbakan ve alt kadroları Türkiye'nin her yerinde koro halinde; sırf “hayır” diyen muhalefet partilerini karalamak için onları PKK ile aynı safta gösterme çabası içine girerse; muhalefetten de şiddetli bir biçimde karşılık alması gecikmiyor. Karşılıklı ağızlara alınmayacak polemikler başlıyor.  Siyasetin seviyesi her gün biraz daha düşüyor. Kandilden gelen haberler birden bu polemiklere ciddi bir anlam yüklüyor.

Kandilden gelen son habere göre; Terörist başının Kandil'deki yardımcısı AKP ile anlaştıklarını, Kürt halkının referandumda “evet” diyeceğini beyan ediyor.

Diyarbakır'da toplanan Güneydoğu sivil toplum örgütleri “toplu halde evet diyeceğiz” diyor.

Bu ara referandumla ilgili seçim çalışmalarının başladığı andan itibaren; referandumu boykot edeceklerini, referandumda sandığa gitmeyeceklerini meydan meydan mitinglerle anlatan BDP birden bire ağız değiştiriyor. “Hükümetle görüşmelerimiz devam ediyor, boykotu kaldırma eğilimindeyiz” diyor.

Marmaris'te yaşayan Kürt kökeni yurttaşlarımızın tamamı sözleşmiş gibi her ortamda “evet” vereceklerini söylüyorlar.

Tüm bunlardan anlaşılıyor ki iktidar partisi ile PKK arasında milletin bilmediği özel bazı görüşmeler oluyor. BDP'nin meydanlardaki anlatımından bu görüşmelerin hala devam ettiğini gösteriyor. Elbette ki bu durum muhalefetin eline büyük bir kozun ele geçmesini sağlıyor. Avcı birden av oluyor. Meydanlarda “CHP, MHP, YARSAV ve PKK, bunlar ruh üçüzü” diyen başbakanın elindeki PKK kozunu birden muhalefete kaptırıyor.

Artık MHP ve CHP sözcüleri “Hükümet PKK ile anlaştı. Bu anlaşmayı millete anlatsın” diyorlar.  

Başbakan meydanlarda, katıldığı televizyon programlarında 'ne yardan geçiyor nede serden'.  Bir yandan “Biz asla PKK ve sözcüleriyle anlaşma yapmadık, yapmayız da” derken bir yandan da; her konuşmasında  Kürtlere ince ince mesajlar göndermeyi de ihmal etmiyor.

Televizyon programlarının yakın çekimlerinde başbakanın ruh halini anlamak mümkün. Kamuoyu araştırmaları başbakanı endişelendirmiş. Şu an “hayır” çıkma ihtimali “evet” çıkma ihtimalinden daha fazla. Bu durum başbakanın hiç aklında olmayan bir şey idi. Ve başına geldi. Özellikle meydanlarda fütursuzca konuşmalarının esas sebebi; referandum sonucunun  “hayır”a dönmüş olmasıdır.

Anketler sonucu “Hayır” çıkma ihtimali “evet” çıkma ihtimalinden daha fazla olan referandum seçiminin bu noktaya gelmesi başbakanı endişelendiriyor. Son hamle Güneydoğu oylarıydı. Son kozu Kürt seçmenlerinin oyları. O oyları da Kürtler bedavaya vermiyorlar. Bazı  talepleri varmış. Bunu da BDP genel başkanı vasıtasıyla meydanlarda dillendiriyorlar. “Görüşmelerimiz devam ediyor” diyor BDP genel başkanı.

Başbakan ha bire inkar ediyor. Ben artık kendi başbakanıma hiç inanmıyorum. Ya siz?

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Köşe Yazıları Haberleri