ABİM ABİM 4

Güven KARABENLİ

Abim benim Kanada'dan Türkiye'ye dönmem için elinden geleni yaptı. Eşim Yasemin ile evlenmeyi aklıma o soktu, onu ıistedi. Kızlarını taaa Kanada'ya yollamak istemeyen aileyi ikna etti. Nikah işlemleri yetiştirmesi için nikah memuruna rüşvet bile verdi. Düğünümü yaptı.

Kanada'dan Marmaris'e kesin dönüş yaptığumuzda abim önce benim sakallarımı yadırgadı. Sonra alıştı, sevdi ve sakal bıraktı.

Abim önce saçlarımı uzatıp at kuyruğu bağlamamı kınadı. Sonra o da saçlarını uzattı, at kuyruğu bağladı. 75 yaşındaydı.

Abim önce benim rengarenk giyinmemi yadırgadı sonra o da rengarenk giyinmeye başladı.

Ben şiirler yazdım. O da şiirler yazdı. Birbirimize şiirlerimizi okuduk, paylaştık.

Spor yapmaya başladık. Birlikte yürüdük. Dağlara tırmandık. Yüzdük, balığa çıktık. O anlattı ben dinledim, ben anlattım o dinledi, saatlerce konuştuk, dertleştik. Masa tenisi oynadık. Beni hep yendi ve her oyunun sonunda kahkahalarla güldü.

Korkusuz bir dalgıç , balık adamdı.Canı sıkıldımı 50 metreye dalardı. " derinlik beni öyle rahatlatıyor ki bütün dertlerimi unutuyorum Güven " derdi.

Koyu bir Fenerbahçeliydi. Birlikte maç seyretmeye bayılırdık. Ama fanatik değildi. Galatasaray UEFA kupasını aldığında sevinçten adeta havalara uçmuştu.

Bayramlarda Ordu kumandanları kendisini Kore Gazisi olduğundan askeri tören için üsse davet ettiğinde bu davetlerin çoğunu "ben sizin bildiğiniz gazilere benzemediğimden gelemeyeceğim diye kibarca reddetti.

"Vallahi ne saçımı kısaltırım ne de at kuyruğumu çözerim Güven, Tören onların olsun. Eminim törene uygun gaziler bulurlar. Ben 9 yıl askerlik yaptım yeter" dedi.

Her sıkıntımda elimden tuttu, her derdimi dinledi, her saçmaladığımda beni karşısına alıp o otoriter ses tonuyla Bak oğlum" diye başlayıp fırçaladı. Ayaklarım yere bastı. Aklımı başıma getirdi.

İkimizde aynı ananın rahminde can buduğumuzu, aynı anadan babadan geldiğimizi, abi kardeş olmanın güzelliğini ve kutsallığını hiç unutmadık.

Diyorum ya alem adamdı abim. Yazıyorum yazıyorum bitmiyor. Bana yolladığınız zarif duygu dolu mesajlarınızda " ne güzel, ne şanslısınız böyle güzel bir abi kardeş sevgisi yaşamışsınız" diyorsunuz.

Siz böyle bir abiyi sevmez miydiniz?

Kurban olmaz mıydınız?

Özlemez miydiniz.

Yazmaz mıydınız?