Ölüm, belki de hayatımızdaki en gerçekçi ve kaçınılmaz sondur. Peki, bir gün hayatımız son bulsa, dünyada hiç yaşamamış gibi sessizce silinir miyiz? Eksikliğimizi hiç kimse fark etmez mi? Hiç yaşamamış gibi yok olup gider miyiz? Muhtemelen evet.
Her insan ölümsüz olmak ister. Peki, size ölümsüzlüğü bulmanın mümkün olduğunu söylesem? Nasıl mı? İnsanlar bedenleri öldükten sonra bile; isimleri anıldıkça ölümsüz sayılmazlar mı? Mesela yazarlar eserleriyle, komutanlar zaferleriyle, bilim insanları da icatlarıyla ölümsüzlüğe ulaşmamışlar mı? Hâlâ inanmıyor musunuz? Peki, siz ölümsüzlük için neler yapıyorsunuz? En basitinden bir meyve ağacı dikerek bile, öldükten sonra adınızın anılmasını sağlayamaz mısınız? Elbette sağlayabilirsiniz. “Sen ölürsen kimler ağlar?” Hiç düşündünüz mü ya da merak ettiniz mi? Bence çoğu insan ölümünü pek düşünmez. Sen öldüğünde ya da ben, ailenin, yakınlarının, arkadaşlarının ağlaması elbette önemlidir. Ama dünyada kalıcı bir iz bırakarak adınızın anılmasını istemez misiniz? O hâlde soruyorum; kalıcı bir iz bırakmak için ne bekliyorsunuz?