HEDEF KİTLEMİZ BÜTÜN MARMARİS OLACAK

İlçe Başkanı olduğu dönemde adından sıkça söz ettiren Kınay, hem kongre hem projeleriyle ilgili sorularımızı cevapladı.

Sayın Kınay; Marmaris kamuoyu ve MHP camiasının sizi yakından tanıdığını biliyoruz. Sizi tanımayanlar için bir kez daha kendinizi tanıtır mısınız?

 -1967 Yılında Gümüşhane-Kelkit’in bir Türkmen köyü olan Alacat köyünde doğdum. İlk okul 1.sınıfı köyde okuduktan sonra Trabzon’a göçmek zorunda kaldık. İlk orta ve liseyi Trabzon’da okuduktan sonra 9 Eylül Üniversitesine bağlı, Aydın Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik yüksek Okulunu bitirdim.1991 yılında Marmaris’e yerleştim.

-Parti içinde “teşkilatçı” olarak tarif ediliyorsunuz. Teşkilatçı ne demektir?

-Üniversiteye başladığımda henüz sakalım bile çıkmıyordu.12 Eylül darbesinin psikolojik etkileri henüz geçmemiş ve insanlar a-politik durumda idi.2.yılımda arkadaşlarımla Türkiye’deki ilk Ülkücü Öğrenci Derneğini kurduk ve ilk başkanı oldum.Bu, 12 Eylülden sonraki ilk teşkilatlanma çabalarıydı.Ardından 1987 yılında Aydın Ülkü Ocakları başkanlığı tevdi edildi.12 Eylül sonrası Muhafazakar Parti, Milliyetçi Çalışma Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi çizgisindeki teşkilatlanma çalışmalarının içinde bulundum. Marmaris’e geldikten sonra 1993 yılında Marmaris MHP’ni kurduk ve 2.başkanlığını yaptım. Ardından Marmaris Ülkü Ocağı’nın kurucusu ve ilk başkanı oldum.Askerden sonra da bir dönem MHP ilçe başkanlığı yaptım.Kısacası başlangıçta henüz sakal ve bıyığı bile terlememiş genç bir delikanlılıktan saçında tek tel siyah kalmamış bir orta yaş sürecine geçişte teşkilatların içinde hem-hal oluştan mütevellit “teşkilatçı” diyorlar.

MHP Marmaris İlçe Başkanlığına yeniden aday olmadan önce neler düşündünüz veya neleri yarım bıraktığınız için yeniden aday oldunuz?

-Türk Millet ’ne hizmet endişesi taşıyan ve MHP camiasını kucaklamak durumundaki adaylardan MHP camiasının beklentileri mevcuttur. Aday olmadan önce kendime sorduğum sorular oldu.

    Milletimin ve camiamın benden beklentilerini biliyor muyum ve bu beklentilere cevap verebilecek miyim?

   En zor şartlarda bile camiamın çıkarlarını koruyacak ve savunacak bir iradenin sahibi miyim?

    Mensup olduğum camiayı bütünüyle kucaklamaya hazır bilgi, birikim, kültür ve mensubiyet şuuruna sahip miyim?

    İnandığım davayı ve savunduğum ideolojiyi taşıyacak mizaç ve karakter olgunluğuna sahip miyim?

    Yarın önüme çıkabilecek tehlike ve tuzaklara karşı uyanık ,bunları görecek sezgi ve vizyona sahip miyim?

    Milletim adına zorlu bir mücadeleye girerken yeterli bilgi ve donanıma sahip miyim?

    En önemlisi, kendisine inanılacak ve arkasına düşülecek biri miyim?

  İşte bu sorulara verdiğim ”evet” cevabından sonra adaylığım ortaya çıktı..

Daha önceki başkanlığınız döneminde, amaçlarınıza tam olarak ulaştınız mı? Ulaşamadıysanız sebepleri neydi?

-Ben ilçe başkanı olduğumda yerel seçimlere 8 ay vardı. Hem parti içi teşkilatlanmayı hem de yerel seçimlere hazırlanmak zorundaydık. Biz teşkilatlanma çalışmalarını dışardan merkeze doğru, yani, köylerden merkeze doğru yapmaya başladık. Bu çalışmalar ve yerel seçimlere hazırlanma telaşında insanımızı ihmal ettiğimizi düşüyorum. Camiamızı tam kucaklayamadığımızı düşünüyorum. Bu sebeple bazı eksikler oldu. Ancak, 2004 yerel seçimlerinde iyi bir sınav verdiğimizi düşünüyorum. Bu arada gerek sosyal yönden biraz eksiklerimiz oldu. Şimdi bir kere daha bu göreve talip oldum. Yukarıdaki eksiklerimizin bilincişnde olarak, geçmişten de aldığımız tecrübeyle benzer şeylerin tekrarlanmayacağını söyleyebilirim.

MHP’nin genel seçimlerde aldığı oylar, nedense yerel seçimlere yansımıyor. Bunun için çeşitli spekülasyonlar yapılıyor. Mesela, oyların bir önemli bir kısmının başka partilerin adaylarına gittiği gibi?

-Seçmen, yerel seçimlerde kutupları oluşturduğu düşünülen partilerin adaylarını tercih ediyor.  Genel seçimlerde ise, seçmen kendi partisinden taviz vermiyor. Ayrıca, yerel seçimlerde belli sebeplerle bir toplum bilinci oluşuyor. Toplumda oluşan bu bilinç, zaman zaman seçmenin tercihlerinde de etkili oluyor.

Burada asıl etken, partinin ve adayının gücü, inancı ve yarışa ortak ınadıdır. Bu gücü, bu inancı ve inadı yakaladığınzı anda, mahalli seçimlerde, sandıktan galip çıkarsınız. Ben hem toplumda meydan gelen ortak bilinmcin, hem de teşkilatımızın ve dava arkadaşlarımızın inanç ve inadını görüyorum. Önümüzdeki mahalli seçimlerde, bu inanç ve inadın MHP’yi seçimin galibi konumuna taşıyacağına inanıyorum. Şunu da önemle vurgulamak isterim ki, önümüzdeki yerel seçimlerde Marmaris’in yakından tanıdığı ve takdir ettiği isimlerle de yollarımızı birleştirerek seçime gireceğiz. Bundan sonra mahalli seçimler iki parti arasında geçmeyecek.

Önümüzdeki Pazar günü yapılacak MHP İlçe Kongresi’nde adayların çokluğu dikkat çekiyor. Bu durum hakkında ne düşüyorsunuz?

-Bu durum beni rahatsız etmiyor. Çünkü ben adı geçen bütün arkadaşlarımın partilerine ve davalarına hizmet etmesi sevdasıyla bu işe soyunduklarını düşünüyorum. Ancak kongreye kadar bazı arkadaşlarımın, aklı-selim davranarak ve gücünü de tartarak hedeflerini değiştireceklerini ve davalarına başka görevlerle hizmet etme yoluna gideceklerini umuyorum. Ancak, şunu da belirtmeliyim ki, ben dahil hiçbir arkadaşımızın bu haliyle Marmaris’i ve camiamızı tümüyle kucaklayacak bir yönetim kadrosu oluşturmaları mümkün görünmüyor. Bu kucaklaşmanın kongreden sonraya kalacağı ve teşkilata zaman kaybettireceğini düşünüyorum.

MHP Marmaris Teşkilatı’nda yıllardır hep aynı isimler ve aynı simalar ön planda oldu. Önümüzdeki dönemde yeni isim ve simalar parti yönetiminde yer alacak mı?

-MHP’nin hedef kitlesi, Türk Milleti’nin bekasına hiçbir karşılık beklemeden gönülden inanan ve Türkiye sevdasını taşıyan herkestir. Yani MHP’nin hedef kitlesi oldukça geniştir. Dolayısıyla yeni simaların kervanımıza katılacağını ümit ediyorum.