AA dürüstlüğün ve güvenin sembolü

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Bizi ekonomide en güçlü tutan unsurlardan birisi finans sektörümüzün çok güçlü olmasıdır. Türkiye'nin sürekli büyümesidir" dedi.

Anadolu Ajansı'nın resmi iletişim sponsoru olduğu İstanbul Finans Zirvesi'nde (İFS) AA Finans canlı yayınına konuk olan Arınç, AA'nın önemli bir toplantıya aracılık ettiğini ve bunun çok önemli olduğunu söyledi. 

İstanbul Finans Zirvesi'nin bu yıl 4'üncüsünün gerçekleştiğini belirten Arınç, zirveye her yıl katılamasa bile sonuçlarını takip ettiğini ifade etti. 

Başbakan Yardımcısı Arınç, finans zirvelerinin 2008 küresel ekonomik krizinden sonra ilgi çekmeye başladığını dile getirerek, "Türkiye'den de bu işi en iyi bilen arkadaşlarımızın diğer paydaşlarında iştiraki ile birlikte konuştukları, yaptıkları her şey büyük bir dikkatle takip ediliyor" dedi.

Ekonomik istikrarın siyasi istikrarla adeta siyam ikizleri gibi birbirinden kopmaz, ayrılamaz olduklarını vurgulayan Arınç, finansın önemli bir sektör olduğunu belirtti. 

Başbakan Yardımcısı Arınç, "Küresel ekonomik krizden etkilenen Avro bölgesindeki pek çok ülke ABD gibi Uzak Doğu'ya kadar sirayet eden bu ekonomik çalkantıdan bugün ülkeler nasıl çıkabileceklerini düşünüyorlar. Kısıtlı imkanlarla nasıl yatırım yapacaklarını düşünüyorlar. Ve gelecek perspektifini görmeye çalışıyorlar. Böyle bir toplantı dünyanın neresinde olursa olsun ilgi çeker. Ama Türkiye'de ve Türkiye'nin merkezi bu güzel şehir İstanbul'da olmasının ayrı bir özelliği var" değerlendirmesinde bulundu.

 Arınç, "12 yıl önce,15 yıl önce, 20 yıl önce Türkiye böyle bir toplantı yapamazdı. Böyle bir toplantıyı düşünmesi ev sahipliği yapması bile mümkün değildi. Çünkü Türkiye ben siyasette biraz tecrübe kazandım, yaşlandım demeyeceğim. Türkiye her zaman ekonomik krizlerle karşı karşıya geldi" ifadelerini kullandı.

- "Bizi ekonomide en güçlü tutan unsurlardan birisi finans sektörümüzün çok güçlü olmasıdır"

Türkiye'nin her zaman ekonomik krizlerle karşı karşıya geldiğini belirten Arınç, "60'lı,70'li, 80'li yıllar palyatif (geçici) tedbirlerle kendini kurtarmaya çalıştı. Bir defasında rahmetli Özal'ın radikal sayabileceğimiz tedbirleri, daha sonra 1999'dan itibaren Kemal Derviş'in gelmesiyle yapısal bazı düzenlemelerle Türkiye ekonomisini ayağa kaldırmaya çalıştılar. Ama 2000 ve 2001 krizi Türkiye'nin yıkımı oldu adeta. İnsanlar bir gecede fakirleşti. Finans sektörü çöktü ve Türkiye'de herkes geleceğe olan ümidini kaybetti. O zamanlar Türkiye'nin bir cazibe merkezi olması, finans sahibi olması, bankacılık sektörünün güçlü olması düşünülemezdi" diye konuştu.

2001 krizinin nedenlerine de değinen Arınç, "Çünkü bankaları çok ucuz alıyorlar içini boşaltıyorlar. Sonra da iflas ettik diyerek bütün ceremesini suçunu milletin sırtına yüklüyorlardı. Şimdi bizi ekonomide en güçlü tutan unsurlardan birisi finans sektörümüzün çok güçlü olmasıdır. Türkiye'nin sürekli büyümesidir" ifadelerini kullandı.

Başbakan Yardımcısı Arınç konuşmasına şöyle devam etti:

"2008'den bu yana Avrupa'da hep sıfırın altında, gerileme var. Ekonomi geriliyor. Ama bizim son rakamlarımız bile 4,4. Bu Türkiye'nin son 10-11 yıllık periyodta sürekli büyüdüğünü gösteriyor. Bir tek 2009'da, 2008'in bir etkisi ile daralma görülmüştür. Türkiye bugün çok itibarlı bir ülkedir.

İtibarının büyük bir kısmı da ekonomideki başarılarından geliyor. Bize bu başarıları yaşatan hükümetimize başta Sayın Başbakanımıza ve ekomomi yönetimimizde görev alan bütün bakan ve bürokrat arkadaşlarımıza teşekkür borcumuz var."

- "Türkiye şu anda yabancı yatırımlar açısından da cazibe merkezidir"

Türkiye ekonomisinde kırıganlıklar bulunduğu yönündeki eleştirilerin doğruyu yansıtmadığını belirten Arınç, şunları kaydetti: 

"Bugünki borsa endeksinin 80 bin olduğunu biliyorum. Doların 1,94-95'lere kadar gerilediğini biliyorum. Bugünkü göstergeler bile Türkiye için sevindiricidir. Yani 10 binlik borsa endekslerine alışmışken şimdi 80 binlerden bahsediyorsak, şirketlerin bankaların rasyolarına baktığımız zaman buradaki güçlülüğü görebiliyorsak, Türkiye'nin ihracatındaki rakamları algılayabiliyorsak, istihdamda son 10 yılda yeni bir istihdam imkanı yarattığımzı  görebiliyorsak, hiç kimse ekonomide bir kırılganlık veya başarsızlık söz konusu  edemez.

Ekonomide kırıglanlık iddialarını dile getirenlerin hükümeti belki yıpratmak amacıyla konuşuyor olabilir. Ancak tabi dünya ekonomisindeki kırıganlığa karşı bizimde her gün teyakkuzda olmamız lazım. Ben Sayın Başbakan Yardımcısı Ali Babacan başta olmak üzere hükümet üyesi bütün arkadaşlarıızın büyük bir dikkatle dünyadaki gelişmeleri takip ettiğini biliyorum. Türkiye şu anda yabancı yatırımlar açısından da cazibe merkezidir."

Türkiye ekonomisinin sağlam bir görünüm sergilediğini vurgulayan Arınç, "Hamdolsun mesela son gezi olaylarında Türkiye'nin mali perspektifini bozmaya çalışanlar oldu. Dışarıya yanlış, yalan sinyaller verip. Bu sinyallerle Türkiye'ye olan bu ilgiyi kesmek  isteyenler oldu. Türkiye'den bir miktar para çıkışı belki oldu ama onların beklediği kadar hiçbir zaman olmadı. Şimdi bu olayların üzerinden dört ay geçtikten sonra  Türkiye'nin geldiği noktaya bakın. Çok şükür güven var, isikrar var. Bu hükümetin devam edeceğine dair kaç seçim olursa olsun herkeste bir emniyet var. Ben eleştirileri her noktada haklı bulurum. Siyasette muhalafetin yapacağı başka birşey yoktur. Ama önemli olan gerçekleri çarpıtmamak"şeklinde konuştu.

"Dünyaya doğru ve süratli haber servis etmenin önemini AA vasıtasıyla öğrendik" 

AA Finans Terminali hakkında da görüşlerini paylaşan Arınç, AA'yı ilgiyle takip ettiğini ve iftihar ettiğini söyledi.

Arınç, şunları kaydetti:

"Bugün buraya gelinceye kadar 3-4 grupla görüştüm. Randevularım vardı. Farklı konuları birlikte müzakere ettik. Bunların içinde medya kuruluşları da oldu. İnanın hepsinin tek söylediği bir şey var; Anadolu Ajansı'nın birkaç yıllık başarıları. Hedefimiz var. Ben de böyle bir kurumla ilgili bir bakan olmaktan gurur duyuyorum.

Sayın Genel Müdür (Kemal Öztürk) kurumun 100. yılında yani 2020 yılında önüne bir hedef koydu. Dünyadaki ilk 5 büyük ajanstan birisi olmak. Biz sadece haber servisi yapmakta Türkiye'nin dışında bile son iki yılda bunun içerisine Boşnakça'yı, Arapça'yı, Kürtçe'yi ekledik ve şimdi İngilizce'yi ekliyoruz, Finans terminali ayrı, diplomasi ve finans muhabiri yetiştiriyoruz. Haber Akademisini kurduk. Yani AA her yerde çok saygın ve çok hızlı büyüyen ve gelişen bir kurum. Aslında geçmişte kullanamadığı potansiyeli ve gücünü şimdi fazlasıyla kullanan ve herkesin büyük bir heyecan içerisinde Ajansın başarısıyla gurur duyduğu bir kurum haline geldi."

AA'nın her açıdan açıkları kapattığına dikkati çeken Arınç, "Dünya'da ve bölgemizde gelişen olayları doğru, objektif, süratli ve fevkalade hızlı bir şekilde dünyaya servis etmek o kadar önemliymiş ki, biz bunu AA vasıtasıyla öğrendik" dedi.

Başbakan Yardımcısı Arınç, Arapça Haberler Servisi'nin geçtiği haberleri gazetelerin, diğer ajansların, televizyonların ve web sitelerinin kullanmaya başladığını söyledi.

Bunun Kuzey Irak, Suriye ve Mısır için de önemli olduğunu vurgulayan Arınç, "Yaşanan gelişmeleri farklı yansıtmaya çalışanlara, çarpıtanlara veya bu konuda yanlış bir algı meydana getirmek isteyenlere karşı AA dürüstlüğün ve güvenin sembolü oldu. Finans Terminali'nden de haberler su gibi akıp gidiyor, herkes buradan takip ediyor" değerlendirmesinde bulundu.