• BIST 9530.47
  • Altın 2476.75
  • Dolar 32.4981
  • Euro 34.7841
  • Muğla 14 °C
  • İzmir 17 °C
  • Aydın 20 °C
  • İstanbul 17 °C
  • Ankara 16 °C

Özden Rusya’da “Barış”ı anlattı

Özden Rusya’da “Barış”ı anlattı
Prof. Dr. Özden forumda yaptığı İngilizce konuşmasında dünya barışına vurgu yaparken Birleşmiş Milletlerin 5 daimi ülke ile karar almasını eleştirdi.

Türkiye-Rusya Parlamentolar arası Dostluk Grubu Üyesi, Muğla Milletvekili Prof. Dr. Yüksel Özden Duma Başkan Yardımcısı LEVİÇEV’in daveti üzerine 25-27 Haziran 2014 tarihleri arasında Rusya’nın Moskova kentinde düzenlenen “Günümüz Parlamento Diyaloğunun Yeni Boyutları” konulu III. Uluslararası Parlamento Forumuna katıldı. Prof. Dr. Özden forumda yaptığı İngilizce konuşmasında dünya barışına vurgu yaparken Birleşmiş Milletlerin 5 daimi ülke ile karar almasını eleştirdi. Asya Parlamenterler Asamblesi Türk Grubu Başkanı olarak Muğla Milletvekili Prof. Dr. Yüksel Özden Moskova’daki konuşmasında; “Burada Ukrayna'yı tartışmak faydalı olabilir. Ancak yüzbinlerce insanın öldüğü, milyonlarca insanın ülkelerini terk etmek zorunda kaldığı Suriye'yi görmezden gelerek bölgemize ve dünyaya barış getiremeyiz. Suriye'yi konuşmazsak adaleti, insan haklarını konuşmuş olmayız” diyerek dünya barışına Rusya’nın Başkenti vurgu yaptı.

 

Parlamenter Diplomaside Yeni Boyutlar toplantısı 26 Haziran tarihinde Moskova'da 49 ülke ve topluluktan 250 temsilcinin katılımı ile yapıldı. Rusya'nın Ukrayna konusunda güç toplamaya çalıştığı bir toplantı oldu. Foruma ülkemizi temsilen Rusya Dostluk Grubu Başkanı Salih Kapusuz ve Asya Parlamenterler Asamblesi Türk Grubu Başkanı olarak Muğla Milletvekili Prof.Dr. Yüksel Özden katıldı.

 

Geçen yüzyılda yaşadığımız bu acıdan ders almalıyız.

 

Forumda İngilizce konuşma yapan Asya Parlamenterler Asamblesi Türk Grubu Başkanı olarak Muğla Milletvekili Prof. Dr. Yüksel Özden dünya barışına vurgu yaptı. Özden 2. Dünya savaşı sonrası AB durumu hakkında da bilgi verirken konuşmasını şu şekilde sürdürdü; “20 yüzyılın ilk yarısında dünya iki büyük savaş yaşadı. Yüz milyonu aşkın insan hayatını kaybetti. Ölen sivillerin sayısı askerlerden daha fazlaydı. Geçen yüzyılda yaşadığımız bu acıdan ders almalıyız. Şimdi yine masa başında bölgemizdeki ülkelerinin haritalarının yeniden çizilmeye olduğuna ve güç dengesinin yeniden kurulmakta olduğuna şahit oluyoruz.

İki dünya savaşı yaşadıktan Avrupa tekrar aynı duruma düşmemek için önce Çelik ve Kömür işbirliği olarak oluşturduğu stratejik işbirliğini zamanla bugünkü Avrupa Birliği haline getirdi. Özgürlüğün, demokrasinin, eşitliğin, özgürlüğün ve ekonomik kalkınmanın çıtasını koydu ve bir değerler manzumesi oluşturmaya çalıştı. Ortadoğu'da ve Kuzey Afrika'da birçok ülkeye rol modelliği yaptı.

 

Aşırı akımlar güç kazandı

 

Ancak son ekonomik krizden sonra ortaya çıkan tablo bu değerler manzumesini sarsmaya başladı. Aşırı akımlar güç kazandı, milliyetçilik ve İslamafobia Avrupa sokaklarında kol gezmeye başladı. Eğer AB ciddi bir sorgulama yapmaz ve kural yapı ve işleyişini gözden geçirmezse kendi değerlerini kaybetme tehdidi ile karşı karşıyadır.

 

 

 

 

 

 

 

Çünkü dünya beşten büyüktür

 

Aynı şekilde iki dünya savaşının ardından Birleşmiş Milletler kuruldu. 51 ülkeyle kurulan BM bugün 193 üye ile neredeyse tüm ülkeleri kapsamaktadır. Kuruluşundan bu yana BM dünya barışına ciddi katkılar sunmuştur. Bu durumda BM’nin ambargo, yaptırım uygulama ve barış gücünü devreye koyma gibi yetkilerinin olmasının etkisi büyüktür. Bünyesinde Uluslararası Adalet Divanı kurulmuş ve bugüne kadar birçok konuda karar vermiştir.

Ancak son dönemde dünyamızın karşılaştığı bazı sorunlara karşı karar alamayan, insan hakları ihlallerine, binlerce insanın ölümüne tepki veremeyen BM uluslararası hukukta ana aktör olmaktan uzaklaşmıştır. BM’nin tekrar etkin olabilmesi için karar mekanizmasını gözden geçirmeli ve beş ülkenin vetosuna bağlı kalmamalıdır. Çünkü dünya beşten büyüktür.

 

Suriye'yi görmezden gelerek bölgemize ve dünyaya barış getiremeyiz.

 

Ayrıca şunun altını çizmeliyim ki burada Ukrayna'yı tartışmak faydalı olabilir. Ancak yüzbinlerce insanın öldüğü, milyonlarca insanın ülkelerini terk etmek zorunda kaldığı Suriye'yi görmezden gelerek bölgemize ve dünyaya barış getiremeyiz. Suriye'yi konuşmazsak adaleti, insan haklarını konuşmuş olmayız.”

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2003 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0252 412 2141