Kişisel ayrılıklar bir yana bırakılmalıdır”

Kişisel ayrılıklar bir yana bırakılmalı, ayrıştığımız değil, buluştuğumuz noktalarda bir araya gelmeliyiz. Laik cumhuriyetin korunması, yaşatılması noktasında üzerimize düşeni fazlasıyla yapacağımıza inanıyorum” dedi.

Mustafa Kemal Atatürk tarafından 10 Kasım 1924'te Cumhuriyet Halk Fırkası olarak kurulan parti Mayıs 1935 kurultayında da Cumhuriyet Halk Partisi olarak siyasi hayatına devam etti. Cumhuriyet Halk Partisinin 85. kuruluş yıldönümü Marmaris'te yapılan çeşitli etkinlikler ile kutlandı. Etkinlikler çerçevesinde CHP gönül verenler İlçe Teşkilatı Başkanı Halil Gökovalı önderliğinde Atatürk Anıtına çelenk bıraktılar. Ayrıca etkinliğe Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar, Armutalan Belediye Başkanı Muhammet Ünlü, İçmeler Belediye Başkanı Yavuz Çokberkit, CHP İL Genel Meclis Üyesi Dursun Kaplan, Marmaris Belediyesi Meclis üyesi Ercüment Aydın, CHP Kadın Kolları Başkanı Semahat Ustabaş ve Cumhuriyet Halk Partisine gönül verenler katıldı. 85. Kuruluş yıldönümünde konuşan CHP Marmaris İlçe Teşkilatı Başkanı Halil Gökovalı Partinin tarihi İle ilgili kısa bilgi verdikten sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Aydın Doğan'ın arasından yaşanan olaya da değindi. Daha Gökovalı “Cumhuriyet Halk Partisi'ne gönül vermiş sevgili arkadaşlarım, değerli basın mensupları, CHP'nin kuruluşunun 85. yıldönümü için düzenlediğimiz çelenk sunma törenine hoş geldiniz.

2008-2009 eğitim öğretim yılının Marmaris'e ve tüm ulusumuza hayırlı olmasını dilerim.
CHP siyasi hayatımızda köklerini cumhuriyetimizin kuruluşundan, gücünü Türk halkından almış ulu bir çınardır. Atatürk ilke ve devrimlerinin, bağımsızlığın, reformcu atılımların ve kalkınmanın, çağdaşlaşmanın, laik ve demokratik cumhuriyetin güvencesi ve yılmaz bekçisi olan CHP, 9 Eylül 1923'te ulu önder Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulmuştur. Cumhuriyeti kuran partidir. İlk genel başkanı ve ilk cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk'tür. Başlangıçta Halk Fırkası olan partinin adı, 10 Kasım 1924'te Cumhuriyet Halk Fırkası, Mayıs 1935 kurultayında da Cumhuriyet Halk Partisi olarak benimsendi.
CHP, bütün emperyalist baskılara, yıldırma hareketlerine karşı mücadeleci tavrını sürdürmüş, iç ve dış odakların her türlü entrikalarına rağmen onurlu duruşundan asla ödün vermemiştir.
Sevgili arkadaşlarım, son günlerde ülkemizde sosyal bir hukuk devletinde görülmeyecek olaylar yaşanmaktadır. Montrö Antlaşması yok sayılmaya çalışılıyor. Lozan'daki kazanımlarımızı birer birer kaybediyoruz. Hatırlayalım, ne demişti İngiliz devlet adamı Lord Kurzon Lozan Barış görüşmeleri sırasında itiraz eden İnönü'ye, “Her şeye itiraz ediyorsun, buradan Anadolu'ya gideceksin, savaştan çıkmış yoksul bir ülke, yetişmiş insan gücü yok, yol yok, fabrika yok, okul yok, hastane yok, bunları yapacak sermaye yok, halk senden iş isteyecek, aş isteyecek, okul isteyecek, hastane isteyecek… İtiraz ettiklerini yazdım, cebime koydum. Kapıma geleceksin, yardım isteyeceksin. İşte o zaman ben karşı çıktıklarını birer birer senden geri alacağım. İnönü de, kapına gelirsem senden yardım istersem bunları önüme koyarsın.” Demişti. Cumhuriyetin kurulduğu yıllarda biz bırakın borç almayı, uygulanan ekonomik politikalar sayesinde Osmanlı'dan kalan borçları ödemişiz, bir de AKP'nin satmakla övündüğü değerleri yaratmışız. Bugün işsizliğe, gelir dağılımı dengesizliğine rağmen ise iç ve dış borcumuz 500 milyar dolara yaklaşmıştır.
Bir süreden beri sanki sayın başbakanla bir medya patronunun arasında bir tartışma, bir kişisel sürtüşme yaşanıyormuş gibi bir görüntü verilmek isteniyor. Karşı karşıya bulunduğumuz olayın niteliği kesinlikle bu değil. Bu olayın iki ayağı var arkadaşlar. Bunlardan birisi Deniz Feneri yolsuzluğu, diğeri de basın özgürlüğü konusudur. Sayın başbakanın iyice asabı bozuldu. Nasıl bozulmasın? Dişli' nin yolsuzluğuna Deniz Feneri de eklenince başbakan bunaldı.
Değerli arkadaşlarım, CHP'nin olduğu yerde teslimiyet yoktur. Onun bunun elini öpmek yoktur. CHP'nin olduğu yerde onur, dürüstlük bağımsızlık vardır. Hukuka saygı vardır.
AKP iktidarının uyguladığı turizmi bitirme politikaları sonucu, laikliğin tehlikede olduğu, ülkemizin bölünme tehlikesinin yaşandığı bu günler, Atatürkçülerin, yurtseverlerin, aydınların bir araya gelme günüdür. Kişisel ayrılıklar bir yana bırakılmalı, ayrıştığımız değil, buluştuğumuz noktalarda bir araya gelmeliyiz. Laik cumhuriyetin korunması, yaşatılması noktasında üzerimize düşeni fazlasıyla yapacağımıza inanıyorum. Bu duygu ve düşüncelerle CHP'nin kuruluşunun 85. yılını kutluyor, hepinize sevgi ve saygılar sunuyorum.Yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi. Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti” diyerek sözlerini bitirdi.