GETOB'dan maden arama tepkisi

Toplantıda, Marmaris'te maden aramalarının turizmi olumsuz etkileyeceği açıklandı.

Yapılan açıklamada, “Marmaris ilçe merkezine sadece 25 Km. uzakta kızılçam ormanlarının içinde yer alan ve yörenin geçim kaynağının temelinde arıcılık olan Osmaniye köyündeki Mangan maden sahasına gidilmesi için, 80-100 yaşlarında yaklaşık 300 tane ağaç kesilmiştir. Balta girmemiş orman içinde tam bir doğa kıyımı yaşanmıştır. Yeryüzünde üretilen çam balının % 92'sinin Türkiye'de; bunun da % 30'unun Muğla ilinde üretildiğine dikkat çekmekte yarar vardır. Maden çıkartılması için hazırlık aşaması ile başlayan ve üretim aşamasına geçildiğinde doğaya verilecek çok büyük çaptaki zararlar sonucu yörede çam balı üretiminin ve kalitesinin düşeceği ortadadır. Bu, çok büyük ekonomik ve sosyal bir sıkıntı kaynağıdır. Şurası unutulmamalıdır ki; Madenciliğin yapıldığı yerde turizm yapılamaz. Kendi sanayimiz kullanmadıkça, üretilen madenler yabancı sanayiye kaynak oluşturmaktadır. Türkiye asla işlenmemiş maden dış satımına izin vermemelidir. 10 kişiden çok işçi çalıştıranların SSK primlerini Türkiye ödemektedir. Üretilen madende madencinin payı yüzde 98 iken devlet payı yalnızca yüzde 2'dir. Bunlara ek olarak madenci isterse, işlettiği toprağın tapusunu da üzerine alabilmektedir” denildi.


Maden konusunun gündeme gelmesinde sonra özellikle Marmaris'e en çok turist getiren İngiliz tur operatörü temsilcilerinin de konuyu yakından takip etmekte olduğuna işaret edilen açıklamada, şı ifadelere yer verildi: “Hatta gelişmeleri yakından ve şaşkınlıkla izlemektedirler. Maden gibi direk veya dolaylı yollarla insan ve çevre sağlığına zararları her türlü bilimsel yollarla ispat edilen bir konunun Marmaris çevresinde uygulanması, maden etrafında tarım ve arıcılık ile geçim sağlayan bölge haricinde turizm için de bir katliam olduğu apaçık bir gerçektir. Turizm bölgesi olduğu halde bizlerin de saygıyla kabul ettiği çevreci uygulamalardan dolayı bir tek ağacın bulunmadığı yerlerde turistik tesis yapımına izin vermeyen kanunların böyle bir çevre katliamına izin vermesi hatta teşvik etmesi hayret verici ve düşündürücüdür. Bölgemiz ve Marmaris'imiz turizmle var olmuştur ve varlığını turizmle sürdürme kararlılığındadır. Gelin doğal güzelliğimize, Marmaris'imize, Turizmimize, dolayısıyla bu yönüyle geleceğimize hep birlikte sahip çıkalım”