• BIST 9645.02
  • Altın 2430.366
  • Dolar 32.529
  • Euro 34.865
  • Muğla 20 °C
  • İzmir 24 °C
  • Aydın 28 °C
  • İstanbul 20 °C
  • Ankara 18 °C

AVRUPA BİRLİĞİ'NİN BAŞKENTİ BRÜKSEL

AVRUPA BİRLİĞİNİN BAŞKENTİ  BRÜKSEL
Sizinle daha önce Güneydoğu Asya'ya, Burma Krallığı'na indik, oradan Kara Kıta'nın minik ülkesi Togo'ya gittik, artık bir Avrupa seyahatini hakettik. Madem Avrupa'ya gideceğiz, direkt başkentine, Flamanlar ve Valonlar diyarı Brüksel'e gidelim efendim.
TRENLE SEYAHAT KEYİFTİR 
Ben Paris'ten hızlı trene atlayıp öyle geçeceğim. Tüm Fransa'yı Nice'ten başlayarak aynı şekilde geçmiştim zaten. Her ne kadar Fransızlar'ın TGV (Train a Grande Vitesse; Hızlı Tren)'si ülke içi seyahat için çok uygun olsa da, Belçika'ya gitmek için Thalys çok harika bir seçim. Biraz daha fark verin, birinci sınıfta gidin, hoş ikramlar, yemek, Belçika biraları (ya da ülkeye girene kadar bekleyin, asıl cennet orada), gazete ve İnternet servisi (o hızda giderken bağlanmakta biraz sıkıntı yaşanıyor ama) olsun. Diğer bir seçenek de otobüsle gitmek, Eurolines bu konuda çok başarılıdır. Ama Avrupa otobüs standartlarına göre. Evet efendim, Avrupa'da trene binmek bir keyiftir, konfordur, hızdır ancak aynısı otobüs için söylenemez. Bizdekinin tam tersi yani. Ah o zamanında Marshall yardımlarını kara yolları inşası için kullanılmak zorunluluğu olmasaydı da, bizim de demir yolu taşımacılığımız böyle gelişmiş olabilseydi.
Bir de trenle Avrupa seyahati ülkeyi, doğayı görebilmek için ayrıca güzeldir. Köylünün standartları, ülke gelişimi için sanayiiden önce tarımın gerekli olduğunun bir kere daha ispatıdır. Bu arada, trenler gerçekten çok dakik, 11.58 kalkış diyor ve evet, o saatte kalkıyoruz.
Aklımdayken söyleyeyim: Uçak,Tren ve Otobüslerde görev yapanlara Host (Erkek), Hostes (Kadın) denir. Burada Host'a "Monsieur -Mösyö" diyoruz.
 
 
 İŞEYEN ÇOCUK HEYKELİ
Brüksel'i coğrafi olarak daha iyi konumlandırabilmek için en ortasında Gare Centrale var, bütün asıl şehir, pazarlar, işeyen çocuk heykeli bu civara yakın. 
Manneken Pis ya da bizim daha çok kullandığımız tabirle "İşeyen Çocuk Heykeli",  Brüksel’in en ünlü simge yapısı. Grand Place Meydanı’na yakın bir konumda yer alan 17. yüzyıl yapımı ufak heykel dünya çapında üne sahip. 61 cm uzunluğundaki heykelin çok ciddi bir özelliği olmasa da şehrin en ünlü noktası olmasından dolayı mutlaka görülmeli.
Beyaz Zambaklar Ülkesi Finlandiya’nın başkenti Helsinki'de de "İşeyen Uzaylı Çocuk Heykeli" varmış.
Uluslararası Çek Heykeltraş David Cerny'in heykeli 13 Eylül 2014'de konmuş.
Brüksel'deki Heykel ile çeşitli tevatürler var; 2. Dünya savaşı sırasında bir bombanın üzerine bir çocuk işemiş, bomba patlamasın insanlar kurtulsun diye.Herşey işeyen çocuk üzerine kurulu.. Shot bardakları, mıknatıslar, vs. 
Hâlâ bu Heykel ile ilgili tartışmalar devam ediyormuş. Sanki bombanın üzerine değil de, dinamitin üzerine işmiş olması daha mantıklı olmaz mı? Ama dinamit ne arıyor ikinci cihan harbinde? Amerika iç savaşı değil ki. Olsun, önemi yok, önemli olan başarmışlar, turist çekebiliyorlar. İskoçya'daki Loch Ness Canavarı gibi, çok kurgulamaya gerek yok
   
ÇİKOLATA KASABASI
 
Buralarda Tintin'in evi de var, Jacques Brel'in müzesi de. Daha aşağıda Gare du Midi var, yukarısında da Kuzey Garı. Hemen hemen tüm gezebileceğiniz yerler buralarda. Ama tabii daha ilerilerde Çikolata Kasabası var, burayı da ziyaret edebilirsiniz ya da marketlerindeki en ucuz çikolataları bile yiyebilirsiniz; hepsi bizimkilere kıyasla daha önceden çikolata yememişiz dedirtecek düzeyde. Ya da önce bir midye patates yiyelim, sonra mı tatlıya, belki de Waffle'a geçsek?
 
 
GRANDE PALACE Büyük Saray
Gece gündüz her zaman hareketli olan Grande Palace; Brüksel’in en önemli ve hareketli meydanı. 
Grande Palace'ı hemen bulacaksınız zaten, o Gotik mimariye hayran kalmamak, bizde neden böyle meydanlar yok dememek elde değil (bunlar ilginç. Hiç düşünmüyorlar biraz daha bina yapalım, bu kadar boşluğa gerek yok diye). 
Grande Palace Meydanı’nda yer alan Hotel de Ville;13. yüzyılda Gotik tarzda yapılan önemli bir yapı. Günümüzde komün meclisi olarak kullanılan yapının bazı kısımları kraliyet ailesinin düğün gibi özel günlerinde kullanıma açık. 96 metre uzunluğundaki kule, Hotel de Ville’in en dikkat çekici kısmı.
 
MİNİ EUROPE 
Mini Europe; Avrupa’nın en ünlü minyatür parklarından biri. İstanbul’daki Miniatürk’ün biraz daha gelişmiş hali diyebileceğimiz parkta 350 adet minyatür yapı sergileniyor. Avrupa’daki ünlü yapılarından minyatürlerinin sergilendiği park büyük küçük her yaştan gezginin eğlenceli vakit geçirebileceği bir yer.
 
 
TUVALETLER PARALI
Burada bir sürü patatesçi de var, Waffle'cı da, hangisinin daha iyi olduğunu belki kuyruklarından da anlayabilirsiniz de, zararı yok, n'olur nisbeten biraz daha kötü olanında da yeseniz ki (!).
Ama midye ve kızarmış patates, bildiğin akşam yemeği. Onu riske atmamak lazım. Bir dolaşın şöyle etrafta, hepsi bir birine benziyor ama tam içinize sinemedi, değil mi? Biraz daha yukarılara çıkın, orada Chez Leon'u göreceksiniz. Emin olmak için alt katına inin, tuvaletlerinin oradaki gazete küpürlerinden bir kere daha doğru yerde olduğunuzu anlayacaksınız.
Tuvalet demişken, bu şehirdeki sıkıntılardan biri. Bizdeki gibi AVM tuvaleti, ya da müşterilerinin kullanabildiği fast food zincirlerinin tuvaletleri yok. Daha doğrusu var da, hepsi "Merci pour la Service" deyip 60 sent, 1 Avro, neyse onu alıyorlar. Sizi bilmiyorum ama ben hesap ödediğim yerde de bir de tuvaletine para vermek, neyse...
 
ATOMİUM
Atomium, Brüksel’in bir diğer ünlü simge yapısı. Sahip olduğu sıradışı tasarım ile Brüksel gezilecek yerler listemizin en ilginç gezi noktalarından. 1958 yılında Dünya Fuarı için inşa edilen yapı demir kristalinin 165 milyar kez büyütülmüş halinin tasvir edilmiş hali. 18 metre çapında 9 bölümden oluşan Atomium çok çeşitli amaçlarla kullanılıyor. Yapının gece ışıklandırması ise ayrı güzel.
 
ANTİKA ARABA MÜZESİ
Bu şehirde, şehrin içinde şatolar var. Parklar, göller, insan gerçekten huzur buluyor. NATO karargahı da burada, AB Parlamentosu da. ‪Saat 15.00‬'den önce gelirseniz gezebilirsiniz. Ücretsiz (bu Brüksel'de çok nadir olan bir şeydir) gezebileceğiniz savaş müzesinin tam karşısında da ücreti mukabilinde antika araba müzesi var.
 
FLORİS HOTEL
Gare du Midi'ye çok yakın Floris Hotel'de kaldım. Daha çok gençlerin tercih ettiği, uygun ama kaliteli bir otel. Bilardo, play station odası da var çok ilgilenirseniz. Kahvaltı çok güzel, ama bacon filan siz isteyince yapıp getiriyorlar açık büfeye. Akşamları hayatın olduğu yere biraz yürümeniz gerekecek sadece.
 
YÜRÜYÜŞ TURLARI
Delirium (ki bu psikolojide bir ruhsal rahatsızlık) adlı barda yüzlerce farklı birayı deneyebilirsiniz. Başka barda da deneyebilirsiniz, markette de fazlasıyla çeşit var. 1 Avro'ya bira içebileceğiniz barlar var.
Burada sadece ‪Pazartesi 14.00'de‬ gençlere yönelik ücretsiz yürüyüş turları var. Senior denilen Brükselli yaşlı sakinlerden şehrin farklı yüzlerini öğrenebilirsiniz.
 
BRÜKSEL İLE İLGİLİ İLGİNÇ NOKTALAR
---Brüksel Lahanası
---Ünlü Şarkıcı Jacques Brel'in 1962 tarihli şarkısına ismini veren şehir.
---Washington'dan sonra dünyanın en yeşil ikinci - başkenti.
----Mutluluk Hormonu Serotinin'i üreten nefis Çikolataları: Godiva
---Yüzlerce Bira çeşidi var.
---Tabelalar iki dilde yazılır: Fransızca ,Felemenkçe (Flaman)
 ---Trenlerinde 4 dilde anons yapılır: Fransızca ,Felemenkçe
(Flaman) Almanca ve İngilizce.
---Danteli ve Dantelli eşyaları meşhurdur.
---Avrupa'da Afyon Emirdağlılar'ın en çok göç ettikleri şehir. (ki bu sizi gerçekten şaşırtabilir. Benim gibi sadece turistik olan yerleri gezmeyelim, bir yerel gibi takılmaya çalışalım derseniz bir şehirde, bir gün kendinizi Brüksel'in bir tepesinde bulursunuz ve o çok tanıdık Orta Anadolu şivesiyle konuşan koca bir kasabayla karşılaşırsınız)
---Çizgi Roman müzesiyle kendine hayran bırakan şehir.
---Resmi kayıtlara göre sakinlerinin arasındaki en yaygın isim "Muhammed" olan Avrupa Başkenti.
--Çizgi roman ve çizgi film meraklısı insanlar için rüya gibi bir kent olan Brüksel'de her an bir köşesinden yaratıcıları Belçikalı olan Tin Tin (Tenten), Asteriks karşınıza çıkabilir ve hediyelik eşya olarak satın alabilirsiniz.
 
Burada bir de dinazor müzesi vardır. Sizi çok etkileyecektir çünkü tüm Avrupa'da sadece bu bölgede bu kadar dinazor iskeleti bulabilmişlerdir. Hepsini birden bütünleştirilmiş olarak görmek, farklı bir duygu 
 
Ben çok sevmemiştim Brüksel'i, hatta bir haftanın sonunda çok sıkılmıştım, uçakla İstanbul'a dönmüştüm. Ancak şu anda yazınca farkettim ki, bir daha gitmek isterim. Ama durun, önümüzdeki haftalarda bir de Suudi Arabistan'ı anlatayım, sonra bakarız gene.
 
 
Sağlıcakla kalın, 
 
Ailenizin seyyahı Özgür Türkeş
 
Bien cordialement,
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2003 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0252 412 2141