7 Milyar 528 Milyon Dolar Oldu

Türkiye'nin 2009 Yılı Nisan Ayı İhracatı, Geçen Yılın Aynı Ayına Göre, Yüzde 33.75 Gerileyerek, 7 Milyar 528 Milyon Dolar Oldu. 

 Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, Türkiye'nin 2009 yılı nisan ayı ihracatı, geçen yılın aynı ayına göre, yüzde 33.75 gerileyerek, 7 milyar 528 milyon dolar oldu. TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, nisan ayı ihracat rakamlarını, Antalya'da düzenlediği bir basın toplantısıyla açıkladı. Büyükekşi'nin verdiği bilgiye göre, 2008'in Ekim ayında başlayan düşüş eğiliminden sonra Mart ayında tekrar başlayan aylar bazında yükseliş, Nisan ayında da sürdü. İlk dört aydaki ihracat rakamı 28 milyar 512 milyon doları, geriye dönük bir yıllık ihracatı ise yüzde 3.37 düşüş ile 113 milyar 358 milyon doları geride bıraktı. Nisan ayında, geçen yılın aynı dönemine göre madencilik yüzde 42.24 ile en fazla düşüş gösterirken, tarım ürünleri ihracatı yüzde 0.67 ile en az düşüş gösteren sektör oldu.
-NİSANDA İHRACAT ŞAMPİYONU OTOMOTİV OLDU-

Nisan ayında en fazla ihracat yapan sektör 1 milyar 239 milyon dolar ile otomotiv sektörü olurken, bunu 996 milyon dolar ile Hazır giyim ve Konfeksiyon takip etti. Demir Çelik ise 959 milyon dolarla üçüncü sırada yer aldı. Nisan ayında toplam ihracatın yüzde 84.27'sini gerçekleştiren sanayi grubunda ise ihracat 6 milyar 344 milyon dolar oldu. Sanayi sektöründeki ilk dört aylık ihracat 23 milyar 826 milyon doları, son bir yıllık ihracat ise 97 milyar 75 milyon doları geride bıraktı. Madencilik ürünleri sektörü ihracatı, Nisan ayında 169.4 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti. Sektör, 2009 yılının ilk dört ayında 591 milyon dolar, geriye dönük bir yılda ise 2 milyar 870 milyon dolar ihracat gerçekleştirdi.

-SİSLİ HAVANIN DAĞILMAYA BAŞLADIĞINI GÖRÜYORUZ-

İhracat rakamlarının açıklanması sırasında konuşan Büyükekşi, "Global ekonomide son aylarda yaşanan gelişmelere göz attığımız zaman, sisli havanın biraz da olsun dağılmaya başladığını görmekteyiz. Elbette henüz her şey düzeldi demek için hala çok erken ancak en azından suların durulduğunu söylememiz gerekiyor" açıklamasında bulundu.

Büyükekşi, krizin çıkış noktasının Amerika'daki mortgage kredileri olması nedeni ile burada yaşanacak her türlü olumlu gelişmenin, krizden çıkış sürecini biraz daha hızlandıracağının unutulmaması gerektiğini söyledi. Geriye bakıldığında ise hisse senetleri, metaller ve petrolün kredi piyasasının donmasıyla beraber serbest düşüşe geçtiğini gördüklerin söyleyen Büyükekşi, "Şimdi bu piyasaların kımıldamaya başladığını görmekteyiz. Hisse senetleri ve emtia piyasalarında yaşanmaya başlayan hareketlenmeler krizden çıkış sürecinde bizlere umut vermektedir" dedi. Makro ekonomik cepheden gelecek hiçbir kötü haberin, bundan sonra "sürpriz' niteliği taşımayacağını söyleyen Büyükekşi, çünkü yatırımcıların kendilerini en kötüye alıştırmaları olduğunu belirtti. Büyükekşi, "Kredi kanallarındaki tıkanıklığın aşılması, global krizde en kötü aşamanın geride kaldığına dair en önemli işaret olacaktır.

-MB FAİZLERİ İLE PİYAS FAİZLERİ ARASINDAKİ MAKAS OLDUKÇA AÇIK-

Merkez Bankası'nın son dönemde yaptığı faiz indirimlerinin, reel sektör tarafından heyecanla karşılandığını hatırlatan Büyükekşi, bugüne kadar yüksek faizlere rağmen yatırım yapmaktan kaçınmayan sanayici, işadamları, ihracatçı ve girişimciler için düşük faiz oranının çok anlam ifade ettiğini kaydetti. Ancak fonlama maliyeti ne kadar düşük olursa olsun, Türkiye'de kredi maliyetinin pahalı kaldığına işaret eden Büyükekşi, "Bu da bankaların kredi faizlerini düşürmede isteksiz olduklarını göstermektedir. Ciddi teminata sahip veya nakit akışı gayet iyi seyreden şirketler bu faizlerle kredi almaya yanaşmıyorlar. Çünkü Merkez Bankası faizleriyle piyasa faizleri arasındaki makas oldukça açıktır" şeklinde konuştu. Bu sorunun aşılmasında çözümün, kredi garanti fonu olduğunu söyleyen Büyükekşi, "Bu konuda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Nazım Ekren'in büyük desteğini gördüğümüzü ve önümüzdeki dönemde bu uygulamanın hayata geçirileceği sözünü aldık" dedi. Bu fonun, hazinenin koyacağı 1 milyar TL kaynakla birlikte 10 milyar TL tutarında kredi hacmini ortaya koyacağını dile getiren Büyükekşi, "Böylece donan kredi mekanizmasını canlandırmış ve şirketlerin teminat sorunlarının birçoğunu çözmüş olacağız" dedi.

-İHRACAT DÜŞÜŞÜNDE EMTİ FİYATLARI DA ETKİLİ OLDU-

Bugün tüm dünyanın büyük bir sıkıntılı ortamdan geçtiğini hatırlatan Büyükekşi, yaşadığımız ihracat düşüşünün sadece Türkiye'ye özgü olmadığını, ayrıca ihracatta yaşanan düşüşte emtia fiyatlarında yaşanan düşüşlerin de ciddi etkisi olduğunu vurguladı. Büyükekşi, "Biz ihracatı hep değer üzerinden açıklıyoruz. Dolayısıyla eğer bir malı aynı miktarda satsak ama uluslararası fiyatı azalırsa, azaldığı oranda ihracatımız düşmüş oluyor" dedi.

İlk dört aylık ihraç rakamlarına bakıldığında ise ihracat miktarının, tüm sektörlerde yüzde 9 gerilediğinin görüldüğünü açıklayan Büyükekşi, "Halbuki ihracatımızdaki azalış oranı yüzde 35 seviyesinde seyrediyor. Buradan şu sonuç çıkmaktadır. İhracattaki düşüşte, daralan pazar koşullarının yanı sıra krizden dolayı gerileme kaydeden emtia ve navlun fiyatlarının büyük etkisi var" açıklamasında bulundu. Uluslararası düzeyde piyasa şartlarında belirlenen fiyatların, ihracatı nasıl etkilediğini birkaç örnekle açıklayan Büyükekşi, "Demir Çelik sektöründe, geçen yılın ilk dört ayın ile karşılaştırıldığında ihracatımızın miktarı yüzde 2 artmış, ama değer olarak yüzde 32 azalmıştır. Çimento ve toprak ürünleri ihracatı miktar olarak yüzde 35 artmış ama değer olarak yüzde 19 düşmüştür. Açıkça görüldüğü gibi kriz dolayısıyla emtia ve navlun fiyatları gerilediği için firmalarımız bu düşüşü fiyatlarına yansıtmışlardır" şeklinde açıklamada bulundu.

-Antalya VE GAZİANTEP İHRACATINI KRİZE RAĞMEN ARTIRDI-

Bu nedenle kriz ortamında ayakta kalmanın çok önemli olduğunu vurgulayan Büyükekşi, "Eğer kriz bitene kadar firmalarımızı ayakta tutabilecek önlemleri alabilirsek, kriz bittiğinde Türkiye olarak büyük bir avantaja sahip olacağımıza inanıyoruz" dedi. Krizin tüm Türkiye'de aynı şekilde etkili olmadığına dikkat çeken Büyükekşi, örneğin Antalya ve Gaziantep'in ihracattaki düşüşten etkilenmediğini söyledi. Büyükekşi, "Geçtiğimiz ay Gaziantep, en fazla ihracat yapan iller arasında 7.sıradan 5.sıraya yükseldi. Bu yılın ilk üç ayında Gaziantep'in Irak'a yaptığı ihracat yüzde 45, Suriye'ye yaptığı ihracat yüzde 59 yükseldi" dedi.